Flick traducir portugués
58 traducción paralela
Flick'e bile onlardan alıyorlar.
Mesmo considerando que o Flick vai receber uma.
Hey, Flick!
Olá, Flick!
Flick, az bekle burada.
Flick, espera por mim.
Flick'in omurgası kaskatı kesilmiş ama dilini cesurca uzatmıştı.
O Flick dobrou-se com os seus lábios abertos.
Flick nerede?
Onde está o Flick?
Flick'i gören oldu mu?
Alguém viu o Flick?
Ralphie. Flick nerede, biliyor musun?
Ralphie, sabes onde está o Flick?
Size Flick'i gören oldu mu diye sordum!
Eu perguntei, alguém viu o Flick?
Aranızdan birilerinin bunu Flick'e yaptırmaya zorladığını biliyorum.
Eu sei que alguém fez o Flick fazer aquilo.
Zavallı Flick hakkında söyleyeceklerim bu kadar.
É tudo o que vou dizer sobre o pobre Flick.
Acıdı mı, Flick?
- Doeu, Flick? - Não.
Flick'i resmen ölüme terk etmiştim.
Deixei o Flick para uma aniquilação certa.
Tek umudum Flick'in ağzını sıkı tutmasıydı.
Só esperava que o Flick nunca viesse a saber.
- Herr Flick bu.
- É o Herr Flick.
René sizin için hazırlamıştı, Herr Flick.
O René reservou-a para si, Herr Flick.
Burası özel odamız, Herr Flick.
Esta é a nossa sala privada, Herr Flick.
- Elbette, Herr Flick.
- Com certeza, Herr Flick!
Mösyö René, Otto Flick arka odada.
Otto Flick está na sala das traseiras, M. René.
Oradan da çıkamazlar, Herr Flick orada yemek yiyor.
Mas o Herr Flick está lá a jantar.
- Etmem, Herr Flick.
- Com certeza, Herr Flick.
- Benim için sürpriz değil, Herr Flick.
- Não me surpreende, Herr Flick.
Hayallerimi mahvetmeyin, Herr Flick.
Não destrua a imagem que tenho de si, Herr Flick.
Şarap için doğru söylüyorsunuz, Herr Flick.
Tem razão, Herr Flick.
Gırtlağına kadar dolmuşsun, Herr Flick.
Parece enervado, Herr Flick.
Bu Cuma bir filmin gösterime girecek, sanırım Canikom Sinemasında.
Diga-nos... acredito que tem um filme estreando nesta sexta-feira no Cinema Pussy Flick.
Bu arada Bay Pender ve Bay Flick bekliyorlar.
O sr. Pender e o sr. Flick querem falar-lhe! Está a brincar.
Oh, Flick'ler olmalı.
Lá vem o defensor dos pobres...
- Benimkini takmak ister misin?
- Desculpe lá, Flick.
Yıllar boyunca bir sürü "ihtiraslı öğrenci gördüm," "ama Tracy Flick" özel bir durumdu.
Ao longo dos anos passaram por mim muitos alunos ambiciosos, mas a Tracy Flick era um caso especial.
Tracy şimdide öğrenci heyetinin başkanlık seçimine girişti.
Tracy Flick estava decidida a ganhar a presidência do corpo estudantil.
- Bu, Tracy Flick'in işi.
- Isso é coisa para a Tracy Flick.
Alfabetik sıraya göre önce Tracy Flick.
O primeiro, por ordem alfabética, é Tracy Flick.
Tracy Flick'e oy verince, yalnız bana oy vermiş olmuyorsunuz.
Vota na Tracy Flick, e não votarás apenas em mim.
- Tracy Enid Flick.
- Tracy Enid Flick.
Tracy Enid Flick.
Tracy Enid Flick.
Tracy'i tekrar görüp görmediğimi merak ediyorsanız, sadece bir kere.
Podem perguntar se voltei a ver a Tracy Flick. Voltei, uma vez.
Gelelim "Fiske" ye.
Agora, uh, "flick."
I like the flick-ups.
Gosto da franja.
Jimmy Metropolis'e transfer oldu ve Chick Flick'den hoşlandığını sanmıyorum.
O Jimmy vai ser transferido para Hospital de Metropolis e não acho que esteja afim de filmes de mulheres.
Flick, ben Joe.
Flick, é o Joe.
- Flick?
- Flick?
Geçmiş peşimi bırakmazken, şimdi de biriyle mi çıkıyorum yani?
Num minuto, a Flick quer-me de volta. No seguinte, já ando com alguém.
- Flick, bak...
- Flick, eu...
Binbaşı Frick!
Major Flick! Major Flick!
Flick, şekerci dükkânının orada boz ayılar görmüş.
O Flick diz que viu alguns ursos perto da loja de doces Pulaski.
Flick mi?
Flick?
Flick de kim?
Flick quê?
Teşekkür ederim, Flick.
- Feliz Natal. Obrigado, Flick.
Teşekkürler.
Diga ao Pender e ao Flick... que não posso ser incomodado.
Ayrıca Pender ve Flick'e söyle rahatsız edilmek istemiyorum.
Estou muito ocupado.
Ben, Tracy Flick.
A reportagem de Tracy Flick.