English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ N ] / Nego

Nego traducir portugués

430 traducción paralela
Leydim, kasabada bir yerde ara sıra akşamları biraz bira içiyorum. İnkâr edecek değilim, çünkü başka giden de vardı.
Bom, tomei cerveja de vez em quando num lugar da cidade e não nego que lá estavam alguns.
Davayı alabileceğinizi inkar etmeyin.
Não nego que possam ter razão.
Güzelliğini inkar etmiyorum, ama elektrik israfı bu.
Não nego a sua beleza, mas é um desperdício de electricidade.
Gelenek hukukuna göre bir ilişkiniz olduğunu reddetmiyorum.
Não nego que o vossa relação possa ser válida perante a lei.
- Sana, kendince çarpık bir şekilde, deliler gibi tutulduğunu inkar etmiyorum.
- Não nego que ele se apaixonou por ti... numa forma extranha própria dele.
Kıskançlığın da olduğunu reddetmiyorum.
Não nego os ciúmes, misturados nisto.
Onun için en kötüsünü dilediğim anlar olduğunu inkar etmeyeceğim.
Não nego que houve momentos em que desejei o pior para ela.
Bunu reddediyorum!
Nego isso!
Ben katılmıyorum.
Não o nego.
Reggie'ye acımış ve yakınlık göstermiştim.
- Eu, não nego nada. Tive pena do Reggie.
- Evet, inkar edeceğim.
- Sim, nego.
Hiç yakıştığını zannetmiyorum, ama
Não nego que passaste um mau bocado, mas...
şüphesiz hepsini inkar ediyorum, çünkü hiç birisi doğru değil, bir kelimesi bile.
Claro que nego tudo, porque não é verdade, nem uma palavra dela.
Elbette zenginim.
Não o nego. É certo que eu sou rico.
Seni inkar ediyorum, bırakıyorum.
Eu nego-te, desisto de ti.
- Baylar, tamamen reddediyorum!
- Cavalheiros, nego-o absolutamente!
Ve ben bu isteğinizi ret ediyorum.
E eu nego-lhe esse direito.
- Bunu inkar mı ediyorsunuz?
- Nega isto? - Sim, nego.
Neden, bir insanın ömrünü silip atmayı reddettiğim için mi?
Porque me nego a sujar a imagem de um homem?
Kendimi bu zevkten alıkoymam.
Eu nunca nego esse prazer aos meus súbditos.
Çok azı, bir kere adadan ayrıldı mı, uyanabilir ; bunu inkar etmiyorum ama çok genç ayrılmalılar.
Não nego que uns poucos, partindo, possam acordar, mas teriam de partir muito jovens.
Ama onlara kendi özümü vermem.
Mas nego-lhes a minha essência.
Çocukların günlerini işe yaramaz şeylerle geçirmelerine izin verdiğim için benim de sorumlu olduğumu yadsımayacağım
Nao nego ser parcialmente responsavel por permitir que as crianças aprendam somente frivolidades e esqueçam do resto.
- Hayır etmiyorum efendim.
- Eu nao nego, senhor.
Çok garip bir çeşit mutasyonal evrimin olduğunu inkar etmeyeceğim. Ama insanoğlu yok edilemez.
Não nego que um estranho processo evolucionista está em andamento, mas a humanidade não será destruida.
Michelangelo'yu sevdiğimi inkâr etmiyorum.
Não nego que tenho um certo amor por ele.
Tümüyle doğru değil ama bundan zevk alacağımı inkâr etmiyorum.
Não é tudo verdade, mas não nego que gostava disso.
Şimdi, bir duruşma olmadan buradan ayrılırsam bunu inkar edip bir haydur gibi davranmış olurum.
Se eu sair daqui sem um julgamento, eu nego isso... e comporto-me como um bandido.
Hayır, son nefesime kadar itiraz ediyorum.
Não, nego-o até ao meu último suspiro.
Öldü mü?
Não nego isso.
Buna karşı çıkmıyorum.
Não nego isso.
Bunu tamamen reddediyorum.
Nego isso completamente.
Bu suçlamaya katılmıyorum.
Nego a acusação.
Evet Gustav, kesinlikle reddediyorum.
Sim, Gustav, isso é exactamente o que eu nego,
Ama zevk aldığımızı inkar edemem.
Mas não nego que nos divertimos.
Hazretlerinin suçlamasını reddediyorum. Rica ederim, nasıl hile yapılmış söyleyin.
Nego a acusação de Vossa Graça... e desafio-vos a dizer como haveis sido enganado.
Ama yalnızca tek bir efendin olacak, özen gerektiren biri, çünkü benim belli alışkanlıklarım, huylarım ve zevklerim var.
Contudo continuarás a ter apenas um amo, um mais exigente, pois não nego a minha preferência por rituais.
Fena parça değilsin, kabul ediyorum. Ama sözleşmede taraflardan birincisi, yani Danny ile taraflardan ikincisi, yani benim hiçbir şekilde üçüncü şahıslarla yani seninle ilişkiye girmememiz şartı var.
És linda, não o nego mas o contrato diz que o primeiro outorgante, o Danny e o segundo outorgante, que sou eu não nos comprometeremos...
Bütün hayatım boyunca aşka ve cinselliğe eğilimim oldu...
Não nego que sou um romântico.
Bunu inkar etmem.
Não o nego.
Her şeyi inkar edeceğim!
Nego tudo.
Madem biliyorsun inkar etmiyeceğim tabi eğer işlerime çomak sokmazsan
Uma vez que já sabe disso, não o nego.
Fakat bununla ilgili her şeyi reddediyorum. Bak, Profesör,
Eu, nego-me a ter algo a ver com este material!
Elbette ki, inkar ediyorum!
Claro que nego!
Ama ona hep aşık Olduğunu inkar ettim.
Mas eu, nego... que alguma vez estivesse apaixonado por ela.
- inkar etme!
- Não nego nada!
O yargıcın tek kızı.
Não nego que estou insatisfeita.
Kabul etmiyorum.
Eu nego.
Evet.
Sim, nego-o!
- Evet.
- Sim, nego.
- Amy'nin köşesi için çok iyi.
- Eu nego tudo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]