Helix traducir portugués

Çifte sarmallı.

Double helix.

Tabi, diğer çifte sarmallar için de sorun olmayacaksa.

Isso, claro, se o resto da double helix estiver de acordo.

Sarmal, ters sarmal. Kıkırdak.

Helix, antihelix, helix rim, trágus, antitrágus.

Bilmiyorum, fakat Helix'in yerini bulmadan önce onları yok edeceğim ( Helix = dev Sulibian üssü )

Não sei, mas destruí-los-ei antes que localizem a Hélice.

Helix'de savaştınız adam.

É o homem com quem lutou na hélice.

Nebulayı tehlikeye atamayız.

Não podemos por a Helix em perigo.

Klaang'ı Helik den kaçırırken kullandığımız... süliban gemisi hala elimizde.

Ainda temos a nave celular sulibana, a que usámos para resgatar o Klang da Helix.

Dr. Renzo Markovic, Helix projesi altındaki yeni bir gizli teknolojiyi geliştiren bir Ar-Ge bilim adamıydı.

Dr. Renzo Markovic, um antigo cientista de pesquisa que tem desenvolvido uma tecnologia secreta sob o nome de código Helix.

- Helix bir silah mı?

- Armas?

Helix Projesi hakkında bilgi edinin.

Adquirir as informações que puderem sobre o Projecto Helix.

Arden Jezek. Markovic'in güvenlik şefi. Yani Helix Projesi'ne girebiliyor.

Arden Jezek, o chefe de segurança do Markovic no hotel, tem acesso ao Projecto Helix e provavelmente sabe onde o Lennox está.

Bizi oraya götüreceksin ve ortağımın Helix Projesi hakkında her şeyi indirmesine yardım edeceksin.

Vais levar-nos lá e ajudas o meu parceiro a descarregar tudo o que houver sobre o Projecto Helix.

Böylelikle Markovic ve patronu olduğunu düşündüğü biri arasındaki telefon görüşmelerini dinliyordu. Helix Projesi'nin denemeye hazır olduğunu öğrendi.

Nesta função, teve acesso a um telefonema privado entre o Markovic e alguém que ela acreditava ser seu superior, no qual indicavam que o Projecto Helix estava pronto a ser testado.

Vaughn'la aldığınız Helix Projesi bilgilerini deşifre ettik.

Descodificámos o Projecto Helix com o que tu e o Vaughn obtiveram.

Helix Projesi. Ne olmuş ona?

- O Projecto Helix, que tem?

Markovic, Helix prototipini Cayo Concha'ya götürmüş.

O Markovic removeu o protótipo do Helix de Cayo Concha.

Helix Projesi'ni biliyorum.

Sei do Projecto Helix!

- Neler oluyor? - Helix Projesi bilgilerini deşifre ettik.

Descodificámos o Projecto Helix.

Helix Projesi.

O Projecto Helix.

Markovic için yaptığın Helix Projesi'ni biliyoruz.

Sabemos do Projecto Helix que construiu para o Markovic.

Helix?

Helix?

Birinin ikizini yapma tekniği Helix Projesi'ni biliyorsun.

Já existem técnicas de duplicação. O Protocolo Hélix.

Orada dur. Sydney dosyaların içinde Helix'ten bahsediliyor.

Há referência ao Hélix nos ficheiros dele.

- Helix Projesi hakkında bildiklerini anlat.

- E o Protocolo Hélix?

Helix Projesi.

O Protocolo Hélix.

Yani, Golgi cisimciği, sitoplazma, çift sarmal.

O complexo de Golgi, Citoplasma, o Duplo Helix.

Helix 678, ateşe devam et.

Hélice 678, continuar o fogo.

Daniel Başkan Yardımcısıdır ve araştırma bölümünün başındadır.

O Daniel é vice-presidente e o principal químico da Helix Environmental Research.

Ölmekte olan bir yıldızın rahatsız edici bakışları, Helix Nebula.

A visão inquietante de uma estrela moribunda, a Nebulosa da Hélice.

Detektif Meeks çifte helix sarmalını açarsanız ay ve dünya mesafesini 300 defa kat etmiş olursunuz.

Detetive Meeks, se desenrolasse a dupla hélice de ADN, ia daqui até à Lua e voltava mais de 300 vezes.

Çekin üzerinde, Helix Global Bakım Şirketi yazıyordu.

O memorando que vi dizia Helix Global Care, Inc.

Helix Global Bakım grubuyla birlikte değilsiniz.

Não está com o grupo do Helix Global Care.

Watt Helix'te, işimizin sadece genetikle ilgili olmadığını hep söyleriz.

Na Watt Helix, dizemos sempre que o nosso trabalho não se limita à genética.

Benny Cordero'dan başka kimsenin, o gece Watt Helix'te olduğuna dair kanıt yok. O yüzden ikinci olasılığı düşünüyorum.

Não existe prova de que alguém além do Benny Cordero estivesse no Watt Helix naquela noite, razão pelo qual estou a considerar a possibilidade número dois.

Lincoln Kuruluşu'nun Watt Helix'teki araştırma laboratuvarına oldukça cömert bir bağışta bulunduğunu biliyor muydun?

Sabia que a Fundação Lincoln fez uma doação bastante generosa aos laboratórios de pesquisa de Watt Helix?

Watt Helix'te birisinin varlıklı insanları araştırmasına finansman sağlamak için zehirlediğini düşünüyordu.

Acreditava que alguém na Watt Helix induzia doenças em pessoas ricas para atrair financiamento para a pesquisa de AAC.

Helix'in önceki bölümlerinde...

Anteriormente em "Helix"...

Helix'te daha önce...

Anteriormente em "Helix"...

Cemre Deliklitaş

HELIX [ S02E01 - "San Jose" ]

Helix'te daha önce...

Anteriormente em "Helix"... Não é o NARVIK.

Çeviri : Cemre Deliklitaş

HELIX [ S02E02 - "Reunion" ]

Helix'te daha önce...

- Podemos reduzir a população em 75 %, dentro de 3 meses. - Anteriormente em "Helix"...

Helix'te daha önce...

Nos episódios anteriores...

Priviously on Helix... ğğğ

Nos episódios anteriores...

- Yıldız Burgusu Polisi ve Acil Servisler çıkışı.

- Saída para a Polícia Star Helix. - Com licença. - e para os Serviços de Emergência.

İç kavisteki iyi bir kısım halen bozulmamış.

Uma boa parte da hélix interior ainda está intacta.

Helix de ne yaptığımı nereden biliyorsun?

Como sabe o que aconteceu na hélice?

- Neye ihtiyacın var? Kulak heliksi yırtılmış bir hastam var.

Tenho uma laceração que atravessa o hélix.

Penceremin dışında bir nebula var.

Vejo a Hélix pela minha minha janela.

Burguyu bırakıyorum.

A libertar o hélix.

Çeviri :

HELIX [ S02E07 - "Cross-Pollination" ]