English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ D ] / Dahil

Dahil traducir portugués

10,582 traducción paralela
O, ben dahil kimseye güvenmiyordu.
Ele só não confiava em ninguém, inclusivé em mim
Mike herkese dahil değil mi?
Nem toda a gente, Mike está incluído?
Crain, Jeremy denen şerefsizi gönderdi. Bunun sadece başlangıç olduğunu, barınaktaki herkese aynısını yapacağını söyledi. Çocuklar da dahil olmak üzere.
Crain enviou o idiota do Jeremy para dizer que foi apenas uma amostra, do que podia fazer a todos no asilo, incluindo crianças.
Çocuklarınız, çocuklarınızın çocukları dahil edilecek!
Os vossos filhos, os filhos dos vossos filhos serão subsumidos.
Hepiniz dahil edileceksiniz!
Serão todos subsumidos!
Çok şiddetli ruh hali değişimi geçiriyordu, cinnet de dahil ve mutlu oluyordu gelecek için çok ayrıntılı planlar yapıyordu az daha taş kesileceği şiddetli depresyondan geçiyordu düzelme umudu olmadan.
Ela tinha violentas alterações de humor, desde euforia, onde ela estaria exultante e faria planos elaborados para o futuro, até sérias depressões onde ela ficaria praticamente catatónica. Completamente sem esperança.
J.D., bu işe dahil olmanı sağlayan ilham kaynağı nedir?
D, o que é que te inspirou a envolveres-te nesta acção?
İstediğin zaman dahil olabilirsin.
Podes participar na vida dele como quiseres.
eMe ile çalışıyorlar, fazla sevmemelerine rağmen, olaya para dahil olduğu sürece.
Apesar de não serem um orgulho, trabalham com esmero, mas apenas se houver dinheiro a sério envolvido.
Sanırım, öylece dahil oldum işte.
Eu gosto disto... acho que na verdade, acabei de entrar.
Dahil olmak demişken burada kim varmış?
Falando em entrar... Quem temos aqui?
Onlar da dahil edilebilir.
Bem, eles podiam estar envolvidos.
- Özel odalara Semira'nınki dahil.
- Aos aposentos privados, incluindo o de Semira.
Bende partiye dahil olabilir miyim?
Posso participar na festa?
Buna Buffalo'da yaşayan dişçi olan kuzeni de dahil.
Incluindo o primo, que é apenas um dentista que vive em Buffalo.
Görüntüye dahil edelim.
- Está bem. - Vou colocá-la no plano.
1998'deki Aşık Shakespeare filminin de dahil olduğu...
- Mariveigui e Noiz - desde AGORA a fazer legendas em PT
Sonrasında sana prospektüste gösterdiğim gibi kaynakları olaya dahil edersin.
E então mistura os ativos como assinalei no prospecto, está bem?
Bir lavabo görevlisi için olaylara fazla dahil oluyorsun.
É tão porra intruso para um atendente de banheiro.
Açık bir pozisyon var ama şu anda bu pozisyon için iki yazar bir şeyler yazıyor. Seni de olaya dahil ederim ama gerçekten yayınlayabileceğim bir şey yazman gerekiyor.
Tenho uma posição aberta, mas tenho dois escritores escrevendo algo para isso, então posso te lançar na composição, mas vai precisar escrever algo que possa realmente imprimir.
Burbank dahil her havalimanında saat 10'dan 6'ya kadar üst geçiş yasağı vardır.
Todos os aeroportos têm recolher das 22h às 6h, incluindo Burbank.
Ve herkesin, kendiminki de dahil, vaktini mi harcayayım?
E desperdiçar o tempo de todos, incluindo o meu?
Bu konuya dahil olan doğaüstü bir olay olabileceğini söylemek üzereydin.
- Ias sugerir que há ali algo sobrenatural e eu ia rir-me na tua cara.
Uzun yıllar önce kocasının yanlış yaptığı kadın, Emelia Ricoletti dahil yakın arkadaşları haricinde herkesten sakladığı karanlık sırrı.
O segredo obscuro, guardado de todos, menos dos amigos mais próximos, incluindo a Emelia Ricoletti, a mulher que o marido dela enganou todos aqueles anos antes.
If ı bunu dahil edildi öğrenmek, I geri gelmek ve sadece bu gibi boynunu yıkacak.
Se eu descobrir que estás envolvida nisso, vou voltar e esmaga-te pescoço assim.
87. caddedeki ev ve 10 milyon dolar değerindeki market de dahil olmak üzere annesinin emlaklarının yarısından pay almanız yüzünden çileden çıkmıştı.
Por você receber metade da herança... incluindo a casa na Rua 87... com valor de mercado estimado em $ 10 milhões.
Aklın, suç mahallinden kaçacak kadar seni suça dahil edecek kanıtı ortadan kaldıracak kadar motorlu bir aracı hiçbir yere çarpmadan idare edecek kadar yerindeydi de telefonda üç tane numaraya basacak kadar yerinde değil miydi?
Você teve a lucidez necessária para fugir do local de um crime, retirar provas que seriam incriminatórias para si... conduziu um veículo motorizado, sem bater em nada... mas não teve cabeça... para marcar três números no seu telemóvel?
Babam için anlamı çok büyük olurdu ve onu tanıyorsanız kendi ardından kadeh kaldırmak da dahil hiçbir şeyi şansa bırakmayacağını bilirsiniz.
Teria sido muito importante para o meu pai. E, se o conheciam, sabem que ele não deixaria nada ao acaso, incluindo o brinde do próprio velório.
Tabii ki efsanenin bu kısmını dahil etmek istemezsin.
Claro. Faz parte da lenda que gosta de esquecer.
Savaş başlatmak da buna dahil.
Incluindo... Começar uma guerra...
Şu an BM gemisi Nathan Hale beni tutuklamak için Tycho İstasyonu'na geliyor. Çünkü BM Donnager'a düzenlenen saldırıya dahil olduğuma inanıyor.
Neste momento, a nave da ANU Nathan Hale, está a dirigir-se à Estação Tycho para me prender, porque as NU acreditam que estive envolvido nos ataques à Donnager.
Üstelik Eros da dahil her istasyonda.
Em todas as estações, incluindo Eros.
Miller da dahil olmak üzere bu istasyonda değer verdiğim herkes ya öldü ya da ölüyor.
Toda gente a quem dou importância está nesta estação, incluindo o Miller, e eles estão todos ou mortos ou a morrer.
Onu hayatına yeniden dahil olarak gösterdiğin sevgi ve güvenden dolayı ikimiz de oldukça minnettarız.
"Estamos ambos muito gratos pelo amor e confiança que mostraste " oferecendo-te para reentrar na vida dela.
Sürücü de dahil.
O motorista também.
Birincisi, traş edilmiş bir sopa ne demek bilmiyorum, ve ikincisi, eğer olaya dahil olduysan muhtemelen iğrenç bir şeydir.
A, eu não faço ideia o que seja um morcego barbeado e B. se estás envolvido, provavelmente deve ser repugnante.
Büromun tamamını bu dava için çalışacak, ve tüm kaynaklarımızı kullanacağım, Chandra da dahil.
E terei a atenção da minha empresa e todos os recursos, incluindo a Chandra.
Sirenin duyulmasıyla birlikte cinayet dahil tüm suçlar 12 saat boyunca yasal olacaktır.
Quando soar a sirene, todos os tipos de crime, incluindo assassinato... serão permitidos durante 12 horas.
- Buna hayatım da dahil.
E isso inclui a minha vida.
- Ben de dahil.
- Inclusivé eu.
Yetkim şu, eğer dediğimi yapmazsanız ben dahil buradaki bütün Amerikalılar ölecek.
A minha autoridade... é que se não vierem, vão morrer americanos. Incluindo a que está neste momento a falar consigo.
Bir şeye dahil olmanı istemiyorum. Konuşmanı dahi istemiyorum.
Não te peço que te envolvas, nem que fales.
Takılar dahil.
Até as joias.
Arka çıkış dahil tüm giriş çıkışları kapattık.
O clube está fechado. As traseiras também.
Bu da ücrete dahil.
- Tudo bem?
Sonny dediğine göre ibadetten kaçış pazarına dahil olmuşsun.
Sonny disse que andas á procura de alguém para ir à Capela.
Tabi buna zenci vaizden gelen para da dahil.
Isso e a compra do teu pastor de cor.
Dahil olmama izin verin.
Deixe-me participar.
Olaya dahil olan iki birim, kendinizi tanıtın.
Identifiquem as duas viaturas envolvidas.
Buna onları tadana kadar bilmediğiniz şeyler de dahil.
Até coisas que não sabíamos que queríamos até as termos provado.
Gizli operasyonlar dahil.
SEM DADOS DISPONÍVEIS Incluir operações especiais.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]