Epcot traducir portugués
51 traducción paralela
Epcot'a hoşgeldiniz, çocuklar.
Bem-vindos a Epcot, meninos.
Ve geline herkesin önünde düğününün ve Epcot merkezine özel balayı gezisinin iptal edildiğini söylemek isterim.
Admitir perante ela, diante de todos que o casamento dela e aquela lua-de-mel tão especial ao Epcot Center terão de ser adiados.
Çatı katımdan baktığınızda Epcot'a kadar her yer ayağınızın altında kalır.
Tenho uma penthouse de onde se pode ver tudo até Epcot.
Aklımdan çıkmıyor o Epcot Center'a gidşimiz.
Não consigo parar de pensar no nosso fim-de-semana quente e romântico em... Epcot Center. " - Bom dia.
Matt Alderman'lara davet edildi. ve Annie Epstein'larla Epcot yapacak.
O Matt foi convidado para casa dos Alderman... e a Annie vai ao Epcot Center com os Epstein.
- Disney World'deki?
- Aquela em Epcot? - Ted.
Babam bizi Epcot Merkezine götürdü, Vince oradaydı ;
O meu pai levou-nos ao Epcot Center, o Vince estava lá.
Önümüzdeki yıl Epcot'a gideceğim.
- Aqui está.
Epcot'ta değiliz.
Isto não é Epcot.
O zaman sadece buradan Epcot'un
Então, só temos de procurar debaixo de cada pedra daqui até Epcot Center...
En kötü doğum günüm oldu Annem sevgilim Epcot'u götürdüğünden beri.
Foi o meu pior aniversário, desde que a minha mãe beijou o meu namorado no Epcot.
- Alex, kimse sana öyle bir şey demedi. Jane bize mezuniyet için Epcot'a gideceğini söyleyince,... hepimiz çok üzüldük.
Ficamos tristes quando quando a Jane nos contou que não estarias aqui para a formatura, mas sim em Epcot.
Ve niye insanlara Epcot'a gittiğimi söyledin?
E por que disseste que ia para Epcot?
Önümüzdeki yıl Epcot'a gideceğim.
No próximo ano vou ao Epcot.
- Six Flags, Epcot, Dollywood.
Six Flags, Epcot, Dollywood.
Evet, eğer hala Epcot'a gitmeyi ve havai fişekleri görmek istiyorsan.
Dez minutos? Sim, se ainda quiseres ir a Epcot e ver o fogo de artifício.
Epcot'tan hoşlanmıyorum.
Não gosto de Epcot.
- Hala Epcot'tamıyım?
- Ainda estou em Epcot?
Epcot'ın gerçek amacı yarıda kaldı.
O verdadeiro propósito de Epcot continua inacabado.
Dışarısı EPCOT Doğu Berlin'e benziyor.
Aquilo ali fora parece o muro de Berlim.
- Bir de Epcot Center vardı! - İnanmıyorum.
- E ao Epcot Center.
Epcot Merkezi gibi.
Como no Centro Epcot da Disney.
Bizim zamanımızda, Epcot Merkezi zayıflar için faaliyet gösteren bir çiftlik.
No nosso tempo, o Centro Epcot é uma quinta de trabalho para os fracos.
Şimdi şu Epcot için iki bileti ve JAR mücevherlerimi al sonra da çantanı topla.
Leva estes bilhetes para Epcot e as minhas joias JAR. Faz as malas.
Sadece timsahlar ve Epcot Center var.
Só jacarés e Epcot Center.
Adı da EPCOT Center.
É no Centro EPCOT.
Geçen sene Epcot'a gittiğimde kapmıştım.
Eu levei uma no ano passado antes de ir a Epcot.
Geçen yaz Epcot Center'a gittik.
No verão passado fomos ao Epcot Center. Não foi? Sim.
"Epcot" Asya'yı resmen etkilemiş.
Caramba, a Epcot arrasou mesmo na Ásia.
Var, Epcot Merkezi. Gitmek istediğim yer orası!
Sim, ao Epcot Center, onde eu queria ir.
En iyi seyahat acentelerinden biri olarak Epcot Center'a gitmediniz yani.
Então, aqui estão vocês, agentes de viagem de topo, e nunca estiveram em Epcot Center.
- Siz de Epcot'a tur mu düzenliyorsunuz?
- Vocês estão a fazer excursões para Epcot?
- Epcot'a.
- Epcot.
Epcot'tan bir şeyler öğrenebiliriz, ben bir sürü şey öğrenirim.
Podemos aprender coisas no Epcot. Eu poderia aprender muito.
- Epcot'a gidiyoruz.
- Vamos a Epcot. - O quê?
- Epcot Center'a giriş kartı.
- Entradas para o Epcot Center.
Sanırım Epcot'a gitmiyoruz.
Acho que já não vamos a Epcot.
Nerede olduğunuzu, Epcot işine ne olduğunu.
Aonde estavam e o que se tinha passado com Epcot.
- Gittiğimizi ve son anda Epcot gezisini iptal ettiğimizi fark etmiş.
Ele percebeu que desaparecemos e cancelámos Epcot à última hora.
Merkez'e Epcot planını iptal etmelerini söyledim.
Disse à Central para cancelar o plano de Epcot.
Bu gece Epcot'a gitmemiz gerekiyordu mesela ama onun yerine kendileri bir yere gittiler.
Tipo, era suposto irmos para Epcot esta noite, mas em vez disso eles saíram.
Epcot olayı yazık olmuş ama.
Isso é uma chatice, por causa de Epcot, digo eu.
- Evet. Henry, Epcot haftasonunu kaçırdığı için kızacaktır.
O Henry estará zangado por ter perdido o fim-de-semana em Epcot.
Epcot'a önümüzdeki haftasonu gideriz o zamana kadar gözlerini üstlerinden ayırma.
Iremos para Epcot no próximo fim-de-semana, ficamos de olho neles até lá.
Evet, Epcot'a gitmemek de rezaletti.
Não ir a Epcot foi uma porcaria.
- Ofistekini kullanabilirsin. - Epcot'tan vazgeçmiyoruz, değil mi?
- Não vamos desistir de Epcot, pois não?
İyiymiş.
- Fixe. Epcot.
Epcot. Hayallerimi öldürme.
Não mate o sonho.
Çocukları Epcot'a götürelim.
Levar os miúdos ao Epcot.
Epcot.
Ao Epcot.