English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ N ] / Nopd

Nopd traducir portugués

37 traducción paralela
Sen NOPD'deyken ben, Şerif departmanındaydım.
Eu estava na esquadra quando você era da polícia de Nova Orleans.
Yanımda NOPD'den Teğmen Durgan bulunuyor.
Comigo tenho o Tenente Durgan da polícia de Nova Orleães.
Şu anda bir yorum yapmayacağım ancak size şunu söyleyeyim, NOPD bunu dibine inmek için...
Não vou fazer comentários nesta fase mas posso dizer que a polícia de Nova Orleães vai fazer tudo que estiver ao seu alcance
Teğmen Richards, NOPD.
Tenente Richards, polícia de Nova Orleães.
Devam eden bir soruşturmanın ortasında yorum yapacak değilim ama size şunu diyeyim NOPD, meselenin aslını öğrenmek için yetkisi dahilinde her şeyi yapacaktır.
Não vou fazer comentários a meio de uma investigação a decorrer. Mas posso dizer-lhe que a polícia de Nova Orleães vai fazer tudo que estiver ao seu alcance para desvendar isto.
NOPD tarafından ele geçirilen bir güvenlik kaseti Gerard'ın Alan Marsh'ı öldürmediğini aksine Marsh kendisine Broad Street üstgeçidi altında saldırdığında kendini korumaya çalıştığını açıkça kanıtlıyor.
Uma gravação de segurança revelada pela polícia de Nova Orleães prova com clareza que Gerard não matou Alan Marsh e que, na verdade, estava-se a tentar defender quando Marsh o atacou na rampa sob o viaduto de Broad Street
Bana NOPD'de * kanıt olarak kayıtlı olan paradan ödeme yaptın?
O dinheiro que me pagou Tinha marcadas como NOPD?
Destek için FBI'ı ve NOPD'yi arayın.
Peça reforço para o FBI e para Polícia.
Doktorlar kontrol ediyor. Şerif ve NOPD şehri çeşitli arama bölgelerine ayırdılar.
O xerife e a polícia de Nova Orleans dividiram a cidade em quadrantes de busca.
FBI, NOPD, herkes içinde.
FBI, polícia local, estão todos incluídos.
- NOPD! - Bu tarafa gel!
Polícia de New Orleans Venha na minha direcção!
NOPD, yaya geçidinin oradan kovalamaya başlamış.
A NOPD tentou pará-lo numa barragem de trânsito aleatória.
NOPD, şuan bir yer belirleyebilmek için çalıntı mallarla alakalı ihbarları kontrol ediyor.
A Polícia está a cruzar as chamadas do roubo com os itens roubados para fixar uma localização.
NOPD davayı kapattı.
A polícia encerrou o caso.
Jacob Tarlow'ın NOPD dava dosyası ne alemde?
E o arquivo do caso do Jacob Tarlow da polícia?
NOPD çete ile alakalı olduğunu söyledi, ama raporlarında Lester'ın banyosunda ucuz saç boyası buldukları yazıyordu.
A polícia disse que foi um crime relacionado com bandos, mas... o relatório deles indicava tinta barata para cabelo encontrada no quarto de banho do Lester.
NOPD'yi arayıp BOLO araması çıkarttırayım.
Vou ligar para a polícia. e lançar um alerta.
NOPD ve DEA diğer klinikleri kontrol ediyor.
A polícia e o DEA estão a visitar as outras clínicas.
NOPD ve DEA, diğer kliniklere uyuşturucu deposu olarak kullanıldığı için baskın yaptı.
A polícia e o DEA foram às outras clínicas usadas como casas de drogas.
NOPD ne zaman geliyor?
- Quando é que a polícia chega?
Hepimizin bildiği gibi, Balık Yemi'nin NOPD'de gözleri üzerimizde olan bir adamı var.
Pelo que sabemos, o Baitfish tem alguém na polícia, tem os olhos sobre nós agora mesmo.
NOPD, bir millik çapta kordon kurdu.
A Polícia isolou um quilómetro quadrado.
NOPD yarıçapı genişletiyor.
A Polícia está a expandir o raio.
Federal Şerif Departmanı'ndaki, Yüzbaşı Messier'in yardımıyla ve NOPD'deki arkadaşlarımızla, Güney Louisiana'daki bütün havaalanlarını, otobüs ve tren istasyonlarını izliyoruz.
Com a ajuda dos Delegados Federais, o Capitão Messier e os nossos amigos da Polícia, estamos a vigiar os aeroportos, estações de autocarros e de comboio, no sul do Louisiana.
NOPD destek yolluyor.
A Polícia vai enviar reforços.
NOPD bizden destek istiyor.
O NOPD quer a nossa ajuda.
Ben NOPD ile irtibata geçerim.
Vou entrar em contacto com o NOPD.
NOPD evinde tam bir şişe bulmuş.
O NOPD encontrou um frasco cheio no apartamento.
Ben NOPD'yi ararım.
Vou ligar para o NOPD.
Hayır ama NOPD bulmuş.
Não, mas o NOPD sim.
Görgü tanığı sigara içmeye gelmiş, kanı görüp ihbar etmiş.
A testemunha saiu para fumar, viu o sangue, chamaram o NOPD.
NOPD, Calloway'i Belle Chasse ziyaretçi geçişinden tanımış.
Encontraram um passe de visitante da Belle Chasse com o Calloway.
NOPD, Calloway'in öldüğü sokağı soruşturdu.
O NOPD vasculhou a rua em que o Calloway foi morto.
Pekala, NOPD ve SWAT'ı hemen orada bizimle buluşması için alarma geçir.
Diz à NOPD e à SWAT para encontrar-nos lá agora.
NOPD yolda.
O NOPD está a caminho.
NOPD davasında birleşmişti yollarımız.
Estivemos ligados num caso da polícia de New Orleans.
NOPD bunları buldu.
A polícia encontrou isto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]