Irem traducir portugués
2,799 traducción paralela
Çocukların gitmesine izin vereceksiniz ve kimse ölmeyecek, tamam mı?
Vais deixar os miúdos irem. Ninguém morre.
- Dostum Çakallara % 100'ünü vermektense Madam'a % 3 vermek daha iyidir.
É melhor dar os 3 % à Madame que os 100 % irem para os "Wolves".
Hepinize yukarı çıkmak için meydan okuyorum.
Desafio-vos a todos a irem lá para cima.
Kovalski, maymunlara işaret ver, buluşma noktasına Süper Uçakla gelsinler.
Kowalski, avisa os macacos para irem ter connosco ao ponto de encontro com o Super-avião.
Ve seninle yatakta yuvarlanmayı çok isteseler bile sen gittiğinde, ya da onlar gittiklerinde çarşafları yakacaklardır.
Podem estar entusiasmados pelo facto de irem para a cama connosco, mas quando saímos, vão queimar os lençóis.
Gidecek yerleri yok.
Não há para onde irem!
Tam benlik bir yer.
Ouvi dizer que é o sítio perfeito para os jovens irem.
Hava kuvvetlerini aramalıyız, jetlerin yakıtlarını doldurmak isteyebilirler.
Devíamos avisar a Força Aérea, para irem pondo combustível nos jatos.
Burası o kadar eğlenceli ki, gelen gidenler, yeni çehreler, eski dostlar...
E há tanto para desfrutar aqui, pessoas a irem e a virem, novas caras, velhos amigos, novos passatempos.
Uyumak vücudun diğer şahıslara çekip gidin demesinin bir yoludur.
Dormir é a forma de o corpo dizer às outras pessoas para se irem embora.
Biraz uyusan iyi edersin.
Será melhor irem dormir.
Buradan ayrılmalarını söyledim. Fakat kimse beni dinlemedi.
Eu digo às pessoas para se irem embora, mas ninguém ouve.
O yukarıda ama yukarıya çıkmak güvenli değil!
- Não, não. Ele está lá em cima, mas não é seguro lá irem!
Çocuklar, gitme vakti.
Rapazes, está na hora de se irem embora.
Elbette bu daha fazla güvenlik, dışarı giden daha fazla asker ve muhtemelen daha çok kişinin öldürülmesine yol açacak ama bunun sorunu nasıl çözeceğini anlayamıyorum.
E, claro, isto pode levar a mais segurança e mais soldados a irem para fora e possivelmente mais pessoas a serem mortas, mas não vejo como isso pode resolver o problema.
Rabbi Rojo'yu da al git onlara siktir olmalarını söyle!
Porque não agarras no rabi rojo... e vais lá fora dizer para se irem foder?
Baba, "gidin" diyor.
O pai já disse para irem.
Defolmanızı söylememiş miydim?
Não mandei vocês irem embora?
Bundan sonra Benjamin'in peşine düşmesini ne engelleyecek?
O que os impede de irem atrás do Benjamin, a seguir?
Bir şey olmamış gibi davranmanız en iyisi.
O melhor que podem fazer é irem à vossa vida.
Siz gidebilirsiniz.. ben burda kalıcam
É melhor irem andando. O Josh ainda está sedado... E eu tenho de ficar para recolher o depoimento.
İyi olan şey, bir göz veya parmak kaybetmeden bunu fark etmiş ya da o boktan Eğitim Harcı Bağışçıları duymadan mı demeliyim? Çünkü bazı aileler dışarı çıkmak ve avukat bulmak konusunda yeterince kaygı duyabilirler.
Ainda bem que ele percebeu antes de perder um olho ou um dedo, ou um monte de fundos da Educação, porque alguns pais podem ficar preocupados e irem procurar um advogado.
Gitseniz daha iyi olacak sanırım.
Acho melhor irem-se embora.
İnsanlar etrafa para saçarak pasaport alıyorlar.
Hoje em dia, as pessoas pagam caro pelos passaportes, para irem para o exterior.
"Bu insanların sizi yeniden programlamalarına izin vermeyin."
"Não deixes que " essas pessoas... repr-oduz-irem-se. "
Stiva seni ve Kont Vronsky'yi davet etmemi istedi fakat bu imkânsız.
O Stiva queria convidar-te e ao Conde Vronsky para irem lá a casa, mas é impossível.
Ben, bunun hırsızların çocuklarına yatmadan önce okudukları bir efsane olduğunu zannediyordum.
Pensei que fosse um mito que os ladrões contavam às crianças para irem dormir.
Tünel kazmanın, ateş toplarını atmanın bir bakış için C-130'ları yeniden tedarik etme olasılığını belirledik ama onlar çok şüphe uyandırıcı olabilir.
Explorámos a possibilidade de escavar túneis, de lançar balões de ar quente, de desviar C-130 para irem espreitar, mas poderá ser demasiado suspeito.
Bazı insanlar evlerine geldiklerinde harika nişanlılar ve sonogramlar buluyor. Ben ise en başında istemediğim ukala bir çocuk buluyorum.
Certas pessoas chegam a casa felizes para irem ter com os seus maridos, no entanto, eu tenho um inteligente parvo fillho que nem queria na primeira pessoa.
Siz yatmadan eve dönmüş olurum yine de Bay Wildhorn size göz kulak olmayı kabul etti. Sorun yok anne.
Certo, agora, devo estar em casa antes de vocês irem para a cama, mas o Sr. Wildhorn concordou em ficar convosco.
Sen. Şu esirleri götür.
Tu! Deixa os prisioneiros irem.
Kendi yollarını çizebilirler. Oraya gidip gerçekten orada eğitim görüyormuş gibi düşünmek kendilerine inanmalarını sağlayabilir.
E podiam-se ver irem para a universidade andarem por lá e formarem-se.
İkinizin kıçını bedavaya tekmelemeden önce...
- Que tal vocês os dois irem embora,
Dağıtıcıların mesai dışında oynamasına izin veriyorlar.
Eles deixam os dealers irem à falência nas horas vagas.
İşler iyi giderse kızları kucağımıza, paraları da elimize alırız.
E se as pusermos em brasa pagam mais por irem ao palco, vê se não nos lixas...
Bilin bakalım De Luziolar Orange County'den önce nerede oturuyorlarmış?
Adivinhe onde os Delusio viviam antes de irem para Orange County?
İnsanları gönderiyoruz, John.
Estamos a deixar as pessoas irem, John.
Hayır, evinize gidin siz.
É melhor irem para casa.
Seni almaya gelmeleri an meselesi.
É uma questão de tempo até irem falar contigo.
Yatmaya hazır mısınız, çocuklar?
Prontos para irem para a cama, meninos?
Okuldan önce sizi donut yemeğe götüreceğim.
Amanhã, antes de irem para a escola, levo-vos a comer Donuts.
Gavril, kapıya gelme ihtimaline karşı güneyden dolaş.
Gavril, vem pelo sul, no caso deles irem para o portão.
Mona yemeği kaçırmana çok sinirlendi.
Mona está chateada convosco, por não irem ao jantar.
Sonra akşam onlar gittiğinde geri döneceğiz. Sonra ne olacak?
- e voltaremos hoje à noite depois deles se irem.
Neden yeni evlileri balayları için ayrılmadan önce buraya uğrasınlar diye davet etmiyoruz?
Porque não convidamos os recém-casados para passarem aqui antes de irem em lua-de-mel?
Hayır. Blair ile Louis şu an beraber olduğu için o fotoğraf konu dışı kaldı.
Essa foto tornou-se irrelevante graças ao facto da Blair e o Louis estarem juntos agora, a irem de lua-de-mel.
Bu gece herkes yatağına girmeden yaptığınız yanlış şeylerin bir listesine ihtiyacım var.
- Antes de irem todas dormir esta noite, preciso que façam uma lista de tudo aquilo que fizemos de errado.
Güzeller'in finale katılacağını diyorsan, çoktan biliyoruz.
- Se é sobre as Bellas irem às finais nós já sabemos.
Paul Clark Polonya'ya gitmelerini durdurmak için yapabileceğimiz hiçbir şey olmadığını söyledi.
O Paul Clark... Ele diz que não podemos impedi-los de irem para a Polónia.
Siz ikiniz gitmelisiniz.
É melhor irem-se embora.
Evet, çabuk göster.
Posso mostrar-lhes os meus cristais antes de se irem embora? Sim, rápido.