Cotton club traducir portugués
36 traducción paralela
İki adam Pamuk Klübünde birbirlerine ateş ettiler ve - sürpriz, sürpriz - mücevherler açık kasadaydı.
Os dois tipos matam-se um ao outro no Cotton Club, como que por milagre. Com o cofre aberto e as jóias lá dentro.
- Cotton Club'a girmek için daha iyi olmalısın.
- Tens que ser bom para tocar no Cotton Club!
İşte böyle Cotton Club'a girersin.
É assim que se vai para o Cotton Club!
- Cotton Club'a.
O Cotton Club...
- Cotton Club'dakilere göstereceğiz.
- Vamos ensinar uma coisas ao Club!
- Şimdi burada işe mi başlıyorsunuz?
Vocês vão para o Cotton Club?
- Cotton Club'ın kızları.
... as Cotton Club Girls!
Cotton Club sizin, değil mi?
O Cotton Club pertence-lhe, não é?
- Cotton Club'a hoş geldiniz.
- Bem-vindos ao Cotton Club!
Cotton Club'a mı?
Ao Cotton Club?
Cotton Club'a bile giremiyorum.
Nem sequer me deixam entrar no Cotton Club!
Cotton Club'da Vera's'ta kazandığımın beşte birini alıyordum.
No Cotton Club ganhava um quinto do que me pagam no Vera " s!
Cotton Club'dan canlı yayını dinliyorsunuz.
Estamos a transmitir em directo do Cotton Club em Nova lorque.
Cotton Club'a hoş geldiniz!
Bem-vindos ao Cotton Club!
- Cotton Club'a hoş geldin Charlie.
Bem-vindos ao Cotton Club! - Obrigado.
İyi akşamlar bayanlar ve baylar. Cotton Club'a hoş geldiniz.
Boa noite e bem-vindos ao Cotton Club!
Cotton Club'a Orkestrası'yla çalan ilk ve en iyi beyaz müzisyen!
O primeiro músico branco na orquestra do Cotton Club!
16. yaş günü partimi Cotton Kulüp'te verdim.
A minha festa dos 16 anos foi no Cotton Club.
Seni Harlem'e götürüyorum. - Cotton Club'a mı? - Evet bebeğim.
Ao Cotton Club?
Eski bir tanıdık. Ben şimdi Cotton Club'deyim. Onunla burada karşılaştım.
Encontrei-o por acaso no Cotton Club.
Tam altı aydır Cotton Club'a bir iş bulmaya çalışıyorum.
Tenho tentado arranjar trabalho no Cotton Club já há seis meses.
Cotton Club'a giren ilk zenci oldun.
O primeiro negro a entrar no Cotton Club.
Cotton Club'da olmaz Burada silah olmaz.
No Cotton Club não. Sem armas aqui.
Hey, New York. Cotton Club'a gittin mi hiç?
Nova York, já alguma vez foste ao Cotton Club?
Manhattan'daki Cotton Club mı?
O Cotton Club em Manhattan? Muitas vezes.
Çok kez. Cotton Club'ın yakınında yaşadım.
Quase que vivia no Cotton Club.
Harlem'in ünlü Cotton Kulübünden esinlenerek, New York'lu işletmeci Jules Rosenthal, Le Chateau Rouge'u yarattı.
Inspirado pelo famoso Cotton Club de Harlem, o gerente de restaurantes Nova Iorquino Jules Rosenthal criou o Le Chateau Rouge.
- Cotton Club'ın sahibi.
Gerente o Cotton Club.
Bu... Pamuk Kulübü.
Isso é... o Cotton Club.
Biliyor musun, Pamuk Kulübü geçmişten çok şey hatırlatıyor bana.
O Cotton Club traz-me muitas recordações.
- Düzgün bir adama benziyor. Biliyorum ama suçla tek bağlantımız Pamuk Kulübündeki ofisin kasasında.
Eu sei, mas a nossa única ligação ao crime está num cofre, no escritório do The Cotton Club.
Evet Wanda, Pamuk Kulübü'ne bir çekici gelmesi gerekecek.
Sim, Wanda, vou precisar de um reboque no Cotton Club.
Bayan Maitland Cotton Kulübü'nüzde sahneye çıkıyor.
Daughter Maitland, tem actuado no seu Cotton Club.
Cotton Club'e gelin, ne olacağını görürüz.
Vá ao Cotton Club. Veremos como as coisas se arranjam.
Snakeship Tucker'la Cotton Club'ta dans ettim.
Saibam que a Snakehips Tucker e eu dançamos no Cotton Club.
Yeni Cotton Club desek yakışır.
Pode ser o novo Cotton Club.