English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ N ] / Nautilus

Nautilus traducir portugués

131 traducción paralela
Nautilus'ta ortalıkta dolaşan konuklara göz yumamam, ve mahkumların kaderini de çoktan öğrendiniz.
Não gosto de convidados, e os prisioneiros elimino-os.
Nautilus'ten yola çıkan bir ekip.
Uma expedição do Nautilus?
Bizler Nautilus'te, o tip şeyleri safra olarak kullanırız.
A bordo usamos as joias como lastro.
Nautilus ise, fırtınanın altında, güvenle yoluna devam etti.
Sereno, o Nautilus passou por baixo da tempestade.
Yolculuk devam ettikçe, Nautilus ve güç kaynağı en çok ilgimi çeken konu olmaya başladı.
Qual seria a força que fazia o Nautilus mover-se?
Nautilus'ün mürettebatı mı?
A tripulação do Nautilus?
İşte orada Nautilus'ü inşa ettik.
Foi la que construímos o Nautilus.
Görevimiz tamamlanınca, Nautilus eve dönecek.
Realizada a nossa missão, voltaremos para casa.
Nautilus'e adım attığınızdan beri, aklımdaki bir planın uygulanmasında, kilit rol oynayacağınızı düşünüyordum.
Esperava realizar um plano que tinha em mente.
Nautilus son kez dalıyor.
O Nautilus vai descer pela última vez!
Ben ölüyorum, ve Nautilus de benimle birlikte ölecek. - Profesör?
Vou morrer, e o Nautilus morrera comigo.
Bu yüzden Nautilus'ü buraya getirdim huzur içinde yatabileceği yere.
Por isso trouxe o Nautilus para ca. Aqui, repousara para sempre.
Nautilus!
Nautilus!
Nautilus'tan gelmiş olmalı.
Deve ser do Nautilus.
Herbert, Bay Spilett Nautilus'un sekiz yıl önce Meksika açıklarında... battığını söylememiş miydi?
O Sr. Spilett não disse que o Nautilus se afundou há oito anos, ao largo do México?
- Nautilus mu?
- O Nautilus?
Nautilus olmadan mücadelenizi... nasıl yürüttünüz kaptan?
Como tem conseguido levar a cabo a sua cruzada, sem o Nautilus operacional?
Nautilus'la sadece savaş silahlarına saldırıyordum.
Com o Nautilus, apenas atacava as armas de guerra.
Leydi Mary ve Elena bambuların uçlarını birleştirip... birbirine yapıştırdı. Boru hattı Nautilus'un makine dairesinden çıkıyor... eğri büğrü kayalıklardan geçip su kenarına ulaşıyordu.
A Lady Mary e a Elena aplicaram arduamente a substância isolante... que juntava as peças de bambu, que tinham de ir da sala das máquinas do Nautilus, através de tortuosas zonas rochosas, até á beira de água e mais além.
Nautilus'a sığınmayı öneriyorum.
Sugiro que nos abriguemos no Nautilus e esperemos.
Sonra Nautilus'un pompalarıyla... balona hava pompalayıp kocaman bir hava kabarcığı oluştururuz. O yüzeye çıkarken, gemiyi de çıkarmış olur.
Depois, com as bombas do Nautilus, empurramos o ar para o balão, criando uma bolha de ar gigantesca, que flutuará até á superfície, trazendo com ela o navio.
Tıpkı spor aletlerini tanıttıkları reklamlar gibi oldu. Şuna bak canım.
Pareces saído do Nautilus...
Bu ciddi Nautilus.
Aquilo é um autêntico Nautilus.
Eğitmenimle Nautilus ve StairMaster'da çalıştım Nick Lang hakkında endişelenmenize gerek yok.
O meu treinador pôs-me na Nautilus e na StairMaster por isso não tens de te preocupar com o Nick Lang.
Bu yarasanın radarları, Nautilus'ınkinden hassastır.
Este morcego tem um radar mais aguçado do que um submarino.
Ben Nautilus'um, tabi ki.
Para mim é canja, claro.
-'Wings', Nautilus.
- "Wings" de Nautilus.
Nautilus'un cd'si var mı ; Wings?
Você tem um compact-disk de Nautilus "Wings"?
Bayan, Nautilus'un Wings'i var mı?
Moça, você tem "Wings" do Nautilus?
Merhaba,'Wings'var mı, Nautilus'un?
Opa, você tem "Wings" do Nautilus?
Nautilus'un yeni albümü geldi.
Um CD novo do Nautilus saiu.
Hayır, bugün konsere gidiyorum, Nautilus konseri.
Não, Eu vou para o show hoje, do Nautilus.
Nautilus. Konser kaydı.
É o concerto do Nautilus ao vivo.
Nautilus'u seviyor, aptal.
Ele gosta de Nautilus, estúpido.
- Evet. - Disk atma mı?
Dos da Nautilus?
Onu doğada bulduğu için, bu şekil Pisagor'un hoşuna gitti - bir deniz kabuğu, koç boynuzları, girdaplar, tornadolar, parmak izlerimiz, DNA'mız ve hatta Samanyolu.
Pitágoras adorou esta forma, porque a encontrou na natureza. Concha de nautilus, os chifres dos carneiros, os redemoinhos de água, tornados, as nossas impressões digitais, o nosso ADN, e a nossa via Láctea, inclusive.
Nautilus'un nükleer füzeleri kıyının açığında.
O Nautilus não está longe da costa.
Nautilus'a haber gönderin. Robotu hedef alsınlar ve emrimi beklesinler.
Digam ao Nautilus para ter o robot em mira e aguardarem ordens.
Burası Nautilus, devin şu anki konumu nedir?
Aqui Nautilus. Qual é a posição do gigante?
Nautilus'tan Rogard'a.
Nautilus chama Rogard.
Rogard'dan Nautilus'a.
Rogard chama Nautilus.
Cevap verin.
Comunique, Nautilus.
Burası Nautilus, bekliyoruz.
Nautilus aguarda.
Ama Nautilus ya da DDT gibi grupları daha çok seviyorum. Burada ne yapıyorsun öyleyse?
Não, gosto, mas prefiro os Nautilus, DDT..
Bir Nautilus ya da DDT gibi değil.
- Não queres ser produtor musical?
Karşınızda Nautilus. Okyanusun Kılıcı.
Apresento-vos o Nautilus, a Espada do Oceano!
Nautilus'u hafife alıyorsunuz bayım.
Está a subestimar o Nautilus.
- Nautilus'u mu?
- O Nautilus?
Nautilus bekliyor.
O Nautilus está à espera.
Ben Nautilus ile çalışacağım.
Vou já.
- Nautilus'lar.
- Nautili.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]