Metros traducir portugués
10,530 traducción paralela
500 yarda!
457 metros!
400 yarda!
365 metros!
ilk torpido 200 yardada, çarpışmaya 30 saniye.
- Primeiro torpedo, 182 metros. Trinta segundos para impacto.
Bu telefonların menzili 80 metre.
O alcance destes telemóveis é de 80 metros.
Bazısı 7.5 metre uzağı görür. Bazılarıysa birkaç yüz metreye kadar görebilir.
Alguns vêem apenas a 10 metros, outros conseguem ver a centenas de metros.
Tünel 30 adım kadar aşağıda ayrılıyor.
O túnel continua por mais 20 metros, para baixo.
Dünyanın yanmasıdır binlerce metrelik ateşten duvarlardır.
E como o mundo iria estar em chamas numa, estás a ver, parede de chamas centenas de metros acima de nós.
Evet, kumanda odası 200 fit kuzeyde ancak doğrudan bir yol yok..
Sim, a sala de controlo fica à 200 metros a norte, mas não há nenhuma rota direta.
120 ton kategorisinde, 35 metre.
120 toneladas, 36 metros e...
35 metrelik yatların vericileri olmaz da ondan.
Porque iates de 36 metros não tem transponders.
Kimliği belirsiz sivil bir tekne yarım mil mesafede hızla yaklaşıyor.
Temos uma embarcação civil não identificada a 800 metros, a aproximar-se a alta velocidade.
Marta'nın cesedini laboratuvara sürükleyip onu Cameron'dan birkaç adım uzakta, ceset kutusuna batırmak onu da içerebilecek en derin anılarını irdelemek mi istiyorsun?
Queres arrastar o corpo da Marta para o laboratório, entrar na cassete da mente dela a poucos metros do Cameron? Expor as suas memórias mais íntimas, que podem inclui-lo?
Nadim Al-Haj 15 metre tüneli Noel ışığı kadar işe yarayan bir plastik bir şeyi yerleştirmek için kazmadı.
O Nadim Al-Haj não ia cavar um túnel de 15 metros para instalar um pedaço de plástico com tanta utilidade como uma luz de natal.
ilk yanlis hareketinde araba 90 metreden asagi düser.
Um movimento errado, e o carro cai 90 metros.
140 metre sonra sola dön.
A 150 metros, vira à esquerda.
Adam yerden 36 metre yukarıdaydı.
O tipo estava a 4 metros do chão.
1967'de çok sayıda tanık Montana'daki Malmstrom Hava Kuvvetleri Üssü'nde savaş uçaklarının tırmanışına ve 60 kilometreden yukarı çıkan UFO'lar tarafından kolayca geçilişine şahit oldu. En yüksekten uçan casus uçaklarımızın azami irtifasının iki katı.
Múltiplas testemunhas em 1967, na base aérea Malmstrom em Montana, viram caças a descolar e serem facilmente vencidos por OVNIS que subiram mais de 3000 metros, duas vezes o tecto dos nossos melhores jactos espiões.
8 adım civarında mesafe kaldı.
Estão a faltar uns 2,5 metros.
- Tamam. 10'luk getir hemen.
Deixa comigo. Vai buscar a escada de 3 metros. Sim.
- 2000 metre.
- Dois mil metros.
Uzman nişancı. Ekibinin en iyisi. 500 metrede açık alanda hareket eden hedefi kusursuz vuruyormuşsun.
Atirador exímio, o melhor da sua unidade pelo que sei, infalível num alvo em movimento a 450 metros.
50, 60 metre?
A 45, 55 metros?
Vega'nın ortasında otuz tane hendek var.
Temos uma trincheira com 9 metros no meio de Vega.
Ya da bu botu alıp kaybolabiliriz.
Ou eu podia comprar este barco e desaparecíamos. Embarcação de pesca com 12 metros
820 metre.
820 metros.
150 metrelik gemiyi görememişler.
Deixaram que um navio de 150 metros passasse por eles.
Derin sulara 500 metre!
A 500 metros da plataforma!
Dalış anında 100 metreye gelince ateş edin.
Dispare enquanto mergulhamos. Libertar aos 100 metros.
85 metre!
85 metros!
Omurga hattından 10 metre.
10 metros abaixo da quilha.
Denizaltı saat 6 yönünde. 200 metre mesafede 295 kerterizi.
Submarino está atrás de nós, 200 metros, posição 2-9-5.
- 400 metre efendim, hedefe kilitlendik!
400 metros, senhor! Alvo estabelecido!
Denizaltı 300 metre mesafede. üzerimize geliyor efendim!
Submarino a 300 metros, a vir directo a nós, senhor!
Köye birkaç metre bile yaklaşamazsın.
Não chega a 2 metros da aldeia.
65 dönüm o tarafta.
São 263000 metros quadrados, aqui.
Aria'nın on metre ötede olmama bayılmadığını biliyorum.
Eu sei que a Aria não estava estusiasmada por eu ir estar a 10 metros do Baile de Finalistas dela.
Leylaklarımın hemen dibine.
A apenas 3 metros dos meus lilases!
Gözlem katından direkt tıbbî bölüme giden 30 metrelik bir giriş noktası var.
Há um ponto de acesso que percorre 100 metros da plataforma de observação directo até a enfermaria.
Kanalizasyon tüneli hâline getirilmiş 30 metrelik bir yerde sürünür gibi.
Como se fosse rastejar 100 metros num colector de drenagem reaproveitado.
Buradan tıbbî bölüme, 30 metre.
A distância daqui até a enfermaria são 100 metros.
Birkaç metre daha.
Só faltam alguns metros.
Yerin 18,5 metre altında, 1,5 metre kalınlığında cüruf betondan bir odadasın. Yani ne kadar bağırırsan bağır, kimse seni duyamaz.
A 18 metros no subsolo, numa caixa de betão, então, grite aquilo que quiser, mas, ninguém o irá ouvir.
Los Alamos'a göre herhangi bir radyasyon tehditlini önlemek için o şeyi kıyıdan 50 mil açığa, 2 bin fit derinliğe bırakmanız gerek.
De acordo com Los Alamos, precisas de lançar isso a 80 km em alto mar, a uma profundidade de 600 metros para neutralizar a ameaça de radiação.
Eski bir bilgisayar, biraz bakır tel bir hoparlör ve çelik bir çubuk ya da direk 180, belki 200 santim boylarında olmalı.
Um computador antigo, alguns fios de cobre... Um altifalante, e uma vara de aço ou haste... Com 1,80 a 2 metros, talvez...
Tamam, yani birisi adamın körüğünün içine siyanür döker sonra adam arı sürüsünü taramaya devam eder ve puf, arıları gazlar ve zehri solur.
A 3 metros de distância. Então, alguém colocou isso no fumigador dele, ele foi retirar os favos de mel, e poof, estava a pulverizar as abelhas e a respirar veneno.
Yerin 3 metre altında olduğunu ve nerede olduğunu bilen tek canlının ben olduğumu düşünüyorum.
Acho que está a três metros de profundidade... e que eu sou a única alma viva que sabe onde é que você está.
500 metre kadar.
Mais ou menos... uns 450 metros.
700 metre engindeyiz. Planlanandan 700 metre engindeyiz. Tamam.
Estamos 700 metros abaixo do planeado, câmbio.
Büyük bir gürültüyle 500 metre ileriye düşmüştü ya?
Explodiu a cerca de 800 metros naquela direção?
Kelli ile Devon'ın kilo ve ağırlıkları göz önüne alınırsa görüş alanı ile ilgili yaptığım analizlerle Kelli 18 metrekarelik bir alanda.
Com base no peso e altura da Kelly e do Devon, e a análise espectral e de visibilidade que fiz, A Kelly está num espaço de 21x24x30 metros.
Otele 100 metre mesafedeler.
Estão a uns 92 metros do hotel.