Pa traducir portugués
12,517 traducción paralela
Demek istediğim, bir gün uyandığımda artık burada olmamın istenmediğini öğrensem dostum, dışarı çıkar ve bir daha arkama bakmazdım.
Só estou a dizer que se um dia acordasse de repente e descobrisse que não me queriam aqui, pá, eu saía por aquela porta sem olhar para trás.
Nereye dostum?
para onde vais, pá?
- Sana arabamda bir şey yeme demiştim.
Pá, já te disse para não comeres no meu carro!
Sanki burada şeytani bir deha ile uğraşıyorsun, adamım.
Parece que estão a lidar com um génio maléfico, pá.
Burada kafayı yersin, adamım.
Estou a passar-me, pá.
Ben öyle bir hayat için yaratılmamışım.
Eu não sirvo para isso, pá. Estou pronto para trabalhar.
Bir kürek kullanmak için çok iyi değilsin, değil mi?
Não és demasiado altiva para usar uma pá, pois não?
Belki de kralın fıskiyesini tamir etmek için çabaladı... ya da onurunu geri kazanmak içindir, kendini bir tıpa olarak kullanıp su yüzüne çıktığında gençleri korkutmak istemiştir.
Talvez estivesse a tentar consertar as fontes do rei e a cair de novo em boas graças e enfiou-se lá como uma rolha, só para vir à tona a flutuar e assustar os jovens.
Kardeşim, bir selam verseydin.
Oh pá, faça uma vénia.
Ne tür bir eğlence dostum?
Que tido de diversão, pá?
Dostumuzun küreği var.
O gajo tem uma pá.
Eşin tam bir deli dostum.
A sua mulher é doida, pá.
Yok ya. Hapisteydi.
Não, pá.
Bu kötü bir fikir, dostum.
É uma péssima ideia, pá.
Hadi dostum.
- Vá lá, pá.
Buraya mı?
- Pá... - Aqui?
Adamım, o çocuk elma suyu mu seviyor?
Pá, o miúdo gosto de cidra?
Adamım.
- Pá...
Dostum.
Pá...
Ben hiçbir şey görmedim, dostum.
- Eu não vi nada, pá.
Gitsen daha iyi olur, dostum. - Tanrıya yemin ederim ki dostum.
- É melhor ires, pá.
- Hadi ama, hadi, hadi.
- Juro por Deus, pá.
Ah, adamım.
Pá.
Cidden, adamım, korktum.
- A sério, pá, estou assustado.
Cornell'a söylemeliyiz, adamım.
- Temos de contar à Cornell, pá.
Salla dostum. Bu kuralsız yaşam.
- As miúdas curtem, pá.
Üzgünüm, adamım.
Desculpa, pá.
Tek farkı, onlar kürek kullanabilirdi.
Só que eles usaram a pá.
- Selam, baba.
- Então, pá.
- Sen bir yılansın, dostum.
- És uma cobra, pá.
Neredeydin, adamım?
Onde é que tens andado, pá?
Evet, adamım.
Sim, pá.
Dostum, eğer bundan kurtulacaksam, Cornell'in sahtekar olduğunu kanıtlamam gerekli.
- Pá, se quero livrar-me disto, tenho de provar que a Cornell é corrupta.
Bu herif kabuk değiştiriyor, adamım.
O tipo é um vira casacas, pá.
Merhaba, adamım.
Olá, pá.
İyi adamım.
Boa, pá.
Bu korkunç, dostum.
É horrível, pá.
Ne demek oluyor lan bu?
Que raio é isso, pá?
- Bilemiyorum, dostum.
- Não sei, pá.
Lütfen, bir ailem var.
Eu tenho família, pá.
Direkt çıkıp gidebiliriz. Hadi ama adamım.
Vai lá, pá.
Ama Mona, Ali'nin Bethany'ye cinayet küreğiyle vurduğunu öğrenmişti.
Encontramos uma carta da Bethany a explicar as roupas iguais, a explicar tudo, e o Holbrook a fazer de tudo para rejeitar isso, para parecer que fui eu que inventei tudo. A Mona descobriu que a Ali bateu com a pá na Bethany, e isso foi a causa da morte dela.
Dehşetmiş hocam.
És estranho, pá.
Bu ne anasını satayım.
És fraco, pá.
- Nefret ediyorum bundan.
Detesto isto, pá.
Tanrım.
Pá.
- Seni de dostum.
- A ti também, pá.
Bayan Julie Gelineau'yu kürekle saldırmışsın.
Atacou a Sra. Julie Gelineau com uma pá.
Hayır, adamım. Ben...
Não, pá...
O zencileri senin için temizledim, dostum.
Matei o preto por ti, pá.
Oğlum ya, bu kaburgaların tadı fenaymış.
Pá, este entrecosto está brutal.