English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ I ] / Islak

Islak traducir portugués

606 traducción paralela
"Islak ve rüzgarlı"
Ventoso e molhado.
Islak elbiselerle Çocuk'u arayamazsın.
Não podes ir buscar o Boy com as roupas molhadas.
Islak elbiseyi alayım.
Deixa-me segurar nesse teu velho vestido molhado.
Islak çamaşırlarını çabuk çıkart.
Despe a roupa molhada.
Islak.
Está molhado.
ISLAK ÇİMENTO Bella notte
"Cimento fresco"
Islak sıçan gibi görünüyorsun!
Gackl? ! Parece um pinto encharcado!
Islak.
Molhado.
Islak ve küflü!
Está molhado!
Islak zeminde kıçının üzerinde öylece oturarak istihkakın gelmesini beklemenin ne kadar zor olduğunu bilmiyorlar.
Nós é que sabemos como é duro ficar aqui parados... Com o rabo molhado á espera do rancho... Que nunca chega...
ISLAK BOYA
TINTA FRESCA
Islak kıyafetlerle yürümekten daha iyidir.
É melhor do que andar com roupas molhadas durante horas.
.. Islak zeminde çanağın çıkardığı ses. Kediye sorarsanız,..
Gosta do ruído da taça do gato na tijoleira.
Islak olurlarsa iyi yanmazlar.
Se estiverem húmidas, não vão arder bem.
Islak olmadıkları için mi?
É por não estarem molhados?
Islak paltonu çıkar.
Tira esse casaco molhado.
Islak bardak iz yapar, biliyorsun.
- Sabem o que fazem os copos molhados.
Islak çimentoda dans ediyor gibiyim.
É como dançar sobre cimento molhado.
Islak!
Húmido!
Üzerime bir şey düştü! Islak bir şey, neydi o? Yeni olmalı.
Está molhando... deve ser uma nova... tem as mãos suaves, como Kareen.
- Yürütelim. Islak havlu getir!
Não o deixem morrer aqui!
Gidip denizdeki karı görelim. Islak.
É aguada, não se acumula.
Islak bir orospu sana kılıç fırlattı diye..... yüce yönetici güce sahip olmayı bekleyemezsin.
Não pode estar à espera de governar com poder executivo supremo... só porque uma galdéria encharcada lhe atirou uma espada.
Islak tavuk gibi kokar.
É parecido com o de uma galinha molhada.
Yeni sörf filmim olan Islak Rüyalar'ın galasına davetlisin. "
Está convidado para a estreia do meu novo filme sobre surf Sonhos Líquidos. "
Islak Rüyalar mı?
Sonhos Líquidos?
Islak sünger gibi.
Como uma esponja molhada.
- Islak mı?
- Molhado?
Islak. Evet.
Molhado.
Islak kıyafetlerini kurutucuya koydum tatlım.
Pus as tuas roupas molhadas no secador, querido!
Islak tutun.
Mantenham-no molhado.
Islak kamışının yanındaki ceplerinden mangırları çıkar.
Ou pagas ou corto-tos rentes. Estou liso!
Islak kil.
É o quê? Barro?
Islak yorganlardan bahsedin.
Caramba, que desânimo.
Islak, değil mi?
Não é molhada?
Islak ceketle oturmak istiyorsan Madam Ruby'ye göre hava hoş.
Se quer ficar com o casaco molhado. Tudo bem. A Madame Ruby concorda.
- Islak zemine gidiyoruz!
- Água à frente!
- Islak!
- Está molhado!
Islak mı? Islak. Bırak onu.
Está molhada!
Soğuk, Islak burun.
Hum... nariz, frio e húmido.
Islak bir battaniye gibi durma orada.
Em vez de vires aqui como um desmancha-prazeres?
- YERLER ISLAK
- PISO MOLHADO
- Islak.
- Molhado.
- Islak. - Islak mı?
- Molhado?
Islak, dişsiz,
Húmido, sem dentes,
- Islak ekmek.
- Pão molhado.
Islak kek?
Borrachinho?
Islak mı?
Está húmida?
Islak bir havlu ağrını hafifletir.
Umas toalhas molhadas lhe aliviarão.
Islak. Kuru.
Úmido.
Islak bir cennete gidiyorsun.
Vais entrar num paraíso húmido.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]