English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ N ] / Nuck

Nuck traducir portugués

119 traducción paralela
Bana Nuck Soo Kow diyorlar. "Beyaz Dövüşçü".
Chamaram-me Guerreiro Branco.
Nuck.
Nuck?
- Nuck, şey diyecektim...
- Nuck, queria falar contigo...
Hayır tabii ki Nuck.
- Claro que não.
Yapma Nuck, sen benim yaşımdayken şerif yardımcısıydın.
Vá lá. Eras ajudante de xerife, na minha idade.
Artık ülkemdeyim, Nuck.
Pois, mas agora estou em casa, Nuck.
Elimizde floş yok şu an Nuck.
Não estamos assim tão abonados, neste momento, Nuck.
Nuck!
Nuck!
- Dün gece o şekilde bitmemeliydi Nuck.
- Não devia ter acontecido assim.
Savaş, Nuck, orada yaptığım şeyler...
A guerra, Nuck. As coisas que fiz lá...
- Cehenneme gideceğim Nuck.
- Vou para o Inferno, Nuck.
- Özür diledim, Nuck. - Sahi mi?
- Já pedi desculpa, Nuck.
Tanık bırakamazdık, Nuck.
Não podíamos deixar testemunhas, Nuck.
- Merhaba, Nuck.
- Olá, Nuck.
- Teşekkürler, Nuck. Harikasın.
- Obrigado, Nuck, és o maior.
Nuck, kaçırıyorsun.
- Nuck, estás a perder isto!
"Nuck, insanın başkan olmak için ne yapması gerek?"
"Nuck, o que é preciso fazer para chegar a Presidente?"
Nuck.
Nuck...
Nuck, ne istersen yaparım.
- Nuck, farei tudo o que quiseres.
Şunu bilmeni istiyorum, Nuck asla sana zarar vermek istemedim.
Nuck, quero que saibas que nunca te quis prejudicar.
Onlara istediklerini mi vermeliyim, Nuck?
- Dar-lhes o que querem, não é, Nuck?
- Sana ihtiyacı var, Nuck.
- Ele precisa de ti, Nuck.
Gerçeklerle yüzleşmelisin, Nuck.
Temos de encarar os factos, Nuck...
Adamın parmağını koparacağını bilmiyordum, Nuck.
Não sabia que ia cortar o dedo àquele tipo, Nuck.
Çocukları salarım, Nuck.
Vou pôr os rapazes a investigar, Nuck.
- Hadi ama Nuck.
- Então, Nuck.
Beni de vuracaklar Nuck.
Eles vão disparar sobre mim, Nuck.
Nuck Chicago'daydı.
Esqueci-me! O Nuck está em Chicago.
Her hafta yazıyorum Nuck.
Escrevo-lhe todas as semanas, Nuck.
Nedenmiş Nuck?
- Porque não, Nuck?
Tanrım, Nucky... Ne diyeceğimi bilemiyorum.
Credo, Nuck, eu não sei o que dizer.
Gözleri dönmüş resmen, Nuck.
São facínoras, Nuck.
O çocuk Billy Winslow... Şahitlik edecek Nuck.
Este miúdo, o Billy Winslow, vai testemunhar, Nuck.
- Selam Nuck.
- Boas, Nuck.
Özür dilerim, Nuck.
Desculpa, Nuck. Estávamos a falar...
- Neler oluyor, Nuck?
- O que raio se passa, Nuck?
Hadi, Nuck, birbirimizi ne kadardır tanıyoruz?
Vá lá, Nuck, há quanto tempo nos conhecemos?
- Tebrikler, Nuck.
- É assim mesmo, Nuck.
- Kime oy veriyorsun, Nuck?
- Nuck, em quem vai votar?
Nuck bana iyi bakıyor.
O Nuck está a tratarbem de mim.
Makine gibi çalışıyorsun, Nuck.
Da maneira como funcionas, Nuck. És como uma máquina.
Sen herkesi kullanırsın, Nuck.
- O Halloran? Usas qualquerum, Nuck.
Sen de bana bir iyilik yap, Nuck.
Porque não me fazes um favor, Nuck?
Nuck Soo Kow... "Beyaz Savaşçı"
Guerreiro Branco.
- Nasılsın, Nuck?
Como estás, Nuck?
Gerçek dostsun, Nuck.
És um amigo a valer, Nuck.
Sağ ol Nucky.
Obrigado, Nuck.
Katil olduğun gerçeği hakkında, Nuck.
Sobre o facto de seres um assassino, Nuck.
Özür dilerim, Nuck.
- Desculpa, Nuck.
Hadi, Nuck.
Anda lá, Nuck.
Nuck, hortlaklar bile katılacak.
- Nuck, até fantasmas vais ter.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]