Kararını verdin mi traducir portugués
139 traducción paralela
- Kararını verdin mi?
Já te decidiste?
- Kararını verdin mi?
- Já te decidiste? - O quê?
- Nasıl? - Kararını verdin mi?
Já te decidiste?
- Kararını verdin mi?
- Tem certeza?
Kesin kararını verdin mi?
Estás mesmo decidido, não é?
Öğrenmeliyim, kararını verdin mi?
Agora preciso saber. Já tomou uma decisão?
Kararını verdin mi yani?
Ja o decidiste?
Kararını verdin mi?
Já decidiste?
Sonunda kararını verdin mi?
- Atirando-se de cabeça, finalmente?
- Kararını verdin mi? - Kararımı verdim Arthur.
Seja como for, Vidor sobreviveu dentro e fora da equipa.
Kararını verdin mi?
Já tomou a sua decisão?
Kararını verdin mi?
Como é que vai ser?
Kararını verdin mi?
Já tomaste uma decisão?
Karyn hakkında kararını verdin mi?
Já tomaste a tua decisão em relação à Karen?
Sen kararını verdin mi?
- Já sabes?
Eee, Max, kararını verdin mi?
Bem, Max, tomaste a tua decisão?
kararını verdin mi?
Então... já marcaste um dia?
- Merkez Kamp, onu görüyorum. - Kararını verdin mi?
- Base Camp, tenho o alvo na mira.
Peki, kararını verdin mi?
Sempre tomaste essa decisão?
Dava hakkında kararını verdin mi?
O caso. Já tomaste uma decisão?
- Kararını verdin mi gerçekten?
Estás mesmo decidida?
Samantha tatlım, kararını verdin mi?
Samantha, Querida já chegaste a uma conclusão?
Kararını verdin mi?
Decidiu?
Kararını verdin mi?
Já poseste as ideias em ordem?
Clara, yarın için karar verdin mi?
Clara, decidiu-se sobre amanhã à tarde?
Ben senin için para kazanırken... sen saçını kestirmeye mi karar verdin?
Decidiste cortar o cabelo... enquanto fui ganhar dinheiro para te sustentar?
Pastanın üstünde ne istediğine karar verdin mi Brain?
Brian, já decidiste o que queres na cobertura do teu bolo de aniversário? Frosty!
Kararını verdin mi?
Já te decidiste?
beni tüm parayı kaybetmemden kurtardın hayatımda ilk kez, bir çocuğum olduğu için seviniyorum ee, parayı kime vereceğine karar verdin mi?
Impediste-me de perder todo o meu dinheiro. Pela primeira vez na minha vida, estou contente por ter filhos. Já pensaste a quem vais dar o dinheiro?
Ne istediğine karar verdin mi? Ne alırdın?
Olá, beleza.
- Karar verdin mi yoksa sonra mı ısmarlayacaksın?
Quer pedir ou está à espera de alguém?
Yazın nerede çalışmak istediğine karar verdin mi?
Já pensou que pode ser uma assistente de Verão?
Kendini yaraladın... ve sakince kola içmeye mi karar verdin?
Cortaste-te tu... E tranquilamente saíste para beber uma cola?
Bir doğum planı yaptın mı? Nasıl bir anne olacağına karar verdin mi?
Que tipo de mãe queres ser?
Belki de çoktan kararını verdin, öyle değil mi?
Vais aceitar a oferta do avô?
Yeni adının ne olacağına karar verdin mi?
Já sabes qual vai ser o teu novo nome?
- Paramızı aldı. - Bir kez kalmaya karar verdin mi, kurallarına uymak zorundasın.
Uma vez que aceitou ficar... deve obedecer as regras.
Hapisten çıkalı iki hafta olmadı ve sen şartlı tahliye kurallarını çiğneyip eyaleti izinsiz terk etmeye mi karar verdin?
Não saiu da prisão há mais de duas semanas, mas decidiu violar os termos da liberdade condicional... e deixar o estado sem autorização?
Gündüz vardiyasının şefinin kim olacağına karar verdin mi?
Já decidiste quem é que vai passar a ser o supervisor do turno diurno?
Şansını denemeye mi karar verdin?
Estás decidido a tentar a tua sorte?
Evet... Temanın ne olacağına karar verdin mi? ... büyük dramatik belgeselin?
Bem, já, decidiste... de que se trata o teu... grande documentário?
- Kararını verdin mi? - Kimseyi kovmayacak- -
- Ele não vai despedir ninguém.
Eski müzik kutusunu ne yapacaksın karar verdin mi?
Já decidiste o que vais fazer com aquela jukebox velha?
Ve zamanını gizlenerek mi geçirmeye karar verdin?
Achaste que ficares aqui com um ar estranho era melhor?
Demek Scofield'in ukalalıklarından bıktın ve onu kızartmaya karar verdin, öyle mi?
Estavas farto da conversa do Scofield e decidiste fritá-lo, foi isso?
Yani sabahın 2'sinde 1300 km yol tepip beni kendin nakletmeye karar verdin, öyle mi?
E decidiu transferir-me 1300 km, em pessoa, às duas da manhã?
Neye? .. Karını, çok sevgili karını, uygun bir şekilde gömmeye mi karar verdin?
O quê, dar à sua esposa, à sua amada esposa, um enterro adequado?
yarın.. ne yapmak istediğine karar verdin mi?
Quer fazer algo amanha?
Kıskandığını itiraf etmeye karar verdin mi? Hayır.
Então, decidiste admitir que estás com inveja?
Kararını çoktan verdin, değil mi?
Já te decidiste, não já?
Buranın yemekleri çok güzel. Karar verdin mi?
Há tanta comida gostosa aqui.