English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ E ] / Ellis

Ellis traducir portugués

1,400 traducción paralela
Ama senin yahudilerin kurtuldu.
Mas os teus Judeus estão salvos... Ellis, não.
Ellis, hayır.
Eu sou o responsável.
Ellis, bizim sonumuz geldi.
Ellis, estamos perdidas.
Ellis, ne?
Ellis... O quê?
- Ellis'e söz verdik.
- Prometemos à Ellis.
Ellis, benimle geliyorsun, rapor yazmaya.
Ellis, anda comigo escrever um relatório.
Ellis, çok iyi iş çıkardın.
Ellis, fizeste um grande trabalho.
Ellis, bir şey söylemek istiyor musun?
Ellis, alguma última palavra?
Ellis, burada, jipte.
Ellis. Aqui, no jipe.
- Hey Ellis, sende gel.
- Olá, Ellis. Junta-te a nós.
Ellis de Vries.
Ellis de Vries.
Ellis, her şey bitti.
Ellis já passou. Anda.
Ellis? Ellis, sen misin?
Ellis, és tu?
Beni buradan çıkartın.
Raios, deixa-me sair. Ellis?
Ellis? Ellis, yapma.
Ellis, por favor não.
Lütfen beni çıkart, Ellis.
Deixa-me sair, Ellis, por favor.
Lütfen, sadece tabutu aç, Ellis.
Abre o caixão apenas, Ellis.
Ne yapıyorsun, Ellis?
O que estás a fazer? Ellis?
Ellis, yapma.
Ellis? Não!
Yapma, Ellis.
Não!
Yapma, Ellis!
Não, Ellis!
- Ellis ve Jones sokağında.
- No cruzamento da Ellis e da Jones.
Warren'ı ne kadar iyi tanıyordunuz Bay Ellis?
- Conhecia bem o Warren, Sr. Ellis?
Stew Ellis.
O Stew Ellis.
Bu çizgi romanı Warren Granger yazdı, ama çizeri Stew Ellis'ti.
O Warren Granger escreveu a história mas os desenhos foram feitos por Stew Ellis.
- Ellis?
- Ellis?
- Ellis'i gördüm.
- Vi a Ellis.
Sanırım ikimizi biliyor Ellis.
Acho que ela sabe sobre nós, Ellis.
Ellis epey yol aldı.
O Ellis progrediu muito.
Ellis Grey'in kızı bu hastanede çalışıyor.
A filha da Ellis Grey trabalha no hospital.
Ellis, bir bakımevinde kalıyor ; Alzheimer hastası.
A Ellis está num lar com Alzheimer.
- Thatcher'ı ter kettin Ellis.
- Tu deixaste o Thatcher, Ellis.
Ellis'e neler oluğunun farkında mısın?
Sabe do que se passa com a Ellis?
Bana Ellis'ten bahsetmeye hakkın yok.
Não tem o direito de falar comigo sobre a Ellis.
Thatcher, Ellis Alzheimer'a yakalandı.
Thatcher, a Ellis tem Alzheimer.
Ellis soğuktu.
A Ellis era fria.
Ayrıca 25 yıl önce gizli bir ilişkim olmuştu.
Além disso... Há 25 anos, tive um caso secreto com a Ellis Grey.
Sadece bugünlük lanet Ellis Adası gibi kapılarımı açacağım.
Só hoje vou abrir as portas como se fosse a ilha de Ellis.
Bilgisayarda, Jessica Ellis adına giriş yaptın.
No computador, tu usaste o nome de Jessica Ellis.
- Ellis, hayır.
- Ellis, não.
Donna Ellis.
Donna Ellis.
- Donna Ellis misiniz?
- Você é Donna Ellis?
Ellis.
Ellis.
Ama kurşunu çıkarmak zorundayız.
Mas temos de tirar a bala. Ellis, chega-me o clorofórmio.
Ellis de Vries orada.
É a Ellis de Vries.
Ellis.
Ellis?
Ellis?
Ellis?
Ellis, baksana.
Ellis, olha.
Ellis, ne yapıyorsun?
Ellis, o que estás a fazer?
Ellis.
Não.
Theresa Ellis.
Theresa Ellis.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]