English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ N ] / Nocturna

Nocturna traducir portugués

771 traducción paralela
- Gece ışıklarına geçiş
Alternar para iluminação nocturna.
Gece körlügü için vitamin A'yï kullanan gözlükleri optik olarak düzelten ve çarpïsma yaralanmalarï için kemeri gelistiren de o.
Foi também ele que sugeriu a vitamina A para a cegueira nocturna, os óculos com correcção óptica, e o cinto de ombros para evitar lesöes na queda.
Gece hayatını aza indir ve umudunu yitirme.
Menos vida nocturna e mais esperança.
Sana Mexico City'nin gece hayatını göstereceğim.
Vou mostrar-te a vida nocturna da Cidade do México.
Ben buna "Karındeşen Jack'in Akşam Şarkısı, Bölüm İki" diyorum.
Chamo-lhe "Música Nocturna de Jack O Estripador, Parte Dois."
Karındeşen Jack'in Akşam Şarkısı, son bölüm!
Música Nocturna de Jack o Estripador, última parte!
Bir Küçük gece Müziği.
Eine Kleine Nachtmusik. ( pequena serenata nocturna )
Bu doğru mu? Eğer düzgün şeyler yemezseniz kör olursunuz!
Comam direito, ou ficarão sem visão nocturna.
- Küçük bir gece avına çıkalım dedik.
- Apenas um pouco de caça nocturna.
Bakın, bu bir gece sahnesi, gün ışığı doldurmayın.
Devia ser uma cena nocturna e está cheia de luz solar.
Mısır'ın komutanları, gece çıkan sisten mi korkuyor?
Os capitães do Egipto temem uma neblina nocturna?
Bu vesileyle ben de bu akşamki gösterinin tertiplenmesi ve adı geçen Vogler'in Kraliyet Şatosuna getirilmesi konusunda görevlendirildim.
Portanto, fui ordenado a conduzir o dito Vogler ao castelo real... para que os preparativos sejam realizados para a diversão nocturna.
Akşam için bana özel görüşme ayarlayacaksınız sanırım.
Tem de me agendar uma conferência nocturna.
Bir gece avından dönerken ilk kez mi bir erkeğin sizi... eve bırakmasını isteyecek kadar korkmuştunuz?
Foi a primeira vez que se assustou tanto para deixar que um homem... a levasse a casa após uma ronda nocturna?
Geceleri fazla eğlendim.
Demasiada vida nocturna e preguiça.
Gece çiçek açan erken bunama.
Dementia praecox nocturna.
Bir gece operasyonu için, oldukça açık bir hava vardı
Era uma missão muito clara em termos de acção nocturna.
Bunu gece nöbetçisinin komutanına götür.
Leva isto ao capitão da ronda nocturna.
Akşam yemeği davetlerinde kahvaltıya dek konuşmak adetim değildir.
Geralmente, não vou a uma festa nocturna e falo toda a noite.
Gece okuluna gitmeye ne dersin?
D que achas da ideia de frequentar uma escola nocturna?
- Gece okuluna.
- Escola nocturna.
- Ne demek istiyorsun?
- A mandar-me para a escola nocturna, para teres as noites livres. D que queres dizer com isso?
Gece okuluna gittim, Profesör.
Gromek. Andei na escola nocturna.
Gece tatbikatı yapan 3. Junker Avcı Filosu.
Terceiro esquadrão Jaeger de Junkers em exercícios de navegação nocturna.
- Her zaman ki Matlis Goldvin...
- A habitual censura nocturna.
"Güzelavrat otu", sersem!
É beladona *, seu parolo. ( * Sombra nocturna mortal [lit.] )
Kamera yerleştirilmiş aydınlatma cihazı.
É uma máquina com objectiva nocturna.
Merkezin dışında, gece kulübü, restoran, her şey olacak.
No centro, uma espécie de casa nocturna e restaurante, e tudo o mais.
Bu nedenle strateji değiştirilerek, Schweinfurt gibi nokta hedefler yerine bir diğer gece saldırısına geçildi :
Assim, a estratégia desviou-se dos alvos individuais como Schweinfurt, para outra ofensiva nocturna :
Komutan Bond, eğer ileride Suzie Wong'un dünyasını gezmek isterseniz,
De futuro, Comandante Bond, se quiser ver a vida nocturna de Hong Kong,
Sizin için bir gece hattı açık bırakayım mı, Bay Bigelow?
Deixo a linha nocturna ligada?
- Yatmadan önce bir şeyler içelim mi?
- Não me oferece uma bebida nocturna?
Alt kattaki kulüpten rahatsız değil misiniz?
Isso não vos incomoda, esta "boîte" nocturna... por baixo da vossa casa?
Şey... Kulüp mü?
uma "boîte" nocturna?
Gece okullarında rüşvetle ilgili özel ders veriyorlar.
Têm aulas especiais sobre corrupção na escola nocturna.
Ben, gece ışığınız Stevie Wayne. Hepinize iyi geceler diliyorum.
Esta é a Stevie Wayne, a vossa luz nocturna, desejando que tenham o resto de uma boa noite.
Bu gece hayatına alışamadım.
Não estou habituada a esta vida nocturna.
Aynı zamanda, egzotik yiyecekler, pahalı elbiseler ve gece hayatından hoşlanır.
Também aprecia comida sofisticada, roupas caras e vida nocturna.
Gece görüş donanımımız olmadığından, B planına geçeceğiz :
Sem equipamento de visão nocturna, adoptamos o plano B :
Gece ekmem gereken şeyler var.
Tenho de ir fazer uma semeação nocturna.
Herkes benim mekânıma gelirdi... adı sanı bilinen herkes... ve ara sıra biri Zelig'i getirirdi...
Todos iam ao meu clube, todos que eram alguém. Dona do Bricktop, casa nocturna de Paris E, de vez em quando... alguém trazia o Leonard Zelig.
Baksana, daha önce bana gece gözetleme işini sormuştun.
À uns tempos perguntou-me se queria aquele trabalho de vigilância nocturna
" Gece okulunda İngilizce okuyup yazmayı öğreniyorum.
" Estou a aprender inglês na escola nocturna.
Gece görüş cihazlarımızın çoğunu kaybettik ve çok az tanksavar roketimiz kaldı.
Perdemos muito da nossa visão nocturna e restam alguns mísseis anti-tanque.
Biraz içki, azcık gece hayatı biraz dans.
Bebidas, vida nocturna, dança.
Kaç kilit var, anahtarlar kimde gardiyanlar ne zaman nöbet değiştiriyorlar ve özellikle gece güvenliğini?
Quantas fechaduras, quem tem as chaves, quando os guardas mudam de turno e especialmente a segurança nocturna.
— Müslümanların gece hayatı çok sıkıcı, tamam mı?
- Não gosto da vida nocturna muçulmana.
Hey, seni Figueroa ile tanıştırabilirim.
- Não tem vida nocturna. Levo-te ao Figueroa.
Gece duyduğum şarkılar da neydi?
Que cantoria nocturna é esta?
Fişeklerle gece körlüğünden korunduğumuzu söylediklerini hatırlıyor musun?
Eh, Languili! Não nos disseram que nos tapássemos um olho ao rebentar uma bengala para não perder a visão nocturna? - Disseram isso, sim.
Onlar için her şey yolunda.
É o que queriam, adoram a vida nocturna.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]