Madsen traducir portugués
208 traducción paralela
- İyi akşamlar, Madsen.
Boa noite, Madsen.
- Arşive girmemizin bir yolunu bul. Madsen'le konuş.
Quero entrar naquele arquivo...
O bir yolunu biliyor olmalı.
O Madsen há-de saber como.
Bay Madsen'a GI ilacı verin, ve ürolojiye haber ver.
Dê ao Sr. Madsen um cocktail GI, e fale com a Urologia.
Sally Leo sana Dick Madsen diye birinden bahsetti mi?
Sally, o Leo alguma vez te referiu o nome Dick Madsen?
Ve sonra Dick Madsen da onlara katıldı.
E Dick Madsen juntou-se ao grupo.
Bir sorun mu var Bay Matson
- Algum problema, Sr. Madsen?
Beni utandırıyorsunuz, Bay Martin.
Envergonha-me, Sr. Madsen.
- James Martin.
James Madsen.
Senin gerçek ismin, Tom Madsen.
É o teu verdadeiro nome... Tom Madsen.
Tom Madsen.
Tom Madsen...
Hayır, fakat Madsen, Norveçli demek.
Não, mas Madsen, é norueguês!
Bay Madsen?
Sr. Madsen?
. İki tatsız film sezonundan sonra Michael Madsen'e satmak zorunda kalmıştım.
Tive de vendê-la ao Michael Madsen após duas temporadas falhadas a fazer pilotos.
Ben Bayan Victor Madsen, ve eğer hastanıza kibarca kocamın küllerinin nerede olduğunu sorarsanız, yeni göğüs ameliyatı için onu rahat bırakacağım.
Eu sou a Sra. Victor Madison. E você pedirá gentilmente à sua paciente me dizer onde estão as cinzas do meu marido. Então a deixarei com sua operação nos seios.
Victor Madsen'ın karısı değilmiş, onun metresiymiş.
Ela não era a esposa de Victor Madison, e sim a amante.
İmzanız, bu kalanların Bay Madsen'dan kalanın hepsi olduğunu onaylamanız için.
Sua assinatura certificando que o que remanesce aqui são os restos do Sr. Madison.
Onun vücudu, Bayan Madsen.
Apenas o seu corpo, Sra. Madison...
- Pekâlâ, Bay Madsen...
- Bom, Sr. Madsen.
- Doktor Madsen...
- Dr. Madsen.
Bay Madsen mi?
O Sr. Madsen?
Yani, siyah ya da beyaz olsam bile bu söylenmemeli bilirsin, sıradaki ben olabilirim bilirsin, Kobe Bryant ya da Manu Ginobili, bilirsin, fakat söylediğim şey en azından Moochie Norris olabilirim bilirsin, ya da en azından bir Mark Madsen en az onlar kadar, anlıyor musun?
Não estou dizendo que se fosse negro ou branco eu seria o próximo, sabe, Kobe Bryant ou Manu Ginobili, sabe, mas... Só estou dizendo que seria ao menos Moochie Norris, sabe, ou ao menos Mark Madsen, no mínimo, sabe?
Naomi Madsen adında genç bir hanım tanıyor musunuz?
Conhecem uma jovem chamada Naomi Madsen?
Naomi Madsen hastanede.
A Naomi Madsen está no hospital.
Jed Fissel, Eric Madsen'ın kayıt mühendisi.
Jed Fissel, engenheiro de gravação de Eric Marsden.
Ben de Profesör Masen. Size söylemeliyim ki, buraya girmiş olmanız, zor olanı atlattığınız anlamına gelmez.
Sou o Professor Madsen e estou aqui para vos dizer que, comparado com isto, entrar em Medicina foi canja.
Evet, ama kadavrayı gördüğünde altına kaçırdığın zaman,
Não fui a correr para o Madsen.
Ben gidip Madsen'e söylemedim.
Foi só uma vez. Isto é sistemático.
Carter profesör Madsen'e yeni bir laboratuar ortağı istediğini söylemiş.
O Carter decidiu dizer ao Professor Madsen que quer outro parceiro de laboratório. - O quê?
Henry Madsen uyandı.
O Henry Madsen acordou.
Henry Madsen konuşuyor.
O Henry Madsen está a falar.
Henry Madsen öldü.
O Henry Madsen faleceu.
Madsen'ın kapısında sürekli bir nöbetçi vardı.
O Madsen tinha um guarda permanente.
Eğer biri doktor gibi giyinip, Henry Madsen'a ulaşmak için rol yapmışsa.
E se alguém se fez passar por médico? Alguém que queria ter acesso ao Henry Madsen?
Madsen'ın mahkeme kararını aldık.
Já sabemos o veredicto.
Henry Madsen uyanır o gece olanları ortaya dökerse Luther hepimizi aşağı sürükler mi?
E se, o Henry Madsen acordar e contar o que se passou naquela noite? Irá o Luther arrastar-nos a todos com ele?
Henry Madsen'ı mı?
O Henry Madsen?
- Henry Madsen.
Já o vi. - O Henry Madsen.
Onca ay Henry Madsen'ı aradın.
Tantos meses à procura do Henry Madsen.
Henry Madsen'a da yaptığın bu muydu?
Foi isto que fez ao Henry Madsen?
Neden Henry Madsen'ın düşmesine göz yumdun?
Porque deixou o Henry Madsen cair?
Henry Madsen'ın canına kastetti diye mi?
É porque ele tentou matar o Henry Madsen?
Henry Madsen'ın yaptıklarından haberdar mısınız?
Sabe o que o Henry Madsen fez?
Henry Madsen'ı durdurmayı sağlayan da bu muydu?
Foi isso suficiente para parar o Henry Madsen?
Henry Madsen'a yaptığım şeyi yaptım çünkü sana yardım etmek istedim.
Fiz o que fiz ao Henry Madsen porque queria ajudá-lo.
Henry Madsen'e ne yaptığını belki?
Sobre algo que fizeste ao Henry Madsen, talvez?
Henry Madsen düştü.
O Henry Madsen caiu.
Bay Matson
Madsen?
Bayan Madsen?
Sra. Madison!
Ama tamamen derslere bağlı birini istiyorum.
Disseste ao Madsen que não era empenhado?
Henry Madsen'a sor.
Pergunte ao Henry Madsen.