Eid traducir portugués
64 traducción paralela
- Evet. "Eid lana Al-Jawhara."
- Sim. Eid lana Al-Jawhara.
Sizinki de mübarek olsun.
Feliz Eid. - Feliz Eid.
Parıldıyorsun.
Eid feliz.
Bayramınız mübarek olsun.
Eid feliz.
- Beni hatırladınız mı?
Eid feliz para si também. - Reconhecem-me?
Ben kapıcıyım. Her sene Eid hediyesi alan.
Sou o porteiro, que recebe sempre uma caixinha no final do ano.
Sana hiç Eid hediyesi vermedim.
Eu nunca lhe dei caixinha.
Noel değil, bayram değil, seyran değil!
Isto não é nem Holi, Diwali, Eid, Baishaki, nem é Natal.
Büyükannen anlarsa, bayram boyunca acı çekersin.
Se a avó descobrir, o Eid vai ficar-te em lembrança.
Yarın ay doğarsa'bayram olacak... ... yoksa seni bekleyeceğim.
Se a lua aparecer amanhã, será Eid, caso contrário, estarei à sua espera.
Çok yağmur vardı, Khalajaan... ... bayram hazırlıkları... ... bu saate kaldı.
Este a chover a cântaros, Khalajaan e tive muito trabalho para o Eid, daí ter saído tão tarde.
Bugün cuma, yarun bayram... ... kötü hava da üstüne geldi.
Hoje são as orações de sexta-feira, amanhã é o Eid e este mau tempo transforma tudo num caos.
O gece vedalaşırken... ... döneceğine söz verdi. Seneye bu köprüde bayramın ilk gecesi buluşmaya.
Nessa noite, prestes a seguir caminhos separados, ele prometeu voltar um ano mais tarde na noite do Eid a esta ponte.
O günden beri heyecanla onu ve bayramı bekliyorum.
Desde então, espero ansiosamente por ele e pela noite do Eid.
Jhumri, bugün bayramu coşkuyla kutlayacağız.
Jhumri, hoje vamos festejar o Eid à grande e à francesa.
Hayır... ... ama bayram ayı bu gece doğacak, o gelecek ve cevabını getirecek.
Não, mas hoje erguer-se-á a lua Eid, ele virá, assim como a resposta.
Sırf bayramda mutlu ol diye.
Para que estivesses feliz durante o Eid.
Ne de olsa bayramda Sakina'yı dileyeceğim.
Afinal de contas, no Eid vou desejar a Sakina.
Bugün bayram, kutlamak lazım.
Hoje é o Eid, é um dia para festejar.
İyi bayramlar.
Diz-lhe que lhe desejo um Eid muito feliz.
İyi bayramlar diyor.
Está a desejar-te um Eid feliz.
- Evet, Razia'da bayramı kutlayacağız.
- Íamos festejar o Eid a casa de Razia.
Kardeşimin geldiği gün Kurban Bayramı'ydı.
O dia em que o meu irmão chegou, foi o dia do Eid-ul-Adha.
Evlendikten sonraki ilk kutlamasıydı.
É o teu primeiro Eid ( festival ) na família depois do casamento.
Kurban bayramına 10 gün kaldı.
O Bakri Eid está fora há dez dias.
Srinagar basınına konuşan bir hükûmet sözcüsü, SIM kartların bayramda etkinleştirileceğini söyledi.
Um porta voz do governo dirigiu-se à imprensa em Srinagar e informou que os cartões SIM serão activados no dia do Eid.
SIM kartlar bayramda etkinleştirilecek.
Os cartões SIM serão activados no Eid.
Bayram hediyesi.
Uma prenda no Eid.
Bayram için her şey hazır mı?
Tudo pronto para o Eid?
Bugün Müslümanların kutsal bayramı.
Hoje é Eid, um dia santo para os muçulmanos.
- Bayramın mübarek olsun, oğlum.
Feliz Eid, filho.
- Bayramın mübarek olsun.
Feliz Eid.
Bayram mübarek olsun.
Feliz Eid.
Gördün mü, bebeleri, toplamış gene fakirleri bayramlık almış, üstüne giydirmiş.
Ele está a acompanhar os pequenos, e arranjou-lhes fatos à Eid.
Her bayram aynı oluyor lan Fikret.
És sempre o mesmo Eid, Fikret.
Bayram namazı nasıl kılınır, faziletleri nelerdir diye.
Respeita as virtudes das orações de Eid.
Her bayram bir şey buluyorsun.
Choras a cada Eid.
Geçen bayram namazı Fikret Abi'nin alnında satılık yazıyordu.
Fikret escreveu "À venda" na testa no último Eid.
Hayırlı bayramlar abicim, kolonya dökeyim.
Benção de Eid, senhor. Tome colónia.
Hayırlı bayramlar abicim.
Benção de Eid, senhor.
Madem burayı beğenmiyorsun, bayram namazınızı orada kılın.
Vai lá à benção de Eid se não gostas desta mesquita.
Bir de bayram kutluyor.
E celebra o Eid!
Bayramın mübarek olsun.
Benção de Eid!
Nazmi amca gel öpeyim, bayramın mübarek olsun.
Aqui, Nazmi Amca. Benção de Eid!
Şimdi bayram bayram da kimden para isteyeceğiz?
A quem é que vamos pedir dinheiro em pleno Eid?
Sizi Kurban Bayramı yemeğine davet ediyor.
Ele convida-vos para a ceia do Eid al-Adha.
Sizi Ramazan için akşam yemeğine davet ediyor.
Ele convidou-vos para se juntarem às festividades de Eid al-Adha.
Hapishanede tek kutladıkları şey Ramazan Bayramı.
Na prisão eles só celebram o Eid al-Fitr. - Vamos, passa o copo.
Eid kahn.
Eid kahn.
- Evet...
Feliz Eid.
Sıra Abu Eid'de.
É a vez do Abu Eid.