English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ M ] / Melon

Melon traducir portugués

86 traducción paralela
Otero melon şapkanın bana yakışmadığını söyledi.
O Otero disse-me que näo fico bem com aquele chapéu.
Melon şapkaya 1'e 2 veriyorum.
Aposto 2 para 1 no chapéu.
Düz bir erkek ceketi ve melon bir şapka.
É um casaco liso, masculino e um chapéu.
Melon şapkalı adam kim?
- Quem é o homem da gabardina?
Melon şapkaları sevmiyor olabilirsin ama yine de takmak zorundasın.
Pode não gostar do seu chapéu, mas tem de o usar na mesma.
İngiltere'nin melon şapkalı bürokratlarına örnek olacak bir davranış ".
"dando o exemplo ao mal habituado batalhão de burocratas de cartola."
Blind Melon Chitlins için sıcak bir karşılama yapalım.
Blind Melon Chitlins.
Kör Çikolata Kafa.
Blind Melon Chitlins.
Kör Çikolata Kafa, dünyanın en kör adamıdır.
Blind Melon Chitlins, o cantor mais cego do mundo.
Adım Kör Çikolata Kafa.
O meu nome é Blind Melon Chitlins.
- Munis yüzlü, açık simalı ve kahverengi melon şapkalı birisi.
De cara fresca, semblante transparente e chapéu de coco castanho.
Tozluk ve melon şapka takardı.
Usava sempre polainas e chapéu de côco.
Ben Ms. Melon, Senin öğrenim koordinatörün.
Eu sou a senhora Melon, a tua coordenadora de ensino.
İşte melon şapkan ve şemsiyen, tamam...
Aqui está o chapéu e aqui o teu guarda chuva. Muito bem...
Yaşananları kolayca unutamazsın.
Pequena Melon, há certas coisas que nunca esquecemos.
Küçük Melon'u öldürdüm, cevabına da hiç şaşırmadım.
Fica a saber que também matei a pequena Melon!
Bates'e gidip ısmarladığım melon şapkayı al.
Vá à Bates buscar aquele chapéu que eles me têm estado a guardar.
Woo woo'lar, melon ball'lar.
- "Woo-Woo", "Melon Ball"?
Melon şapkalı yaşlı Mengham. Büyükbaba Kaptan Prigent.
Mégham, o pai com seu chapéu-coco, o capitão...
Tosbağalar telepatik iletişim kurabilir, Bayan Melon.
O golfinho pode comunicar telepaticamente, sra. Melon.
Melon şapkalı meçhul iş adamı.
O homem de negócios sem rosto e de chapéu de côco.
- Melon şapkalı adamlar var...
- Há tipos com chapéu de côco...
Melon şapkalı çocuğun kim olduğunu merak ediyorum.
Eu, pergunto-me quem será o pequeno rapaz de chapéu.
Giyimine aşırı düşkündü, genellikle şık bir yelek deriden beyaz eldivenleri ve melon şapkası ile boy gösterirdi.
Ele é obcecado com o seu vestuário. Exibe habitualmente um refinado colete, luvas brancas de couro e um chapéu
- Albay O'Neill? - Melon. ( Kavun!
Coronel O'Neill?
Gardıroptan arta kalanların hemen üstünde Henry Harper'ın melon şapkası hala duruyordu.
Acima os restos das chapeleiras, o chapéu melão de Henry Harper.
Ve yeşil melon şapkalar.
E chapéus de coco verdes.
... yeni moda yeşil melon şapkalardan takarak katılması bekleniyor.
"... é aguardado com um novo chapéu de coco verde. "
Yeşil melon şapka, düşünsenize.
Chapéu de coco verde... Imaginem!
Bak, şurada birisi gerçekten yeşil melon şapka takmış.
Olha, há mesmo alguém com um chapéu de coco verde.
Şu melon şapka olayı nedir peki?
Mas agora, que vem a ser isto dos chapéus de coco verdes?
Yeşil melon şapkalar, Zelldorf ve Espinosa'dan bahsetmek yok.
Chapéus de coco, Zelldorf, Espinosa.
- Bilmem. Kont Zelldorf'un yeşil melon bir şapkayla Espinosa'ya girerken görüldüğünü söyledim.
Disse que vi o Conde Zelldorf entrar no Espinosa, com um chapéu de coco verde...
Babamın melon şapkasını ve pantolonunu çaldım mürekkeple bir bıyık çizdim ve Chaplin'i taklit ettim.
Roubei o chapéu ao meu pai, as calças desenhei um bigode com tinta e imitei Chaplin.
Bir tek melon şapkam eksik.
Sim, só preciso de um chapéu alto.
Sırada Gin Blossoms, Box, Blind Melon ve Silverchair var.
Está tudo acabado. Pronto!
Yalnız başınayken, senin yumuşak, hamur kıvamında.. .. popon yokken deprem olması onu korkuttu.
A seguir, temos os Gin Blossoms, Box, Blind Melon, Silverchair.
Gösteri başlıyor, başroldeki kadın nerede? Kavun Tohumu, Peachy'nin giysisini giydir.
Melon, segue-o e experimenta a roupa de Peachy.
Bana biraz salam-kavun paket yapar mısın?
Podes-me só arranjar algum melão prosciutto melon para levar?
Kasıklarımda melon şapkayla çıplak resimlerimi gönderdim ona.
Até já lhe mandei fotografias minhas vestido só com um capacete. O que devo fazer?
- Melon şapkalı bir adam gördün mü?
Um homem alto de chapéu de coco falou contigo?
Melon şapkalı adam!
O Tipo do Chapéu de Coco à vista!
Melon şapkalı adam gerçekten var.
E o Tipo do Chapéu de Coco é mesmo real!
Sadece iki zaman makinesi var. Diğeri de melon şapkalı adamda.
Só existem duas máquinas do tempo e o Tipo do Chapéu de Coco tem a outra!
Bu sadece maket. Çünkü iki numaralı zaman makinesi melon şapkalı adamın elinde.
Esta máquina é apenas um modelo porque, infelizmente, a máquina número dois está nas mãos do Tipo do Chapéu de Coco.
Melon şapkalı adam!
Esse podes comer!
Evet, bu konuya gelirsek. Zaman makinelerinden bir tanesi bozuldu. Diğerini de melon şapkalı bir adam çaldı.
A propósito, uma das máquinas do tempo avariou-se e a outra foi roubada por um tipo de chapéu de coco, o que explica o dinossauro.
Melon şapkalı adam!
- Olá, Lewis.
... biraz küstahça. İçlerinden biri, melon şapkalı olan kapıyı açtı.
um dos homens, com um chapéu de coco, abriu a porta...
Melon şapkalı.
De chapéu de côco.
)
- Melon ( Melão )?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]