English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ O ] / Okuyorum

Okuyorum traducir portugués

1,743 traducción paralela
- Evet, ama okuyorum, E. Okuyorum.
- Sim, mas leio, E. Leio muito.
Sonraki paragrafı okuyorum.
O próximo parágrafo diz, e passo a citar,
Sürekli ergenliğe geçiş dönemi ile alakalı yazıları okuyorum.
Não paro de ler sobre estes ritos de passagem.
Sana meydan okuyorum.
Sim. Desafio-te!
Başlıyorum.Şimdi okuyorum, evet.
Estou a receber informações...
Aptalca gelecek belki, ama psikoloji okuyorum.
Pode parecer estúpido, mas estou a estudar Psicologia.
Bunları okuyorum, filmlerde görüyorum.
Eu leio e vejo filmes. Eu compreendo.
Dudak okuyorum.
Eu leio os lábios.
Okuyorum.
Sou estudante.
Ted Joya'nın Caz Tarihi adlı kitabını okuyorum, orada sözü edilmiş olabilir mi?
Estou a ler a História do Jazz de Ted Joya. Foi mencionada lá?
İnsanoğlunun günahlarını anlatan kitabı okuyorum.
Eu estou lendo o livro de pecados humanos.
İkinci sayfayı okuyorum.
Eu vou ler a segunda página. Página?
Hızlı okuyorum.
Eu leio depressa.
Senin hakkında çıkanları daima okuyorum.
Leio tudo sobre ti.
- Bütün gün ofiste oturuyorum.Okuyorum.
- Eu fico num escritório o dia inteiro, então acabo lendo muito.
Meydan okuyorum sana işte, bak?
Desafio-te, por favor.
Bir yıldır onları ezbere okuyorum.
Ando a recitá-lo há mais de um ano.
Bazılarının canına okuyorum ve kim olduklarını öğreniyorum.
Estou a dar coça e a tirar nomes.
Kim yağ aldırmış, onu okuyorum.
Não sei, Cohen. Estou a ler sobre quem fez uma lipoaspiração.
Sana meydan okuyorum.
- Anda lá. Atreve-te.
Onlarla konuşup yüksek sesle bir şeyler okuyorum.
Eu tenho estado a conversar com eles e lendo em voz alta para eles.
Dudak okuyorum, ve son 2 dakikada "posta kamyonu" lafı 9 kez geçti.
Bom, eu li-lhes os lábios nos últimos 2 minutos, e as palavras camião dos correios foram ditas 9 vezes.
Şerif adına şimdiki duyuruyu okuyorum.
Em nome do xerife, declaro o seguinte :
Evet ve ben gazilerin eve dönüşünü okuyorum ve bilirsin ona biraz zaman vermeye çalışıyorum.
Estive a ler sobre o regresso a casa dos veteranos e estou a tentar dar-lhe espaço... Rebecca!
Üniversitede okuyorum. Eğitimim için gereken belgeleri aldığım yerde.
Estudo na universidade, onde vou receber o meu diploma de pós-graduação.
- NCIS soygun olmadığını anlayınca paniğe kapılmış. Okuyorum :
Apavorou-se quando descobriu que o NCIS percebeu que não foi.
Evet, durmadan Campbell'in kitabını okuyorum.
Sim, eu li o livro do Red Campbell.
Aslında, siteye bugün için benden daha fazla satış yapamayacağına dair meydan okuyorum.
Na verdade, desafio o site a fazer mais vendas do que eu, hoje.
Hatalı olduğumda bunu kabul ederim, bu yüzden, meydan okuyorum!
Eu consigo admitir quando me engano, portanto... Desafio!
Ben eski şampiyon....... Morgan Grimes'a meydan okuyorum.
Eu desafio... O actual campeão, Morgan Grimes.
sana Eric'i hapisden kaçırmak için meydan okuyorum.
Consequência? Eu desafio-te a tirares o Eric da "prisão".
sana o herifle işi pişirmen için meydan okuyorum.
Eu desafio-te a curtires com aquele rapaz.
Sana onun kız arkadaşını araman için meydan okuyorum.
Eu dasafio-te a ligares à namorada dele.
Galerideki yeni gösteriyi dört gözle bekliyorum üç tane kitap okuyorum ama hiçbiri ilgimi tam olarak çekmedi ve biraz da kocamı özlüyorum.
Estou absorvida pela exposição da galeria, ando a ler 3 livros e não avanço em nenhum deles e sinto saudades do meu marido.
Okuyorum. Artık mutlu musun?
Estás contente?
Bunu yapması için herkese meydan okuyorum.
Desafio alguém a tentar.
Okuyorum ve dahiyane bir şey çıkıyor.
Eu lia, e era mesmo genial.
Ayrıca şovunuzun gidişatı için de, aynen okuyorum :
E acharam que o programa era, passo a citar :
Sizleri her zaman okuyorum.
Estou sempre a ler-vos!
Her gün ofisimde oturuyorum, ve her şeyin nasıl kötüye gittiğini okuyorum, her şeyin havaya uçmasına ne kadar az kaldığını görüyorum.
Sento-me no meu escritório todos os dias, e leio como as coisas estão a ficar pior, que é uma questão de tempo até tudo ir pelos ares.
Fizik, fizik okuyorum.
Fisica, estudo fisica.
Sana oyunda meydan okuyorum, bire bir.
Desafio-te para um jogo, um contra o outro.
Aslinda, Tanri'ya bu mükemmel derecede saglikli bedeni cezalandirmamasi için meydan okuyorum ki...
De facto, desafio Deus a aniquilar este rapaz perfeitamente saudável...
Okuyorum.
A ler.
- Fransızca ve Matematik okuyorum.
- Eu estudo Francês e Matemática.
Dezavantajları okuyorum :
Muito bem, deixa-me ler os últimos contras :
Sanırım zihnini okuyorum.
Acho que acabei de ler os teus pensamentos.
Yüksek sesle okuyorum.
Vou lê-lo em voz alta.
Meydan okuyorum.
Desafio.
Olay yerini okuyorum.
Agora estou a rever o local do crime.
Doğru duydun, sana parande ile meydan okuyorum.
Obrigado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]