English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ D ] / Davis

Davis traducir portugués

3,525 traducción paralela
Görünüşe bakılırsa Davis kurbanlarının günlük programlarının detaylarını buraya yazmış.
O Davis tinha os horários - de todas as vítimas.
Programlarını da takip ediyor.
Sabemos que o Davis seguiu as vítimas, e mantinha anotações.
Bıçağı at, Davis.
Larga a faca, Davis!
- Çünkü Edison Davis bu işi bilir.
- O Edison está a levar a sério.
Edison Davis'le yine görüştüğünü duydum.
Soube... que estás a fazer companhia ao Edison Davis outra vez.
- Senatör Davis.
Senador Davis.
Senatör Davis 2002'den 2006'ya kadar sevgilindi.
O Senador Davis foi teu namorado, de 2002 a 2006.
Senatör Davis'in istihbarat komitesinden alınmasını istiyorum.
Quero o Senador Davis fora do Comité de Inteligência.
Senatör Davis'i istihbarat komitesinden aldıracağım.
Vou mandar removerem o Senador Davis do Comité.
Ama arkadaşı Audrey ve Davis aşağı katta Nebula 9 standını işletiyorlar.
Mas os seus amigos, Audrey e Davis, gerem a cabine do Nebula-9 lá em baixo.
Beni Davis ile o tanıştırmıştı.
Ela apresentou-me ao Davis.
Davis bu maillerden bahsederken abartmıyormuş.
O Davis não estava a brincar sobre os e-mails.
Davis.
Davis.
Davis ile Anabelle'in arasında her ne olmuşsa Anabelle'ya gerçekten zarar vermiş gibi görünüyor.
Parece que o que houve entre o Davis e a Anabelle, na verdade, foi significativo.
Davis'le konuştuk.
Falámos com o Davis.
Davis, Anabelle Collins ile aranızda nasıl bir ilişki vardı?
Davis, qual era a sua relação com a Anabelle Collins?
Davis, Anabelle'yi sen mi öldürdün?
- Davis, matou a Anabelle?
Davis Anabelle'in ölümüyle bu haklar kime geçti?
Davis, quem fica com os direitos agora que a Anabelle está morta?
Davis'in mazereti doğrulandı.
O álibi do Davis confere.
Davis.
David.
Senatör Davis, çoğunluk liderinin istifasına ne diyeceksiniz?
Porquê? Senador, qual é a sua resposta para a saída do líder do Senado?
Lider ya o ya da dürüstlük abidesi Edison Davis olacak.
Conseguimos ou ele ou o'Senador Integridade'.
Yeni bir şey söylesene. Yarış Hollis Doyle'un desteklediği Senatör Hawley'yle Edison Davis arasında.
- Está entre o Senador Hawley que o Hollis Doyle quer empurrar e o Edison Davis.
Edison Davis hakkında ne düşündüğünüzü biliyoruz.
Sabemos como te sentes em relação ao Edison Davis.
Görünüşe göre Conrad Grayson Victoria'nın en yakın arkadaşlarından biriyle yatıyormuş Lydia Davis'le.
Ao que parece o Conrad Grayson anda a dormir com uma das melhores amigas da Victoria. A Lydia Davis.
Öyle geliyor ki her Los Angeles'e takım taşımak istediklerinde taşınacak takımın sahibi Al Davis ölüyor.
Parece que sempre que querem mudar uma equipa para Los Angeles, a equipa mais provável para vir, o presidente, Al Davis... - Morre.
Bu da patronum Stuart Davis.
Este é Stuart Davis, o meu chefe.
Davis bunu kabul etmeyecektir ama üç gün önce çocuğu dizginlemek için üst kata çağrıldım.
Davis não vai confirmar, mas há três dias atrás, fui chamado para acalmar o miúdo.
Davis İlçesi Şerifi Anderson.
Xerife Anderson, Condado de Davis.
Hâlâ Davis'i mi bekliyorsun?
Ainda à espera do Davis?
Bay Davis yine teknik açıdan yasal bir davette bulunmaya geliyor.
Aí vem o Sr. Davis com um dos seus convites que tecnicamente-não-são-ilegais.
Babansa benden istediği yardımın karşılığında ondan ne istediğimi biliyor. Tek istediğim Savannah düşer düşmez, bana söz vermiş olduğu üzere Richmond'a gitmek ve, Jefferson Davis'le konuşmak.
Agora... o teu papá sabe que o que quero, em troca de toda a ajuda que lhe dou, é ir até Richmond como ele disse que eu podia ir, assim que Savannah caia, e falar com Jefferson Davis.
Bana barış görüşmesi yapmak için Jefferson Davis'e önerebileceğim koşulları bildirin, benimle konuşacaktır!
Dê-me as condições que posso oferecer a Jefferson Davis... para começar a negociar a paz. Ele falará comigo.
Jefferson Davis üç delege gönderiyor :
Jefferson Davis vai mandar três delegados.
Ben hemen yalanladım elbette, sözde ihtiyar bunak Preston Blair'in Richmond'a giderek Jeff Davis'i barış görüşmeleri için Washington'a elçi göndermeye ikna etmesine izin vermişsiniz.
de que você tinha permitido o velho e cansado Preston Blair a viajar para Richmond... para convidar Jeff Davis a mandar agentes a Washington com um plano de paz.
Eğer Jeff Davis düşmanlığa son vermek niyetindeyse, kölelerin özgürlüğünü kim takar sanıyorsunuz?
Se Jeff Davis quer cessar as hostilidades, quem pensa você que irá dar um genuíno sólido apoio para libertar escravos?
Bay Blair... Bize demişti ki... Başkan Davis'e bizim...
- Sr. Blair, ele... ele disse-nos, ele... ele disse ao Presidente Davis que éramos...
Eğer bu bana yazılı olarak verilirse Konfederasyonun Başkan Yardımcısı olarak bu belgeyi Jefferson Davis'e ivedilikle iletebilirim.
Se isto me pudesse ser dado por escrito como Vice Presidente da Confederação, eu levaria esse documento com celeridade a Jefferson Davis.
Davis teslim olur olmaz çocukları evlerine, çiftliklerine ve dükkânlarına geri gönderin.
Uma vez que ele se renda, mande voltar os rapazes dele de volta às suas casas, as suas fazendas, as suas lojas.
Bayan Davis?
Sra. Davis?
Chad Davis adında bir adam var. Eskiden buralarda yaşardı.
Acho que morava por aqui um tipo chamado Chad Davis.
- Chad Davis de dahil.
- Incluindo o Chad Davis.
- Bayan Davis, nerede o?
Onde está a Sra. Davis?
Bayan Davis?
Sra. Davis? Olá.
Bayan Davis, oğlunuz intihar etmedi.
Sra. Davis, o seu filho não se matou.
Bay Davies, lütfen şerifin ofisindeki arkadaşlarımıza Dedektif Welch'i bulmalarını söyle. Onu tekrar mahkeme salonuna çağırın.
Sr. Davis, peça por favor aos nossos amigos da Polícia que localizem o Detective Welch... e o convidem a regressar a tribunal.
- Sammy Davis Jr.
- Sammy Davis Jr.
Davis'in kurbanları izlediğini biliyoruz.
- Acho que não.
- Efendim, Davis'le Olivia...
- Senhor, o Davis e a Olivia...
- Senatör Davis...
Pode ser acusado por falta de ética?
- Bay Sammy Davis Jr.
O Sr. Sammy Davis Jr.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]