Midnight traducir portugués
158 traducción paralela
Tanrı annemi, babamı gece yarısı kaptanını, Veronica Gölü'nü ve başkanı korusun
Deus abençoe a Mamã, o Papá, o Capitão Midnight, a Veronica Lake e o presidente dos Estados Unidos da América.
Sizin örgütünüz, Bay Midnight, Kanada sınırından bir miktar metal kutu getirdi.
A sua organização, Sr. Midnight, forneceu-nos estas botijas vindas do Canadá.
El Paso'ya giden Midnight Express'i var.
Aí vai o expresso da meia-noite que vai para El Passo.
Ratso Rizzo rolünde papazı oynattığım Midnight Cowboy yeni bitmişti ki John Schlesinger kendi versiyonunu yetiştirip benimki banyodayken prömiyerini yaptı.
Mete-me nojo. Assim que acabei o Midnight Cowboy, com o vigário no papel de Ratso Rizzo, o John Schlesinger apressou a versão dele e estreou-a quando a minha ainda estava no laboratório.
Ama birlikte çaldığım çoğu insan buna izin vermiyordu. Mesela Midnight Hour'daki feedback.
A maior parte não me deixava tocar as minhas coisas, como Midnight Hours...
Şimdi ilk sırada, "Gece Yarısından Sonra Yürüyüş".
Agora o êxito que chegou a nº1, "Walking After Midnight."
"Midnight Hearts" ve "Just For You" adlı eserlerle ünlüydü.
Barla ficou conhecido pelos temas "Só Para Ti" e "Corações".
# Gece yarısına kadar bekleyeceğim!
# I'm gonna wait till the midnight hour! ( Vou esperar até a meia noite! )
# Gece yarısına kadar bekleyeceğim
# I'm gonna wait till the midnight hour
# Gece yarısında
# In the midnight hour
# Gece yarısı
# Midnight hour
# Gece yarısına
# Midnight hour
# Geceyarısı
# Midnight hour
# Gece yarısı # sadece sen ve ben
# Midnight hour # Just you and I
Dexy's Midnight Runners'ı mağlup ettin.
Ganhaste aos Dexy's Midnight Runners.
Gece yarısında Mutluluk'u okuduğum zaman tek istediğim bir yazar olmaktı.
Quando li o Euphoria at Midnight, só queria ser escritora.
"Geceyarısı Ekspresi" ni hatırlıyor musun?
Como no "Midnight Express".
Gece yarısı Kaçışı.
Midnight Lace.
"Midnight Rambler" ın tam ortasındaydı.
Foi a meio de "Midnight Rambler".
Sonra Türkiye'ye gideriz ve "Geceyarısı Ekspresi"'nin bahsettiği yerde kalırız.
Depois devíamos ir à Turquia... e ficar naquele sítio do filme Midnight Express.
Sekreterinizin Gece Yarısı Muhbiri'ne sattığı bu resimler hakkında yorum yapar mısınız?
Como se sente quanto às fotos que a sua secretária vendeu... ao Midnight Informer esta tarde?
Gece yarısı Ekspresi'nde olduğu gibi vücuduma bağladım.
Prendi-os ao corpo, como no Midnight Express.
Geceyarısı Ekspresi'ni izledin mi?
Já viste o Midnight Express?
- "Midnight Cowboy".
- "O Cowboy da Meia-Noite".
Beni selamla, Ben kaptan Midnight.
Saúdem-me, sou o Capitão Meia-Noite!
Geleceğin Geceyarısı Baykuşu Yayıncılığı.
O futuro da Publicidade Midnight Owl.
- "Gece buğusu" muydu bu?
- Usou para ir na festa "Midnight Mist"?
Gece yarısı güneşi mi?
Midnight Sun?
Bu cumartesi gecesinde, ben Hideshima Fumika ile J-Line'da beraberiz.
Estão a ouvir a J-Line Midnight Angle, apresentada neste sábado pela vossa amiga Hideshima Fumika.
Gökkuşağı sokağındaki Gece yarısı Güneşi Solaryumunda bedava bir seans.
Uma sessão grátis no salão Midnight Sun Tanning em Rainbow Drive.
Güreşçi Güzel Bayanlar, Nitro ve Gece yarısı.
As Belas Damas Negras do Wrestling, Nitro e Midnight.
Nitro, Gece yarısı'nı kafakola aldı.
Nitro agarra Midnight pela cabeça.
Gece yarısı kalkmaya çalışıyor, ama Nitro üzerinde!
Midnight tenta levantar-se, mas Nitro não deixa!
Sorun değil. Bu arada gece yarısı çılgınlığı'nda Lucas'la aranızda geçeni bilmiyorum. Ama keşke eski günlere dönebilseydiniz.
A propósito, não sei o que se passou... entre ti e o Lucas no Midnight Madness, mas gostava muito que vocês voltassem a ser como eram.
Onları suçlayamam. Gece Yarısı Çılgınlığı'nda kaptanlarının nasıl kapıştığını gördüler. Şimdi de Brooke'a özeniyorlar.
Quer dizer, viram a capitã a lutar como uma doida no Midnight Madness... e, agora, todas querem parecer a Brooke.
Gerçekten mi? Gece Yarısı Çılgınlığı'ndaki kavgadan sonra, Müdür Turner'la görüştüm.
Depois da sua brigazinha no Midnight Madness, eu e o Director Turner chegámos a um acordo.
Gece Yarısı Çılgınlığı'nda senin üstüne çıkan bendim biliyorsun değil mi?
Sabes que fui eu que te agarrei no Midnight Madness, certo? Sim, mas eu ouvi os rumores.
"Geceyarısı Kovboyu"
Sabem, Midnight Cowboy "Perdidos na Noite"
Onu bana Midnight Caller'ın tekrarı sırasında vermişlerdi.
Deram-mo, quando estava a fazer o "Midnight Caller".
# Meçhule giden bir tren bileti aldı #
¢ Ü She took a midnight train going anywhere ¢ Ü
# Meçhule giden bir tren bileti aldı #
¢ Ü He took the midnight train going anywhere! ¢ Ü
"Midnight oil" hayır diyor!
Ele diz que não.
Midnight Restaurant'ta sorularınızı cevaplayacak..
Ele responderá a todas as suas perguntas no restaurante "Midnight".
Rock müzik dünyasında büyük şok. Sevilen rock grubu Midnight Love Parade'in Davulcusu Nick Chapel'in ticari bir havayolu uçağının
O mundo da música rock está em choque Com a notícia de que Nick Chapell, o baterista da popular banda rock Midnight Love Parade, foi encontrado morto no WC de um avião comercial.
I heard it around midnight.
E então, ouvi-o.
Kurtuluş, kano. Geceyarısı Kovboyu, çizme.
Midnight Cowboy, botas.
Şimdi "Midnight Train" parçasına geçiyoruz.
Põe o meu nome no cartão ou levas uma sova.
Gerçekten öyle hissediyorum... Reenkarnasyona gerçekten inanıyorum. Midnight Velocity'e beni çeken de bu zaten,
Acredito mesmo na reencarnação que é parte de Jumi, e de "Midnight Velocity" tambem, porque ainda que Keanu morra ele certamente reencarnará.
MİDNİTE, güzide dilimizde bir anlam... ifade etmiyor.
"Midnight" escreve-se com um "G" e um "H".
Birkaç ay önce iflas etmiş.
Eles sairam do negócio à alguns meses, mas antes de o fazerem, venderam 91440 metros de "Midnight Rose # 11"
Siz büfe fikrimi düşüne durun.
DIGRESSÃO MUNDIAL DE 1982 DOS DEXY'S MIDNIGHT RUNNERS Vão pensando na ideia do quiosque.