Okûl traducir portugués
12,033 traducción paralela
- Bugün okul nasıldı?
- Como correu a escola?
Radley'i kapatan insanlar niye benim okul paramı ödüyor?
Porque as pessoas que pagaram para encerrar Radley haveriam de pagar as minhas propinas?
- Okul yönetiminin.
- Do conselho escolar.
Charles, A, adı her neyse o fotoğrafları sergileyerek gözü kara davranıp okul partisine gelmekten de korkmayacağını gösterdi.
Se o Charles, "A", ou lá como se autodenomine, teve a audácia de fazer aquela proeza com as fotografias, não terá medo de invadir uma festa na escola.
Okul yönetimi balo ya da diploma töreninde sizi...
Se o conselho escolar não vos quer nem no Baile de Finalistas nem na entrega de diplomas... Na entrega de diplomas?
Okul bittikten sonraki pazartesi başlıyor.
Começa na segunda-feira depois de ter terminado a escola.
Okul balosuna gidemiyorum.
Não posso ir àquele Baile de Finalistas da escola.
Edebiyat öğretmenisin, okul balosunda daha yakın olurdun.
Estavas ainda mais perto quando eras a professora de Inglês dela.
Hatırlamıyor olabilirsin ama okul masrafları için çalışıyordum ben geceleri, hafta sonları ve hala borçlarım var.
Podes não te lembrar, mas trabalhei para pagar os estudos. Noites, fins de semana... E tive de pedir empréstimos.
Haftada iki üç kez okul paydos olunca gelirsin.
Se você vier 2 ou 3 vezes por semana após as aulas.
Çocuklarımın okul müdürüyle arkadaşlık yapacağımı hiç düşünmemiştim. Benimle takıldığın için sağ ol.
Obrigado por andares comigo.
Okul bekleyebilir.
No hospital! A escola pode esperar.
Okul her şeyden önce gelir.
Em primeiro lugar está a escola.
JOSH DECKER OKUL YOLU HARİTASI
FAMÍLIA "SUJEITO : JOSH DECKER"
Hiç bir zaman iyi öpüşemediğimi ve hiç bu kadar hiçbir cebe sığmayan anahtarlara sahip olamayacağımı söyleyen, okul yöneticilerime.
A todos os funcinários da escola que disseram que eu nunca teria o meu próprio porta-chaves gigante, demasiado grande para qualquer bolso, e que eu não sabia beijar bem?
Ama okul çıkışında sekreteriyle karşılaştım.
Mas eu encontrei a assistente dele na escola.
On senelik doktorum. Kıdemli yöneticiyim, okul yönetimindeyim ve bu kasabada Daniel insanlar bana itimat ediyor.
Sou médica há 10 anos, sou sócia-gerente, administradora escolar e nesta cidade, Daniel, as pessoas acreditam no que digo!
Tom okul çekilişinde kazanmış...
- O Tom ganhou-a nas rifas da escola...
Okul, amacına uygun başka bir tesise taşındı. Artık gururla söylüyorum ki Yeşil Akademi bu tarihi alanın hayatına yeni bir soluk getirecek.
A escola foi transferida para outras instalações e hoje tenho o orgulho de anunciar que o projeto Academia Green dará nova esperança de vida a este local histórico.
Benim araştırdığım buralardaki okul müdürleri... Bilmem ki.
Não sei.
Okul yönetiminden gelen e-posta mı konu?
Estás cá por causa do e-mail do conselho escolar?
İki kıza okul yolunda tren çarpmış.
Duas miúdas foram apanhadas pelo comboio, a caminho da Escola.
Okul başladı.
As aulas começaram.
- Okul için acele etmeliyiz.
- Despachem-se para irem para a escola.
- Okul tatil mi yani?
- Então, cancelaram as aulas?
Evet, İşçi Bayramı'nda. O zaman okul için ayrılıyorum.
86 % das relações à distância acabam.
- Okul kurallarına aykırı dedim ya.
Já te disse, é proibido pelo regulamento da escola.
Okul bize eve gittiğini söyledi.
A escola disse-nos que ela voltara para casa.
- Okul arkadaşıydık.
Éramos camaradas de escola.
- Alex, okul nasıl gidiyor?
Alex, que tal a universidade?
İşsiz kaldığında okul ücretine gücün yetmez.
Não vais conseguir pagar as mensalidades estando desempregado.
Madison, okul nasıl gidiyor?
Madison, e a escola?
Lisa, okul nasıldı?
Lisa, como foi a escola?
Okul takımı oyun kurucusu, 4.0 ortalaması varmış.
Quarterback no liceu, estudante de 5.
- Eton'daki okul hayatın sona erdi.
O teu semestre em Eton acabou. Ichabod!
Ne okul müdürüne, ne de birbirimize.
Nem nos nossos professores, nem em nós mesmos.
Görünüşe göre 15 km'lik Paynters çevresinde sadece bir tane okul var.
Parece que só há uma escola primária a 8km de Paynters.
- Okul aile birliği başkanı mutfağında öldürülmüş.
Chefe da APP assassinada na cozinha. - Preciso de ti aqui.
- Okul Aile Birliği.
Associação de Pais e Professores.
Okul Aile Birliği başkanı da evinde sokuldu.
Uma mulher do APP na sua casa.
Birine akıl hocalığı yapmak istiyorsan, Daniel,... bunu okul sonrası aktivitelere katılarak yap. Ama benim firmamdan uzak dur.
Por isso, se queres orientar alguém, Daniel, encontra um programa pós-escolar e afasta-te da minha casa.
Beden eğitimi öğretmeni vampir olduğu için okul kurulu çok mahcup oldu ve bunu herkesten saklayacağız ama öğrencilerin öğretmenleri öldürmesine izin veremeyiz.
O professor de Educação Física era um vampiro e a escola tem vergonha de o admitir, mas não podemos ter alunos a matar professores.
Burada da karışık tablolarla okul fotoğrafları görmüyorum.
Também não vejo aqui desenhos ou fotografias de escola.
Kayıt memuruna göre okul harcını geciktirmiş üç aydan fazladır derslere girmiyormuş.
Embora estivesse atrasado nas propinas, segundo a secretaria. E não fosse às aulas há mais de três meses.
Okul döneminde iyi bir koşucu olduğumdan kendimi bir şeyler okumaya hiç kasmadım.
Nunca me apliquei na escola porque podia sempre correr depressa.
Okul pantolonumun üzerinde çim lekeleri olsun istiyorum.
Quero ficar com nódoas de relva nas minhas calças da escola. O quê?
Ama durum vahim. Bir okul otobüsünün üzerine denk geldi.
Acertou num autocarro escolar.
- Bir fikrim var. Ralph hiç korkma, okul müdürün ve Jackson Wyles'in ailesiyle bir toplantı ayarlıyorum.
- Ralph, não te preocupes, vou conseguir uma reunião com o teu director e os pais dele.
Köşede bir okul var.
Há uma escola naquele canto.
Okulun aşçısı ayda bir kez belediye, okul yönetimi ve bir diyetisyenle günlük menüyü gözden geçirmek için bir araya geliyor.
Uma vês por mês, o chefe da escola reúne-se com os funcionários da cidade e da escola e um nutricionista para rever o menu diário.
İnsan inanmakta güçlük çekiyor. Halkına ücretsiz sağlık hizmeti veren kreş hizmetini neredeyse ücretsiz sunan bu ülke aynı zamanda okul yemeklerinin krallara layık olmasını garanti ediyor.
Parece quase incrível que este país, que dá cuidados de saúde gratuita a toda as pessoas e serviços de creche quase gratuitos também se assegura que os almoços escolares sejam dignos de um rei.
okuldan sonra 18
okul 95
okul mu 26
okula 20
okulda 74
okula gidiyorum 16
okul bitti 17
okuldayken 17
okul nasıl 16
okul nasıldı 25
okul 95
okul mu 26
okula 20
okulda 74
okula gidiyorum 16
okul bitti 17
okuldayken 17
okul nasıl 16
okul nasıldı 25