English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ H ] / Hata yaptın

Hata yaptın traducir portugués

1,627 traducción paralela
Hata yaptın, küçük hanım.
Que erro, senhorita.
Hata yaptın, yaşlı adam, seni öldüreceğim.
Isso foi um erro, velhadas, vou-te matar.
Bir hata yaptın.
Cometeste um erro.
Kim olduğun hakkında hiçbir fikrim yok, ama beni buraya getirerek büyük bir hata yaptınız.
Olhe, não sei quem você é, mas cometeu um terrível erro ao me trazer para aqui.
Büyük hata yaptın küçük adam.
Foi um erro, meu.
Eğer ben de babam gibiysem, sen büyük bir hata yaptın demektir.
Se eu tenho alguma parecença com o meu pai, acabaste de cometer um grande erro.
Ufacık, minicik bir hata yaptın.
Tu cometeste um pequeno erro.
Ama sonra bir hata yaptın.
Mas depois... cometeu um erro.
Evet, bakın, bir hata yaptınız.
Olha, cometeste um erro.
Hata yaptın.
Podes ir.
Hata yaptınız.
Enganou-se.
Ama sen hata yaptın!
Mas não acertaste na mesa!
Bence hata yaptın, Mike.
Penso que é um erro terrível, Mike.
Büyük bir hata yaptın.
Deixaste cair a bola.
Çok hata yaptın.
- Muitos. Mesmo muitos.
Bak sen bir hata yaptın ben de bir hata yaptım.
Repara, cometeste um erro, e eu também.
Galiba hata yaptınız.
Cometeram um erro.
Büyük hata yaptın dostum.
Erro de táctica, meu amigo.
Hiç hata yaptın mı, yada oraya gitmek istiyor musun?
Entraste por engano, ou quiseste mesmo ir para lá?
Beni ısırmaya çalışmakla büyük hata yaptın dostum.
Cometeste um grande erro ao morder-me, amigo.
Sen evinde kal, Bill, birkaç bira al televizyon seyret ve keyfine bak. Çünkü çok büyük bir hata yaptın.
Por isso, fica em casa, Bill, bebe uma grade de cerveja, vê televisão e fica à vontade, porque acabaste de cometer um grande erro.
Hata yaptın, k * * cık!
Aquilo foi uma escorregada, seu sacana.
Sen ve baban bu konuda bir çok şey için hata yaptınız Nick.
Tu e o teu pai já se enganaram com muitas coisas neste assunto, Nick.
Sıçrayışta nerede hata yaptığını biliyorum.
Sei o que está a fazendo de errado com o salto.
Sen hata yaptın, Baba. Hepimiz yaptık.
Cometeste erros, Pai.
Muhtemelen kendisi şu an hata yaptığını anlamıştır.
Bem, provavelmente ele agora sabe que cometeu um erro.
Bay Mükemmel, Tanrı'nın sevgili kulu Parcell sonunda bir hata mı yaptı?
O Sr. Perfeito? O Jesus Ama-me Parcell fez asneira?
Tatlım, hata yaptığını düşünüyor musun?
Querida, não achas que estás a cometer um erro?
Bir hata yaptığını umuyorlar. Ama balistik uzmanları bulamayınca senin adli tıp bulguların mahkemede daha geçerli olacak.
Esperam que tenha cometido um erro mas quando seus peritos de balística não acharem, fará com que seu laboratório tenha mais poder no tribunal.
Bir hata yapıyorsun ve herkes senden şüpheleniyor Yaptığın iyi şeyleri unutup, herşeyden seni suçluyorlar!
basta cometeres um pequeno erro e a partir daí toda a gente duvida de ti e esquecem logo tudo de bom e leal que já fizeste.
Yaptığın tek hata basıp gitmek olmuş.
Só não devias ter fugido.
Telefonu kaldır ve Chase'e bir hata yaptığını söyle.
Pega no telefone e diz ao Chase que cometeste um erro.
Ne? Nerede hata yaptın?
O que deu errado?
Tıpkı senin de hata yaptığın gibi.
Assim como você fez erros.
Hata yaptığını söyleyebilirdin.
Podia dizer-me que errou.
Sonunda ne kadar büyük bir hata yaptığını fark edersin. Ve artık hatanla yaşamak zorundasındır.
Percebes finalmente que cometeste um grande erro e agora tens que viver com isso.
Çünkü seni Angleton'ın elinden kurtardım, eğer hata yaptıysam Leo. Eğer hata yaptıysam ve sen Kübalıları öldürdüysen, ve sen--sen Macarlara ihanet ettiysen, ve de eğer Lilly'i öldürdüysen Leo.
se mataste Lili, não sei o que diabo é que farei contigo.
Çok büyük bir hata yaptığınızı ve bir gün merhamet dileneceğinizi söylüyor.
Ele diz que estão a cometer um grave erro e que um dia pedirão piedade...
Geriye baktığımızda hata yaptığımızın farkına varırız.
Por vezes fazemos escolhas, e, em retrospectiva, apercebemo-nos que a escolha não foi a acertada.
Hata yaptığın için kendini suçlu hissettiğini biliyorum ama senin yanında olmak istiyorum.
Sei que cometeste um erro e te sentes culpado, mas eu quero estar ao teu lado.
Hayatında yaptığın her şey hata!
Tudo o que fizeste na tua vida é um erro!
Bilmiyorum. Belki beni sevmiyor, hata yaptığını düşünüyor ve her şeyin eskisi gibi olmasını istiyorsundur.
Sei lá... não me queres e ouviste um tremendo equivoco, e queres voltar ao teu passado.
Adamınız hata yaptı.
O seu homem cometeu um erro.
Unut gitsin ama gerçekten büyük bir hata yaptığını düşünüyorum.
Esqueçe isso, mas siceramente. Penso realmente que estás a cometer um erro.
Yaptığınız son hata buydu!
Foi a última que contaste!
Hata yaptığımızı biliyoruz. Ve bunun aramızda kalmasını umuyordum.
Sabemos que fizemos asneira, mas esperávamos que este pudesse ser o nosso segredo.
Ona bir hata yaptığını söyle.
Diz-lhe que cometeste um erro.
Kolombiya son sınıf öğrencisiydi. Ve onunla bir hata yaptım.
Era uma estudante da Columbia... e cometi um erro com ela.
- Biliyorsun ablanı çok seviyorum ve bir hata yaptım. Eğer yanılmıyorsam bir kaç çift de sen yaptın hayatında. Şu anda beni yargılayacak durumda olduğunu sanmıyorum.
Sabes, amo muito a tua irmã, e cometi um erro e, se não me engano, também cometeste alguns na tua vida, por isso, acho que não tens legitimidade para me julgar.
Siz sizsiniz, ve siz bir hata yaptığınızda onu düzeltemezsiniz. Ben düzeltirim.
Vocês é você... e quando comete erro, não tem que consertá-lo, eu tenho.
Hata yaptığının farkında.
Sabe que agiu mal.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]