Janek traducir portugués
121 traducción paralela
Janek'i... seviyorum. "
"Eu amo... Janek."
Peki bu Janek kim?
E quem era... o Janek?
- Janek!
- Janek!
Janek.
Janek.
Janek Wierzbicki.
Quem fala é Janek Wierzbicki... Preciso falar contigo.
Değirmende çalışanlardan biri aramış, Janek Pulaski.
Ligou-lhe o Janek Pulaski, que trabalha na serração.
Şimdi de iş arkadaşınız, Bay Janek Pulaski Laura'nın okul arkadaşı olan kızının dün geceden beri kayıp olduğunu öğrendi.
E agora mesmo, o vosso colega e amigo, o Sr. Janek Pulaski, soube que a filha dele, uma das colegas da Laura, desapareceu desde ontem à noite.
- Buddy, o Janek dosyası değil mi? - Evet Janek dosyası.
- Buddy, isto é a acta Janeks?
Dr. Gunter Janek adında bir matematikçi.
É um matemático : Dr. Gunter Janek.
Gunter Janek adında bir matematikçi var. Onu tanıyor musun?
Há um matemático chamado Gunter Janek.
Arkadaşlar, Janek'in küçük kara kutusu masanın üzerinde kalemlik ve lambanın arasında.
Pessoal, a pequena caixa preta do Janek está em cima da secretária dele... entre o copo para os lápis e a lâmpada.
- Bayan Janek.
- A sra. Janek.
Bayan Janek yok ki.
Não existe uma sra. Janek.
Janek anahtar olmadan bu problemleri çözmenin bir yolunu bulmuş ve onu o çipe koymuş.
Janek descobriu um método de resolver tais problemas, mas sem chave. - E pôs a solução neste chip.
Janek öldü.
Ainda não recebi o dinheiro. O Janek está morto.
Janek'in bursu Ulusal GÜvenlik Teşkilatı'ndan verilmiş.
Janek era pago pelo NSA.
Janek'in çalışmasıyla bir ilgimiz yok.
Não acredito em ti.
Ya eğer federaller Janek'in kutusunu ele geçirirlerse... Felaket olur.
O que significa, se o Governo apanhar a caixa do Janek... teremos uma catástrofe.
Bu Janek'in kutusunu koymak için kullandığı telesekreterin aynısı.
Isto é um atendedor como o Janek tinha no escritório.
Ulusal Güvenlik, Janek'in küçük kara kutusunu kimsenin bilmesini istemedikçe.
Isto nada tem a ver com o NSA. A não ser que o NSA não queira que alguém venha a saber da caixa do Janek.
Janek Dresner
Janek Dresner
Janek, dün gece seni aradık!
Janek, ligámos para ti ontem.
Evet, Jannik.
- Sim, Janek.
Jannik, bunu anlamak zor biliyorum.
Janek, sei que é difícil de entender.
- Jannik, hayır! Yapma!
- Janek, não!
Bekle, Jannik.
Espere, Janek.
Janek'in motoru, oğlumun.
É Janek, meu filho.
Janek mi?
Janek?
Janek'ten bile şüphelenmişlerdi,... yok neymiş, o gecelerden biri için kendini aklayacak mazereti yokmuş.
Eles ainda suspeitavam de Janek Porque ele não tinha álibi para uma noite.
Janek'le ateşi söndürmeye koştuk.
Nós corremos com Janek pra ajudar a apagar o fogo.
Janek telefon etmeye gitti.
Janek foi fazer uma chamada.
Ormanın büyük bir kısmı cayır cayır yandı,... sırf Janek telefonu kırdığı için.
E um enorme pedaço de floresta virou fumaça Porque Janek quebrou o telefone.
Janek bu gece gelmez eve.
Janek não vai voltar hoje à noite.
Janek'in yatağını hazırlayacağım.
Vou fazer a cama de Janek.
Janek'in annesi o beş yaşındayken öldü.
A mãe de Janek morreu quando ele tinha cinco anos.
Janek mandıradan getirir birkaç tane.
Janek vai retirar alguns dos produtos lácteos.
Bu parayı Janek ve Polonez için biriktiriyordum.
Eu estava guardando para Janek, para o Polones.
Janek, karın!
Janek, sua esposa!
- Seninle gelmiyoruz, Janek.
- Não vamos consigo, Janek.
Mundek, Klara, Janek, Berestycki...
Kiara, Janek, Berestycki.
Janek!
Janek!
Hey, Janek!
Ei, Janek!
Janek, Janek!
Janek, Janek!
- Janek, silahı indir! - Kapa çeneni!
- Janek, baixe a arma!
Janek, sakin ol.
Janek, acalme-se.
Janek asansöre bindi.
Janek acaba de entrar no elevador.
Velma Janek.
VeIma Janek.
- Janek'in kutusunu geri ver Greg.
- Dá-me a caixa do Janek.
Buna gerek bile duymadık.
Não temos nada a ver com o caso Janek.
- Wilson Jannick?
Wilson Janek?
- Janek.
- Janek.