Grayson traducir portugués
1,876 traducción paralela
Şu sahte kardeşe bak hele sanki kolay bir şeymiş gibi Grayson dağına tırmanıyor.
Olha só o teu maninho de mentira a escalar o Monte Grayson como se fosse fácil.
Grayson'lar da bunlardan biri.
E os Grayson estão entre eles.
Bayan Grayson.
Sr. ª Grayson.
Yıllar önce o uçağı düşüren insanlar Grayson Global aracılığıyla bir sonraki oyunlarına para aktarmam için beni zorluyorlar.
As pessoas que derrubaram aquele avião, há anos... Estão a forçar-me a coordenar o financiamento do próximo plano através da Grayson Global.
Grayson'lar tüm varlıklarını Amanda Clarke Vakfı'na aktarmayı planlıyor.
Os Grayson planeiam mover toda a sua fortuna para a Fundação Amanda Clarke.
Eğer o hesaba erişebilirsek Grayson'ları batırabiliriz.
Se tivermos acesso a essa conta, poderemos... Falir os Grayson.
Anladığım kadarıyla Grayson'lar fakirliğe giden yolda ilerliyorlar, öyle mi?
Então os Grayson estão em direcção à pobreza?
Teşekkürler Bay Grayson.
- Obrigado, Sr. Grayson.
Tüm adli tıp kanıtları e-postaların, hesap transferlerin Grayson'ların seni hapsetmek için üzerinde oynadığı her şey para verdikleri biri tarafından yapıldı.
Todas as provas, os e-mails, transferências... Tudo o que os Grayson adulteraram para te prender foi feito por alguém na folha de pagamentos.
Hayır, Grayson'lar pek çok insana çeşitli yalanlar söylemeleri için para ödediler.
Não, os Grayson pagaram a muita gente por muitas mentiras.
Falcon, yeniden Grayson'lar için çalışıyor.
O Falcão está de volta no pagamento dos Grayson.
Grayson Global'da neler oluyor?
O que está a acontecer na Grayson Global?
Grayson adıyla yaparsak daha iyi bir masa ayırırlar.
Colocar no seu nome daria-lhe uma mesa melhor.
Açıkçası Bay Grayson olay daha çok vakıfla ve Amanda'yla ilgili.
Na verdade, Sr. Grayson, é mais sobre a fundação e a Amanda.
Grayson'lar kaynaklarını kullanmaya başladıklarında işler çok hızlı bir şekilde gelişir.
Quando os Grayson mexem os pauzinhos, as coisas acontecem rapidamente.
- Sağ ol.
- Tem o meu voto, Sr. Grayson.
- Oyum sizindir Bay Grayson. - Teşekkürler, bayım.
- Obrigado, senhor.
Bu Grayson adının kalıcı gücünün bir kanıtı.
É um testemunho do poder duradouro da Família Grayson.
Grayson kendi izlerini örtmeye çalışıyordur.
Os Grayson devem estar a cobrir os rastros.
Hayır, sana yemin ederim Grayson ona her ne yaptırdıysa kardeşim yalnız çalışıyordu.
Não, eu juro. Qualquer que seja o negócio, o meu irmão trabalhou sozinho.
Ama Grayson peşime düşer diye saklıyordum.
Estive a guardar isto, caso o Grayson viesse até mim.
David Clarke'ı suçlamalarına yardım ettikten sonra onu Grayson'lar için tutmuş olmalılar.
Eles devem tê-lo roubado dos Grayson depois da ajuda com o David Clarke.
Bu da demek oluyor ki Girişim'in veya Grayson'ların yaptığı tüm işlemlere erişim imkânı olabilir.
Provavelmente, tem acesso a cada transacção que a Iniciativa ou os Grayson já fizeram.
Bay Taylor, ben Daniel Grayson.
Sr. Taylor, Daniel Grayson.
Kendim için değil, Grayson için.
Não por mim, pelo Grayson.
Ona yardım edebileceklerini ona yardım edebilecek tek kişilerin onlar olduklarını söylediler. Ama birine söylersem, Grayson ölecekti.
Disseram que podiam ajudá-lo, que eram os únicos que podiam ajudá-lo, mas que se eu dissesse alguma coisa, o Grayson morria.
Grayson peşimden gelir diye onları saklıyordum.
Estive a guardar isto, caso o Grayson viesse até mim.
Bak, gittikçe Grayson'larla yakınlaştığını biliyorum.
Sei que ele está a envolver-se com os Grayson.
Grayson maskeli balosu için davet cevapları hepsi o gece arkadaşınmış gibi davranacak insanlardan.
As presenças para o baile de máscaras dos Grayson. Cada pessoa fingirá ser teu amigo pela noite.
Gerçek para onu yeniden inşa etmeye yardım etmede bu yüzden varlıklarımızı Grayson Global'da nakde çeviriyoruz hem de hemen.
O dinheiro está a ajudar-nos a reconstruí-lo, por isso estamos a comprar acções da Grayson Global imediatamente.
Bunlar sizin için geldi, Bayan Grayson.
Acabaram de chegar para você, Sra. Grayson.
Bay Grayson, bu Tom Mullen.
Sr. Grayson, este é o Tom Mullen. Sr. Mullen...
Teşekkür ederim, Bay Grayson.
Obrigado, Sr. Grayson.
Conrad Grayson'ın benim oyumu kazandığına inanamıyorum.
Não acredito que o Conrad Grayson conseguiu o meu voto.
Sizi korkutmak istemedim, Bayan Grayson.
Eu não queria assustar-te, Sra. Grayson.
Beni ağırladığınız için teşekkür ederim, Bayan Grayson.
Obrigado por me convidar, Sra. Grayson.
Bay Grayson bugünkü belediye toplantısında olağanüstü bir iş çıkardı.
O Sr. Grayson fez um trabalho memorável hoje no comício.
Charlotte bana Grayson'ların seni kovduğunu söyledi ve kendi başına dönmek zorunda kalmışsın. - Bu doğru mu?
A Charlotte disse que os Grayson baniram-te e tiveste que voltar por tua conta.
Bay Grayson, şirketinde bana iş teklif etti.
O Sr. Grayson ofereceu-me um cargo na empresa dele.
- İngiliz Kraliyet Yağ ve Soğutucu Limited Şirketinin çoğunluk hissedarı olarak Alexander Grayson artık patronunuzdur.
Como accionista maioritário da Imperial Britânica de Lubrificantes e Refrigeração Lda, o Alexander Grayson é agora o seu patrão.
Gelecekte, Bay Grayson'un güvenini, cömertliğinden bahsetmiyorum bile hakkını vermek için çaba sarf edersen sevinirim iş görüşmeleri esnasında tam dikkatini vererek buna başlayabilirsin.
No futuro gostaria que, se pretende ganhar a confiança do Sr. Grayson, sem falar da generosidade, que comece a concentrar a sua atenção nas reuniões de negócios.
Bay Grayson'un arkadaşlık kurmanı arzuladığı kişilerin bir listesini getirdim.
Fiz uma lista de indivíduos com quem o Sr. Grayson gostaria que promovesse uma amizade.
Eğer Grayson jeomanyetik planını hayata geçirirse Tarikatın petrol hisseleri birer kağıt parçasına döner.
Se o Grayson puser em marcha o esquema do geomagnetismo as acções da Ordem do óleo e petróleo não valerão o preço do papel onde estão escritos.
Grayson.
Grayson.
Daniel, şu Alexander Grayson'un adamı mı?
Daniel, aquele não é o homem do Alexander Grayson?
Bay Grayson.
Sr. Grayson.
Teşekkürler Bay Grayson.
Obrigada... Sr. Grayson.
Grayson!
Grayson!
Bayanlar, baylar, Bay Alexander Grayson.
Senhoras e senhores, o Sr. Alexander Grayson.
Sör Clive gömüleli daha bir gün olmadı ve Grayson yırtıcı kuşlar gibi adamın eşine çullandı.
Sir Clive não está há um dia na cova, e o Grayson faz-se à viúva como um abutre.
Grayson'ları batırabiliriz.
Falir os Grayson.