Işteyim traducir portugués
369 traducción paralela
- 22 yıldır bu işteyim, Bayan Lee.
- Voo há 22 anos, menina Lee.
Onbir yıldır bu işteyim.
São onze anos de profissão.
Bu işteyim ve hiçbir orospu çocuğu beni bu işten alamaz.
Comprometi-me, e nenhum filho da mãe me vai demover.
Altı yıldır bu işteyim.
Seis temporadas? Onde é que passou a maior parte do tempo?
Ben 16 yaşımdan beri bu işteyim.
Eu estou nisto desde os 16 anos.
Ben para için bu işteyim.
Estou nisto pelo dinheiro!
Bunu duymak istemiyorum. Sadece para için bu işteyim.
Eu não gosto disto, tu só estás aqui pelo dinheiro, certo?
20 senedir bu işteyim... Norveç bonfilesini hiç duymamıştım.
Estou no ramo há vinte anos e nunca ouvi falar de vitela norueguesa.
Çok uzun bir süredir bu işteyim ama başıma böyle birşey ilk defa geliyor!
- Chefe, eu... - Sois um bando de falhados. Estou neste negócio há 30 anos e nunca passei por uma vergonha destas.
Daima sahip olduğum aynı berbat işteyim fakat 300 papelim artık yok.
Queres curtir?
Biliyormusunuz, şimdi farkına vardım.. 20 yıldır bu işteyim ve tek bir müşterim bile.. .. yüzümü görmedi.
Sabem, só reparei nisso após mais de 20 anos de serviço... nunca nenhum dos meus clientes viu a minha cara.
O zamandan beri aynı evde, aynı işteyim.
Continuo na mesma casa, no mesmo emprego.
15 yıldır bu işteyim.
Estou neste negócio há 15 anos.
Bish, diğerleri için birşey diyemem ama ben para için bu işteyim.
Bem, não posso falar pelos outros, mas por esse pagamento - alinho.
Oturup izliyordum ve dedim ki, "Kahretsin, yanlış işteyim."
Fiquei ali a observá-los e pensei, "Caramba, estou no ramo errado."
Uzun zamandır bu işteyim.
Faço este tipo de trabalho há muito tempo.
Hugh, uzun zamandır bu işteyim.
Hugh, estou nesse ramo há tempos.
Yanlış işteyim ben.
Estou no ramo errado.
Tamamiyle kişisel nedenlerle bu işteyim.
Estou estritamente nisto, por razões pessoais.
Para kazanmak için bu işteyim, kaybetmek için değil.
Estou nisto para ganhar, não para perder.
Sen iştesin, ben işteyim. Buradan kurtulalım.
Vamos livrar-nos dela.
Ligin en iyilerinden biriyim ve on yıldır bu işteyim.
Sou um dos melhores na liga e é o que tenho feito nos últimos 10 anos.
- Ben bütün gün işteyim, sen evde sörfçülerle alem yapıyorsun.
- Agora privas com engatatões?
Hala aynı işteyim.
Continuo lá.
Eee, ben de bu işteyim.
Também estou no ramo.
- İki seneden uzun zamandır aynı işteyim.
- Estou há 2 anos no mesmo trabalho.
Uzun zamandır bu işteyim.
Conheço o ramo.
Sadece para için bu işteyim.
Exclusivamente pelo dinheiro.
Bak, ben 20 yıldır bu işteyim, Andy!
Olha, eu estou neste negócio á 20 anos! Eu sei.
Ben de bu işteyim... fakat, şefin emirlerine hiç karşı gelmemiştim.
Estou na emboscada... e não violei as ordens do chefe.
Şu anda işteyim.
O meu trabalho.
Ben müsadenizi isteyim.
não se aborreçam para mim.
İşteyim o saatte.
Trabalho na fábrica.
Bana bak 30 yıldır bu işteyim.
- Canocchia, acalma-te!
Uzun süredir bu işteyim.
Vamos, colega!
- İşteyim, pislik herif.
- A trabalhar, estúpido.
Neden böyle kahrolası birşey yapmak isteyim ki?
Porque diabos eu quereria fazer algo como isso?
İşteyim!
Estou no escritório!
- İşteyim!
- Estou trabalhando!
- Yardım isteyim mi?
- Peço ajuda via rádio?
Uzun zamandir bu isteyim.
Estou neste negócio há muito tempo.
Gerçekten, bir haftadır işteyim.
A sério, há já uma semana.
Şimdi işteyim.
Estou no emprego.
- Neden haburger yapmak isteyim?
- Por que grelharia hambúrgueres?
İşteyim. Numarayı biliyorsun.
Estou a trabalhar, já sabes o número.
- İşteyim ben.
- E estou.
Bunu neden isteyim?
Para quê?
Neden şimdi bunu yapmak isteyim?
Por que desejaria fazer isso?
Neden bunu isteyim ki, hemşire?
E porque eu deveria fazer isso enfermeira?
Neden onu görmek isteyim ki?
Por que eu quereria o ver?
Neden tekerlekleri olmayan bir karavan isteyim?
Para que quero eu uma caravana sem rodas?