English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ D ] / Düğünler

Düğünler traducir portugués

173 traducción paralela
Düğünler, cenazeler, ben hepsine katılırım.
Casamentos, funerais... Vou a todas.
Düğünler hakkında birkaç kelam etmek istiyorum.
Gostaria de dizer algumas palavras sobre casamentos.
Düğünler ya aile bireyleri ile sınırlı olur ya da Madison Square Garden'da düzenlenir. - İçkimi henüz hazırlamadın mı?
Ou os casamentos são no seio da família... ou no Madison Square Garden.
Kilise koroları ve düğünler için güzel, ama... sesinin sahne ışıklarının ötesinde duyulabileceğinden şüphem var.
Muito bem para corais e casamentos mas Duvido que a sua voz alcance além da beira do palco.
Rahip Ellis geldi ve düğünler yarın yapılacak.
O pregador Ellis chegou e amanhã se celebrarão as bodas.
Düğünler cennette yapılır.
Os casamentos são feitos no céu.
Las Mañanitas, doğumgünleri ve düğünler için.
É Las Mañanitas, para aniversários, bodas e similares.
- Düğünler "
- Casamentos "
Danslı toplantılar, partiler, düğünler, bar mitzvalar.
Há bailes de chá e festas, casamentos e bar mitzvahs.
Düğünler, cenazeler ancak onlara gelebiliyor.
Somente em ocasiões especiais... casamentos, funerais, coisas deste tipo.
İşte, tek konuştuğumuz şey düğünler ve psikopat hayvanlar.
Passámos o tempo a falar de casamentos e animais psicóticos.
Bu yüzden düğünler her zaman güzel bir bayanla sıradan bir erkeğin bir araya gelmesi gibidir.
Por isso é que, para mim, o casamento é a junção de uma linda e resplandecente noiva e um tipo qualquer.
Bütün bu düğünler.
Todos estes casamentos.
Bu tamamen düğünler için, eğer bunu da beğenmediysen! Bende manifaturacı değilim!
Se não está contente, não tenho mais nenhum.
Turnelerdeydim. Kulüpler, düğünler, sünnetler. Bu tür şeyler.
Toquei em boates, casamentos, Bar Mitzvahs, essas coisas.
- Yaz geldi, ardı ardına düğünler var.
- É época de casamentos, é Verão.
- Düğünler, kadınlarla tanışmak için güzel bir fırsattır.
Os casamentos são um lugar excelente para conhecer mulheres.
- İyi düğünler.
- Bom casamento...
Çünkü artık işe yaramıyor. Evlilik notlarını al. Sana iyi düğünler.
Estuda as tuas notas sobre o casamento, e tem uma boa boda.
Evet Jessica. Bu gibi düğünler belki de sadece İngiliz Kraliyeti'nde veya Hollywood'da görülebilir ama Maryland'in Hale Kasabası'nda...
A afluência de hoje é tal que se compara à das realezas ou estrelas de cinema... mas Maggie Carpenter é a estrela de Hale!
Düğünler de mutlu durumlardır.
Os casamentos são ocasiões felizes.
Partiler, düğünler için...
Para festas, e para casamento.
Kadınlar ve düğünler.
Mulheres e casamentos.
Gelinin bu kadar hamile olduğu düğünler çok yoktur.
Poucas noivas se casam assim tão grávidas.
"En iyi düğünler temalı olanlardır." Aşk Tanrısı harika olurdu.
"Os melhores casamentos têm um tema central." Sabes o que seria impecável?
Düğünler aptalca geleneklerle doludur jartiyer atma, tavuk dansı ve nedimeler gibi...
Os casamentos estão cheios de tradições estúpidas como atirar a liga, a dança da galinha e as damas de honor.
Çünkü düğünler güzeldir.
Porque os casamentos são bonitos
Fifth Dimension'dan "Düğünler Güzeldir" şarkısını dinlediniz.
Foram os Fifth Dimension com "Os Casamentos são Bonitos".
Düğünler, barmizvalar ve tekrar doğum ritüellerinde.
Casamentos, bar mitzvahs, Rituais de reincarnação.
Eminim bunları bütün o festivaller ve düğünler sırasında öğrenmişsindir.
Aposto que aprendeste a filmar em casamentos e bar mitzvahs.
Doğumlar, düğünler, tatiller çocukların yaş günü partileri.
Nascimentos, casamentos, férias festas de anos de crianças.
Bir makalede okumuştum düğünler kadınlarla tanışmak için ideal yerler.
Li um artigo que dizia que... um casamento é bom para conhecer mulheres.
Düğünler, gelin ve damat hakkında değildir.
Os casamentos não são acerca da noiva e do noivo.
- En azından düğüne gitmezsin, hadi düğünler berbattır
Ao menos se fugirem, não terão que ir ao casamento. Os casamentos são o pior.
Aile tatilleri düğünler, Pazar toplantıları...
Férias em família... casamentos, domingos em família...
Düğünler çok güzel şeylerdir değil mi?
Casamento é uma coisa linda, não acha?
Düğünler daima beni ağlatır... ama normal, çünkü sanırım asla ben olmıycam.
Casamentos sempre me fazem chorar... mas geralmente é porque penso que nunca vou casar.
Walden Robert Casada'ysa onu işe alan her yerde çıkmaya razıydı. Yahudi ergeni törenleri, düğünler, ve Long Island'da bir kaç restoran.
Walden Robert Cassotto atuava em qualquer lugar que o aceitassem bar mitzvas, casamentos, e alguns bares em Long Island.
Düğünler.
- Ganha-se dinheiro.
Davul çalınan düğünler hiç şık olmaz.
Tambores não soam a "casamento elegante".
Görünüşe göre bebekler ve düğünler bir arada olmazmış.
Parece que casamentos e bebés não combinam.
Kendimiz olalım istiyorum, çektiğim o düğünler gibi olmasın.
Quero sentir que somos nós, e não um casamento em que tenho de sofrer.
Düğünler ve öteki kutlamalar.
Casamentos e outras Celebrações.
- Biliyorsunuz, çok paramız yok ama, Rusya'da herzaman düğünler ve cenazeler için para vardır.
Tu sabes, nós não temos muito dinheiro, mas aqui, na Rússia há sempre dinheiro para os casamentos e os enterros.
Küçük kızların beyaz gelinlikli büyük düğünler hayal ettikleri bir gerçektir.
É verdade que todas as meninas sonham com um grande casamento.
Vegas düğünler için geri ödeme yapıyor mu?
Vegas dá reembolsos para casamentos?
Stanley, tüm arkadaşlarımız böyle düğünler düzenliyor.
- Todos os nossos amigos fazem isso.
Bu düğünler yüzünden.
Sabe, são os casamentos.
Düğünler bunaltıcı olabiliyor.
Os casamento podem ser demais.
Çok ilginç düğünler.. Karışık.. Hintliler.. yerliler..
Casais mexicanos, índios, de vaqueiros...
Komşular eş ve dostlar, hatta kuzenlerime bu çok tuhaf geliyordu ama kimse için bunu değiştirecek değildim, bazı günler orda düğünler bazen de cenaze törenleri olurdu
Os vizinhos conheciam-se, e sabiam quem eram os seus familiares. Sabiam quem pertencia a St. Ambrose e quem não fazia parte dela.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]