English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ D ] / Dhd

Dhd traducir portugués

112 traducción paralela
Buna evi arama cihazı diyoruz. ( ÇN : Dial-Home Device ( DHD ) )
Chamamos-lhe o instrumento Ligar-Para-Casa.
Güç kaynağını DHD'den doğruca geçide bağlamaya çalışıyorum.
Estou a tentar ligar a fonte de energia do dispositivo de ligação directamente ao portal.
Geçidimiz var,... ama DHD'miz yok.
Temos o Stargate, precisamos do dispositivo de ligação.
DHD az önce zeminden okyanusa düştü.
O dispositivo de ligação caiu pelo chão para o oceano.
Bütün bir yapı her an okyanusun dibinde DHD'yle buluşabilir,... lütfen.
Este sítio todo pode ir juntar-se ao dispositivo de ligação ao fundo do oceano a qualquer instante, por isso, por favor.
Bir DHD iyi olurdu.
Um dispositivo de marcação seria bom.
DHD nerede?
Onde está o DHD?
DHD'yi.
O DLC ('D'ispositivo'L'igar para'C'asa ).
Tahmin ediyorum ki bir buz akımı geçidi DHD'sinden ayırmış... ama hala çalışıyor görünüyor.
Acho que o glaciar deve ter separado o Stargate do'DLC'. mas parece que pode estar intacto.
DHD'nin paneline kadar kazarsak tamir edebilirim.
Se conseguirmos escavar até ao painel do DHD eu consigo arranjá-lo.
Birkaç saat uyuyun, sonra DHD'yi tamir edeceğim.
Durma durante algumas horas e eu arranjarei o DHD.
Eğer biri Madrona'daki DHD'ye Dünya'nın adresini girerse doğruca bu tesise gelir. Evet öyle.
Se alguém colocar as coordenadas da Terra no dispositivo de marcação em Madrona ele seria enviado de volta ao portal nestas instalações.
SG-1..... DHD, GDO...
SG-1, DHD, GDO.
O görüntülerde DHD gören oldu mu?
E alguém viu um DHD nesta transmissão?
- DHD.
- O DHD.
Bir DHD.
Um DHD.
DHD bağlı olduğu sürece bizimki sizinkinin üstünde yer alıyordu.
O nosso portal tinha prioridade sobre o vosso, desde que o programador estivesse ligado.
EM Protokolü DHD'yi ayırır.
O protocolo de medidas extremas desliga o programador.
Bir keşif aracı gönderdik ve DHD'yi bulduk.
Enviámos uma cápsula de reconhecimento e encontrámos o programador.
Doğruca DHD'ye gittik ve Dünya'yı geri çevirdik.
Direccionámos o submarino directamente ao programador e ligámos para a Terra.
Etkilenmiş bir asker DHD'ye ulaştı ve geçidi açtı.
Um dos soldados conseguiu chegar ao programador e abrir o portal.
- Eğer al-kesh DHD'ye çarpmışsa, bu giden geçide sağlanan enerjiyi kesecektir.
Se o al-kesh chocou contra o programador do outro planeta, cortou a energia do portal.
Rusya, DHD'si bağlıyken, Dünya'daki baskın geçit olmuştu.
Quando os russos tinham o programador ligado ao portal deles, este passou a ser o portal dominante na Terra.
Bizim bir DHD'miz olmadığı için aksaklığın olduğunu söylemişler.
Dizem que o erro deve ter ocorrido porque não temos um programador.
Demişler ki eğer yerel bir DHD olsaydı güç kaybını telafi eder geçidin işlemi tamamlamasını sağlardı.
Dizem que o programador teria compensado a falta de energia, e permitido que o portal acabasse o processo de reintegração.
Eğer DHD sorunu engelleyebilecek şeyse, yine bir DHD onarmayı da yapabilir.
Se o programador podia ter evitado o problema, talvez também consiga resolvê-lo.
Ruslar'ın bize DHD'lerini verme şansı var mı?
Será que os russos nos dão o programador deles?
Evet. Tok'ra demiş ki şu an bir DHD takmak Teal'c'i hafızadan çıkaramayabilirmiş.
Além disso, os Tok'ra disseram que ligar um programador agora poderia não ser a melhor maneira de tirar o Teal'c da memória.
Ve unutmayın, bir DHD ile, kendi üssümüzü baskın işler geçit haline getirebiliriz.
Não se esqueçam que com o programador, a nossa base passa a ser a dominante.
Bize DHD'nizi vermek için ne istiyorsunuz?
O que seria preciso fazer para nos darem o programador?
DHD'yi bir pazarlık nesnesi olarak görüyorsunuz, ama herşeyin bir fiyatı vardır ve kimse tam olarak neyin sizi satın almaya yeteceğini söylemedi.
Sabemos que consideram o programador o vosso trunfo, mas tudo tem o seu preço. Ainda ninguém disse o que era preciso para vos comprar tudo.
Sorun şu ki, biz onlara bu teknolojiyi vermiyoruz, onlar da bize DHD'yi vermiyorlar.
Não, a verdade é que nós não lhes vamos dar a tecnologia, nem eles nos vão dar o programador.
Kahretsin, DHD'nin Teal'c'i kurtarabileceğinden bile emin değiliz.
Daniel, nem temos a certeza de que o programador salve o Teal'c.
Bu arada, biz DHD'yi alır, Ruslar'ın kendi geçitlerini bize karşı tekrar tekrar koz olarak kullanmalarını engelleriz.
Entretanto, recebemos o programador e evitamos que os russos voltem a dominar o nosso portal.
Bir ay sonra, DHD size teslim edilir.
Um mês depois, avaliamos a entrega do programador.
Bizim DHD'ye derhal ihtiyacımız var.
Sabe muito bem que precisamos do programador agora.
Bu DHD onun hayatını kurtarabilir.
O programador pode salvá-lo.
Bakın, bize DHD'nizi ödünç verin.
Emprestem-nos o programador.
Ruslar, DHD'yi geçici olarak ödünç vermeyi kabul etmişler.
Os russos emprestam-nos o programador temporariamente.
Ana kontrol kristalini DHD'yi bağlamadan önce çıkarmalısınız. Yoksa, iz silinir.
Têm de tirar o cristal de controlo antes de ligar o programador, senão a marca será apagada.
DHD'yi bağlamaya hazırız.
Podemos ligar o programador.
Tok'ra üssündeki geçit bağlanma cihazını çalışmaz hale getirmekte ısrar etti ve bize gitmemizi emretti.
Ele insistiu em desactivar o DHD na base Tok'ra e ordenou que partíssemos.
Belki benim DHD ile ilgili vardığım sonuçlar, onları devam etmemiz açısından ikna eder.
Talvez as minhas novas conclusões sobre o DHD cheguem para os convencer de que devemos continuar.
Dünya dışı diğer DHD'lerin güç kaynaklarını karşılaştıran bir test yaptık.
Comparámos a fonte de energia com outros DHDs extraterrestres.
Onun DHD raporları inanılmaz, değil mi?
Os relatórios DHD dela sao inacreditáveis, nao sao?
Virüs DHD'nin koordinatlarını karıştıracak.
O vírus baralha entao as coordenadas DHD estabelecidas.
DHD'de otomatik bir iç protokolü harekete geçirmiş olabilir.
Poderá ter desencadeado um protocolo interno automático.
Yeni bir koordinat düzeni yarattı ve tüm DHD'lere yaydı. Ama, bizim bir DHD'miz olmadığı için, dışarıyı çevirebilen tek geçit biziz.
Criou um novo sistema de coordenadas que se espalhou para todos os DHDs, mas como nao temos um DHD, temos a única porta para sair.
Virüsün DHD'lerin bağdaşık güncellenmesi sayesinde yayıldığını düşünüyoruz.
E estamos a assumir que o vírus se espalhou devido às actualizações correlativas iniciadas pelos DHDs.
Bizde DHD yok, o nedenle geçidimiz etkilenmedi.
Nao temos um DHD e a nossa porta nao foi afectada.
- Ama DHD olmadan da en azından bir kez bağlanabilmek için yeterli güç var. - DHD leri yok.
- Você tinha um D.H.D., eles não.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]