Leyton traducir portugués
32 traducción paralela
İkincisi ve daha önemlisi, bir dakika içinde George Leyton bizi arayıp Jerry Jackson Show'un New York şubesi olduğumuzu bildirecek.
Em segundo lugar, e mais importante, George Leyton vai ligar para nos informar de que agora somos a filial de Nova lorque do Jerry Jackson Show.
Amiral Leyton.
- Almirante Leyton.
Amiral Leyton'un pek çok idari subayı olmuş ve hayranlıkla bahsettiği tek kişi sizsiniz.
O Almirante Leyton já teve muitos oficiais, e é o único de quem ele fala bem.
Derin Uzay 9'daki iş için beni tavsiye eden Amiral Leyton'du.
Foi o Almirante Leyton que me recomendou para a Deep Space Nine.
Amiral Leyton ve Kaptan Sisko buraya aranmadan kan testi olmadan ve eşyaları fazer ile taranmadan ellerini kollarını sallayarak girdiler.
O Almirante Leyton e o Capitão Sisko entraram aqui sem serem revistados, sem fazerem análises ao sangue e sem terem os seus pertences sujeitos a varreduras de phaser.
Amiral Leyton'un bu rapordan haberi var mı?
O Almirante Leyton sabe desse registo?
Leyton onları kullanmaktan bahsettiğinde bunun bir hata olduğunu düşünmüştüm. Fakat kabul etmeliyim ki, görevlerini övgüye değer bir şekilde yerine getirdiler.
Quando o Leyton me falou de os usar achei que era um erro, mas, tenho de o admitir, executaram admiravelmente a missão.
Raporlar gösteriyor ki,... bu bilgiyi Federasyona aktarmamın üzerinden çok geçmeden Amiral Leyton, sizinle görüşmek üzere üst düzey subaylardan oluşan bir gruba başkanlık yapmış ve dünyayı korumak amacıyla geniş içerikli güvenlik önlemlerinin yürürlüğe konulmasını tavsiye etmiş.
Pouco tempo depois de eu informar a Frota disso, há relatórios a dizer que o Almirante Leyton liderou um grupo de oficiais de alta patente para falar consigo e recomendar extensas medidas de segurança com o intuito de proteger a Terra.
Leyton'un sizinle aynı fikirde olmadığı sır değil. Sizin yaptığınız sakin olun çağrılarına rağmen Dominyon konusundaki endişeleri giderek arttı.
Não é segredo nenhum que o Leyton discordou de si e, apesar dos seus apelos à calma, continuou a preocupar-se mais e mais com a ameaça do Dominion.
Antwerp konferansına bombalı saldırı yapıldığında Leyton,... Değişkenlerin dünya için senin kabul etmek üzere olduğundan daha büyük bir tehdit olduğuna kanat getirdi.
No atentado à bomba da Conferência de Antuérpia, Leyton convenceu-se de que os metamorfos ameaçavam mais a Terra do que o senhor admitia.
Bu kez Amiral Leyton ikinizi yanına alarak bana başvurdu. Ben de önerilerini kabul ettim.
E o Almirante Leyton veio ter comigo novamente, dessa vez com vocês, tendo eu concordado com as suas propostas.
Amiral Leyton ve destekçilerinin onayladığınız kısıtlanmış güvenlik yöntemlerinden memnun kalmadıklarını düşünüyoruz.
Acreditamos que ele e os seus apoiantes não estavam satisfeitos com os procedimentos limitados que autorizou.
Amiral Leyton bazen biraz ters ve inatçı olabilir ama onun gibi başarılı, mükemmel sicili olan bir adamın vatan hainliği yapması?
O Almirante Leyton pode ser irritante e inflexível, mas um homem de tal sucesso, de carreira tão distinta, a cometer traição?
Amiral Leyton'a askeri birliklerini sokaklardan geri çekmesini emredin.
Ordene ao Almirante Leyton que mande retirar os soldados das ruas.
O askeri birliklerle, Amiral Leyton dünyayı kontrol ediyor. Dominyon tehdidini sona erdirdiğinden emin olmadan bu kontrolü elinden bırakmayacaktır.
Com os soldados destacados, o Almirante controla a Terra e não vai abrir mão desse poder até estar convencido de que erradicou a ameaça do Dominion.
Eğer söyledikleriniz doğruysa ve elektrik kesintisi Leyton'un planının bir parçasıysa,... o zaman plan mükemmel işlemiş.
Se o que diz for verdade, se o apagão for parte do plano do Leyton, funcionou na perfeição.
Leyton'un itirazına rağmen eğer o birlikleri geri çekersem dünya çapında bir ayaklanmayla karşı karşıya kalırım.
Se eu tentar remover os soldados contra a vontade do Leyton, terei de lidar com um planeta em tumulto.
Enerji şebekesine yapılan sabotajla Leyton'un ilişkisini gösteren somut bir kanıt.
Provas concretas que liguem o Leyton à sabotagem da rede elétrica?
Bu kanıtla, Leyton'u yaptığından vazgeçmesine ve birlikleri geri çektirmesine zorlayabilirsiniz.
Com isso, podem forçar o Leyton a mandar retirar as tropas.
- Amiral Leyton...
- Almirante Leyton, é...
Leyton çok meşgulmüş galiba.
O Leyton tem andado ocupado.
Ben, Leyton'un yardımcı komutanıyken onların hepsi Okinawa'da subaydı.
Todos serviam na Okinawa quando eu era oficial executivo do Leyton.
Eğer yanılmıyorsam, listedeki subayların tümü bir ara Leyton'un emri altında çalıştı.
Tanto quanto sei, todos os oficiais desta lista foram subalternos do Leyton a dado momento.
Belki de Amiral Leyton, Başkana konuşmasını yaptırmak niyetinde değil.
Talvez o Almirante Leyton não queira que o presidente faça o seu discurso.
Odo, eğer Amiral Leyton ayın 14'ünde bir çeşit darbe yapmayı planlıyorsa Jake ve babamın güvende olduğundan emin olmak istiyorum.
Odo, se o Almirante Leyton planear algum tipo de golpe no dia 14, quero ter o Jake e o meu pai em segurança.
Amiral Leyton'un sana Deep Space 9'a geri dönme emri verdiğini sanıyordum.
Pensei que o Almirante Leyton o tinha mandado regressar à DS9.
Bildiğimiz her şeyi anlatıp Leyton'un bugün harekete geçeceği konusunda onu uyar.
Conte tudo o que sabemos e avise que o Leyton vai fazer a jogada dele ainda hoje.
London tamam.
Leyton desliga.
Amiral Leyton, Defiant'tan Kaptan Sisko'ya ileti var.
Almirante Leyton, estamos a receber uma mensagem do Defiant para o Capitão Sisko.
Doğru, benim bir arkadaşım vardı o genelde VIP tuvaletlerinde görünürdü Leyton Orient Futbol kulübünde, Andrew Lloyd Webber'in değişik versiyonlarını söyleyerek... Meşhur bestelenmiş. Çünkü çello çalan kardeşiyle bir iddiaya girmişti, bir sezon maçına Hull City'ye karşı 1977 senesinde.
Certo, um colega costumava assombrar os banheiros executivos no Clube de Futebol de Leyton Orient, cantando Variatios, de Andrew Lloyd Webber, sabidamente composta por causa de uma aposta que fez com o irmão violoncelista no final de uma competição contra Hull City, em 1977.
Leyton.
- Pippa. Leyton.
- Ahırda doğduğum için.
- Porque nasci em Leyton.