English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ G ] / Güney pasifik

Güney pasifik traducir portugués

163 traducción paralela
Güney Pasifik'teki en küçük adaya da gitsen seni bulurlar.
Encontram-nos, mesmo que estejamos na mais pequena ilha dos mares do sul.
Onu Güney Pasifik'e gönderdiler.
Mandaram-no para o Sul do Pacífico.
Plan, Güney Pasifik'i hayali karelere bölmek, ve her kareyi aramaktı.
O seu plano era dividir o Pacífico em areas.
Sayısız gece ve gündüzler boyunca, Güney Pasifik'i karış karış aradık.
Dias e noites sem fim atravessamos o Pacífico Sul.
Güney Pasifik'te bir adadalar.
A ilha fica algures no Pacífico Sul.
Kendi koleksiyonumda güney pasifik pulları da var.
Ocorre-me que, na minha colecção, tenho selos do Sul do Pacífico.
Güney Pasifik Filarmoninin şefi için uygunsuz bir davranış... Ne olursa olsun. Tıpkı annene benziyorsun.
É comportamento impróprio para o maestro da Filarmónica de Southland, ou lá como se chama.
Güney Pasifik'te kasırgalar. Yanlış mevsimdeler.
Ciclones no Pacífico Sul, em uma época não comum.
Daima onun hakkında yazılar okurdum. Her zaman yeni dünyalar keşfederdi. Güney Pasifik, Afrika, Güney Amerika.
Eu lia muito sobre ele, as suas descobertas no Pacífico, África, América do Sul...
- Eh, şey ben de'44'te Güney Pasifik'teydim.
- Bem estive no Sul do Pacífico em 44 no Seabees.
Güney Pasifik'te baş başa dolanıyoruz.
Um cruzeiro no Sul do Pacífico, só nós os dois.
Bir ada almak isterdim. Güney Pasifik'te. Eski karımı oraya yerleştirirdim.
Gostava de comprar uma ilha no Pacífico Sul... e levar a minha ex-mulher para lá.
Her zaman askerdi, Güney Pasifik'teki, Kore'deki savaş meydanlarında Vietnam'da ve Washington'da, birliğin bir parçası olarak savaştı...
Sempre soldado, em combate no Pacífico do Sul, na Coreia no Vietname e em Washington, lutou como parte de um todo...
Mary Martin'le "Güney Pasifik" te oynamıştı.
Entrou no "South Pacific" com a Mary Martin.
Belki de Güney Pasifik'te bir yere gideriz diye düşünüyordum. Kazanacağımız para bizi orada uzun süre idare edecektir.
Pensei irmos talvez para algures no Pacífico Sul, lá, o dinheiro que vamos ter estica muito mais.
Güney Pasifik'te sahilde çıplak yatıyordum.
Estava nua, numa praia nos mares do sul.
Güney Pasifik'e ineceğiz.
Vamos cair naquela água no Pacífico Sul.
Güney Pasifik'teki Barış Gönüllüleri'ndendi.
Longe de verdade. É voluntário na Polinésia.
Hawaii, Güney Pasifik...
Havaí, Pacífico Sul...
Eğer Japonların Güney Pasifik'e ilerlemelerini durduracaksak, işte tam burada yapmalıyız.
Se quisermos parar o avanço japonês no Pacífico Sul, temos que o fazer exactamente ali.
Amerikalılar İstanbul'dan Güney Pasifik'teki uzak bir adaya giden çok sayıda mesaj yakaladı
Fascinante. Seja como for, os Americanos intercetaram uma série de mensagens de Istambul para uma ilha remota no Pacífico sul.
- Neymiş? Güney Pasifik'ten. Adamın üstünde ot etek olan ve hindistan cevizi sütyen olan.
É do musical "South Pacific", quando o tipo tem uma saia de palha e um sutiã de cocos!
Güney Pasifik.
"South Pacific".
Bu sabah saat 8 : 00'de Birleşik Devletler Güney Pasifik'te Johnston Adası'nın kuzeyinde bir hidrojen bombası denemesi yapmıştır.
Às oito da manhà de hoje, os Estados Unidos Iançaram uma bomba de hidrogénio em cima da llha Johnston no Sul do Pacífico.
Güney Pasifik'in yanında cehennemin lafı bile olmaz.
Não há nada igual ao Pacífico Sul.
Homer, senin Güney Pasifik'te misyoner olmanı istiyorum. Güney Pasifik mi?
Homer, gostavas de ser missionário no Pacifico do Sul?
Şu anda bazı şanslı piçler Güney Pasifik'e doğru yol alıyorlar.
Neste instante, um felizardo qualquer vai a caminho do Pacífico Sul.
Güney Pasifik'teki askerler. Ben, Tokyo Radyosundan Öksüz Annie. Dikkat edin, düşman sizi öldürecek.
Fala a Órfã Annie da Rádio Local de Tóquio para todos os rapazes solitários no Sul do Pacífico.
Güney Pasifik'teki Kiribati adasındayım.
Numa ilha do Pacífico Sul chamada Kiribati.
Güney Pasifik'i iyi bildiğini biliyordum. Bu yüzden bizi sağ salim geri götürebileceğini düşündüm.
Eu sabia que conhecia o Pacífico Sul, que nos traria de volta sãos e salvos.
MacDougal adını öz oğullarımız taşır. Güney Pasifik'in kızları değil.
O nome dos MacDougal será usado pelos vossos filhos, e não por filhas do Pacífico Sul.
- Güney Pasifik.
- No Pacifico Sul.
Güney Pasifik'te bir ada.
É uma ilha no Pacífico Sul.
Güney Pasifik Cenneti akla getiren lagünler Akıllarımızın köşelerindeki hayale ışık saçan görkemli mercan resifleri
O sul do Pacífico lagoas que nos deixam entrever o paraíso magníficos recifes de coral que nos fazem sonhar na profundidade da mente
Rusi'nin resifiyle Güney Pasifik'teki diğer resiflerle en büyüğünden başlayarak karşılaştırmaya ihtiyacımız vardı. Büyük Set Resifi
Precisamos comparar o recife de Rusi com outros recifes por todo o Pacifico Sul, começando pelo maior deles, a Grande Barreira de Coral.
Güney Pasifik'teki tüm mercan resiflerine dalma ihtimali biraz bir hayali gerçekleştirmek gibiydi.
A possibilidade de mergulhar em recifes de coral por todo o Pacifico Sul foi um sonho tornado realidade.
Romantizm için mükemmel olmakla kalmayıp içimizdeki macera isteğini de uyandırıyor. " " Tonga, Güney Pasifik'in incisi. "
Tonga é a jóia do Pacífico Sul.
Lenny Güney Pasifik'e gittiğinde kalbim paramparça olacaktı.
Quando Lenny foi para o Pacífico Sul, quase morri de saudade.
Güney Pasifik'te.
No Pacífico Sul.
Yeni Zelanda, güney Pasifik Rus Ssgn deniz altısı
NOVA ZELANDA, OCÉANO PACÍFICO SUL SUBMARINO RUSSO SSGN
güney Pasifik'ten.
Das ilhas Truk, no Pacífico Sul.
"Sen benim ilham kaynağımsın ışığımsın. Güney Pasifik'teyken seni çok sevmiştim."
" Foste a minha inspiração, a minha pedra, a minha luz.
Sen ne zaman Güney Pasifik'e gittin?
- Quando fizeste o South Pacific. - O quê?
Shauna adlı bir aptal senin Güney Pasifik'e gittiğini sanıyor.
Uma palerma chamada Shauna acha que fizeste o South Pacific.
Senin şu çok hızlı ve gizlice evlendiğin, apar topar Güney Pasifik'e kaçırmaya çalıştığın, kumral saçlı sarışın, Mary-Marnie'nin senin de hapse girmeye niyetin olmadığını ve bazı şeyleri düzeltmeye çalıştığını anlamam için kulak misafiri olmam gerekmezdi.
Não era preciso ouvir que não tencionas ir preso também para saber que estás metido num sarilho.
Komuta Üçüncü Alt Bölgesi, Güney Batı Pasifik.
Terceira sub-zona, Pacífico sudoeste.
Yörüngede kaybolduğu sanılan iki Amerikan uzay gemisinden biri..... dün Güney kaliforniya açıklarında pasifik okyanusuna düştü. Gemi mürettebatının..... eğer mürettebat denirse, maymunlar olduğu bildirildi.
Uma das 2 naves americanas que se pensava terem-se desintegrado caíu ontem no Pacífico, na costa sul da California, e diz-se que era tripulada, se assim se pode dizer, por macacos.
- Güney pasifik koleksiyonum nerdeyse tam.
É coleccionador de selos?
Güney Pasifik donanma simülasyonu 118.
Simulação de tripulação 118 no Pacífico Sul.
- Güney Pasifik adalarında.
- Umas ilhas do Pacifico Sul.
Telefonlar geliyor ve sadece Doğu Sahilinden değil... ayrıca Batı Sahili, Güney Eyaletler, Pasifik Kuzeybatı.
Recebemos chamadas não só da Costa Leste, mas da Costa Oeste... dos estados do Sul e do Pacífico.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]