Paramparça traducir portugués
1,728 traducción paralela
Buraya paramparça geldiniz ve sizi yeniden toparladım.
Olha à tua volta. Vocês chegam aqui perdidos e eu coloco-os no caminho certo outra vez.
Paramparça olabilir.
Ele seria completamente destruído.
Bizi paramparça edecekler.
Eles vão fazer-nos em bocados.
Bu sabah geldiğimde paramparça olmuştu.
Quando cheguei esta manhã, estava espalhado pelo chão.
Hayallerim paramparça çünkü canavar dışarı çıkıyor.
" Já não tenho sonhos e o monstro vai sair.
Forman paramparça olmuş.
O teu uniforme está todo roto.
Mahkumiyetim esnasında Muhafazakarlar bu ülkenin şimdiye kadar görmediği en kalabalık üniformalı holigan grubuyla madencileri paramparça ettiler.
Durante a minha sentença, os Tories arrasaram com os mineiros, o maior grupo de hooligans em uniforme que o país alguma vez viu.
Onu paramparça etmişler.
Cortaram-no às fatias.
Pamuk ipliğine bağlı güvenlik ağımız da paramparça edilmiş ve gün geçtikçe de vatandaşlarımız kendilerini, sokaklarda, yoksulluk içinde yaşamak zorunda bulmuştur.
Tudo o que sobrou da chamada rede de segurança simplesmente desapareceu, e um número cada vez maior de cidadãos se viu sem condições e obrigado a ir viver para as ruas.
Eğer D'Anna geri çekilmezse amirale, gemiyi paramparça etmesini söylediğimi bilmelisin.
Fique a saber que eu disse ao Almirante que se a D'Anna não recuar, ele devia rebentar com a nave.
Tekli mod, 1310 yoksa sistemimiz paramparça olur.
Modo simples, 1310, de outra forma vai rebentar com o nosso sistema.
Öylece geri çekilip kariyerimi paramparça edip hayatımı mahvetmelerine izin mi vereceksin?
Foram ao apartamento dela e interrogaram-na. Ela é uma civil inocente, Beech.
Kalbimi paramparça etti. Sonra senaryonu okuyunca düşünmeye daldım. Bunları yaptım ve hissettim.
E, quando estava a ler o teu argumento, só pensava que eu tinha feito aquelas coisas, passado por aqueles sentimentos, e a personagem, sou eu, Jenny.
Mike paramparça etmiş.
O microfone estava muito danificado.
Açarım onu. Ve paramparça ederim.
Vou abri-la e depois destruo-a.
Bay Gutman bir anahtar olduğunu ve açıldığında paramparça edilebileceğini söyledi.
O Mr Gutman disse que há uma chave para abri-la. E assim que for aberta pode ser destruída.
Ama, J.D., ruhumu paramparça ettin.
Mas, J.D., tu magoaste-me.
Karaciğerde gri çizgiler var, bu iyiye işaret değildir, fakat zavallı rektumu tamamen paramparça olmuş.
O fígado está atolado de grão, o que parece não ser bom sinal. O seu pobre recto está totalmente esmagado, o que não é raro numa ovelha, nesta região.
Umarım o şerefsizi yakalar ve paramparça ederler ama yapmayacaklar.
Espero que tenham apanhado aquele bastardo. E que o tenham desfeito membro a membro, mas não.
Paramparça giysilerini sakladın mı yoksa?
Guardaste aquela tua roupa nazi horrível e rasgada?
- Bütün hayatın paramparça olacak.
- Acorda! - Sua vida irá desmoronar.
Bütün hayatın paramparça olacak!
Sua vida irá desmoronar!
Son olarak, ruhu paramparça oldu.
E finalmente, seu espírito quebrou-se para além de qualquer conserto.
- O herifi paramparça etmene sevindim. Evet gerçekten yaptım.
Gostei que tivesse estraçalhado aquele tipo.
Paramparça olmuşlar Justine.
Eles estão em pedaços, Justine.
Bu olmadan, her şey paramparça olur!
Sem ela, vai tudo por água abaixo.
Hector'u ve adamlarını paramparça etmiş.
Atigiram alguns dos teus rapazes.
Bir serveti paramparça ettin.
Acabaste de desfazer uma fortuna.
İdealler paramparça olup yok olurken fikirlerimize nasıl tutunabiliriz? Ne zaman herkes gerçeği, adaleti, Tanrı'yı sorgulamaya başladı?
Como podemos defender as nossas opiniões, quando os ideais são oprimidos e destruídos, quando todos duvidam da verdade, da justiça e de Deus?
Seni paramparça edeceğim.
Vou dar cabo de ti.
Şimdi bakınca Her şey paramparça
E vejo o vidro partido à minha frente
Paramparça olmuş kalbini
As feridas que ficaram dentro de ti
Arkalarına dönüp bakınca, soldan gitselermiş paramparça olacaklarını görmüşler.
Se tivessem ido para a esquerda teriam virado cinzas.
Kazanmak için ifadesi sırasında O'nu paramparça etmek zorundaydım.
Para vencer, tive que o descredibilizar, no depoimento.
Paramparça doğrardım.
Cortava-o até ficar mesmo mal.
Hayatım paramparça, yerle bir oldu.
A minha vida está um caos. Está tudo a desintegrar-se.
Onları paramparça ettim.
Tornei-as em pedacinhos.
Bununla birçok kişiyi paramparça edeceğim.
Vou rebentar muitos deles com isto.
"Onların yanında ; yarıya kadar gömülmüş, paramparça bir çehre... " Çatık kaşlarından, buruşmuş dudaklarından ve don ifadesindeki alaycı gülümsemesinden heykeltraşın bu hırsları iyi anlayıp aksettirdiği belli olur.
Perto delas na areia, meio afundada, uma perturbada visão padece, no qual a desaprovação e o escárnio de frio comando diz que o seu escultor representou bem as paixões ali.
Seni paramparça edeceğim.
Vou cortar-te às postas!
Ayağa kalkmaya çalıştı ama paramparça olmuş sağ bacağından geriye kalanlar onu ayakta tutmaya yetmedi.
Ainda tentou levantar-se... mas caiu, quando o pouco que restava da sua perna direita se partiu.
Pekâlâ, yürü, yürü. Geri çekilirsen, omurganı paramparça ederim.
Se tentares alguma coisa, dou-te um tiro na espinha.
Bak ne diyeceğim bu gece süperim. Çünkü yaklaşık 48 saat içinde o kokoreçlerin içindeki tüm heyecanı ve ümidi vahşice paramparça edeceğiz.
Tenho de te dizer que me sinto bem esta noite, porque, em pouco menos de 48 horas, vamos acabar brutalmente com qualquer réstia de esperança que os cheesesteaks tenham.
Birinin suratının ortasına ateş edildiğinde paramparça olur.
Vê, todos os frontais foram desintegrados pelo disparo inicial.
Kalbini paramparça ettiğin birine ne diyebilirsin ki?
O que podes dizer a alguém que ofereceu o coração numa bandeja?
Yüzünü paramparça ederler.
Dão cabo dele.
- Sanırım paramparça oluyor.
Acho que está a desintegrar-se.
Sonra cesedi atılıp, paramparça olmuş. Gülünç.
Depois o corpo dela foi largado e partiu-se.
Onlara dair kafandaki resim paramparça oldu.
A imagem que tinha é completamente desfeita.
Küçük grubumuzu paramparça ;
Desmembrou o nosso grupo.
Benim kalbimi de paramparça etmiyor mu sanıyorsun?
Achas que não me destroça o coração?
param 46
paramount 22
param yok 109
param var 112
paramı 23
paramı ver 38
param nerede 79
paramı geri ver 31
paramı geri istiyorum 33
paramı istiyorum 62
paramount 22
param yok 109
param var 112
paramı 23
paramı ver 38
param nerede 79
paramı geri ver 31
paramı geri istiyorum 33
paramı istiyorum 62