Radek traducir portugués
97 traducción paralela
Yoldaş Radek,..
Camarada Radek,
Yoldaş Radek tartışmak yerine böyle bir görüş bildiriyor. Bu konuyu konuşmamak ve tartışmayı bitirmek istiyor.
O camarada Radek usa esse tipo de comentário... em vez de um argumento, pelo tanto, não quer falar do tema.
Yoldaş Radek, bu tartışma için zamanı olmayan insanlar devrimci fikirler yüzünden Amerika'da hapse atılan Dünya İşçiler Birliği'nin 101 lideridir.
Camarada Radek, outras pessoas sem tempo para esta discussão... são os 101 líderes de IWW... que estão na prisão nos Estados Unidos... por suas idéias revolucionarias.
Bayanlar ve baylar..... üç hafta önce, Rus ve Amerikan özel kuvvetleri..... Kazakistan'ın sözde liderini yakalamayı başardılar..... General Ivan Radek'i.
Senhoras e senhores, três semanas atrás forças especiais russas e americanas prenderam o auto proclamado líder do Cazaquistão, general Ivan Radek.
Radek'in güçleri, demokrasi için bir tehdit oluşturuyordu.
As forças de Radek estavam dirigidas para a supressão da democracia.
Ama, dünyanın en büyük liderlerinden birinin sayesinde..... Radek artık hapiste.
Mas, graças ao apoio de um dos maiores líderes mundiais, Radek está agora na prisão.
Radek'in rejimi, 200.000'den fazla erkek, kadın ve çocuğun ölümüne sebep oldu..... ve biz bunu sadece TV'den izledik.
Radek matou mais de 200 mil homens, mulheres e crianças. E nós vimos tudo na TV.
Bu gece Moskova'da, Başkan Marshall..... Radek rejimine karşı yürütülen askeri harekatı savunurken..... bunun yönetime karşı yapıIan tek seferlik bir müdahele olduğunu belirtti.
Em Moscovo, o Presidente Marshall defendeu a acção militar, chamada "intervenção única", contra Radek.
Bu arada Kazakistan'da, Radek'in yeni kominizm devrimi de engellenmiş oldu.
Entretanto, no Cazaquistão, a prisão de Radek...
Eğer onları geri istiyorsa, Moskova'daki kukla rejimi ikna ederek..... General Radek'in serbest bırakıImasını sağlayacak.
Para recuperar tudo isso irá dizer ao regime fantoche de Moscovo que liberte o general Radek.
General Radek'in serbest bırakıIdığı onaylanana kadar bekleyeceğim.
Aguardo a confirmação de que o general Radek foi libertado.
Ve Radek'i de lanet atmosfere yollayacağız.
Lançaremos o Radek na atmosfera.
Adam, tam bir Radek yanlısı.
É leal a Radek.
Bu aşağıIık herifi serbest bırakmak Orta Asya'yı cehenneme çevirecektir.
Se Radek ficar livre, a Ásia explode.
Radek ve nükleer tehditi.
Radek com um arsenal nuclear?
Daha önce yakaladık, yine yapabiliriz. Eğer Petrov, Radek'i serbest bırakırsa hükümeti düşer.
Se Petrov libertar Radek, o seu governo cai.
O zaman Radek'i kim yakalayacak?
Ninguém fará frente ao Radek.
Sayın Başkan Yardımcısı, üzgünüm. Radek'i serbest bırakamam.
Não posso libertá-lo.
- Radek uzun süre serbest kalamayacak. - Belki öyle.
Pouca liberdade teria.
Kazakistan'da inebilecekleri dört yer var. Ve hepsi de hala Radek'in birlikleri tarafından kontrol ediliyorlar. Kazakistan'a girip hepsini ele geçirmemiz gerek.
Só há quatro possíveis pistas no Cazaquistão e são ainda controladas pelas forças do Radek.
Radek serbest bırakıIdı mı?
Ele foi libertado?
General Radek'in..... serbest bırakıImasını istiyorlar. - Radek mi?
Querem Radek libertado.
- Petrov, Radek'i asla bırakmayacaktır.
O Petrov não entrega o Radek.
Ona, Radek'i bırakmasını söyle.
Diga-lhe.
Çünkü Radek'ten nefret ediyor.
O Petrov odeia o Radek.
Radek herşeyken o bir hiçti.
O Radek é tudo o que ele não é.
Radek ; büyük bir adam, güçIü bir lider.
Um grande homem, um homem forte.
Başkan, Petrov'u aradı ve Radek'i serbest bırakmasını istedi.
O Presidente pediu a libertação de Radek.
Şu anda General Radek'in serbest bırakıIma işlemlerinin başladığını onaylıyorum.
Confirmo agora que o General Radek está a ser libertado.
Şimdi vatanımıza dönüyoruz. Size ne olacağına Radek karar verecek. Eminim can atıyorsundur..... onunla pazarlık yapmak için.
Voltamos para a nossa pátria e o Radek decidirá o que fazer convosco agora que sabemos que está disposto a negociar.
- Radek güvende olana kadar olmaz.
Só depois de Radek estar em segurança.
Onları geri ara, Radek'i bırakmalarını engelle.
Cancela a ordem! Não libertes o Radek!
Beni duydunuz mu?
Ouviu? O Radek está morto.
Oradaki üs komutanı Radek'e sadıktır.
É uma base leal a Radek.
Radek, acele etmen gerekiyor.
Radek, vai ter de se despachar.
Radek, ön cam okyanusun basıncı altında çatlamaya başladı.
O pára-brisas está a ceder sob a pressão!
Zelenka? Radek, ben Rodney.
Zelenka?
Radek...
- Radek...
Ne düşünüyorsun, Radek?
- O que acha, Radek?
Bence bununla yalnız başa çıkabilirim, Radek.
Eu acho que me desenrasco sozinho! Não há nada melhor que tenhas para fazer?
Hazır! Radek!
Radek.
Radek, konuş benimle.
Radek, fala comigo.
Çoktan Elizabeth'ten özür diledim. Ve Radek ve... Albay Caldwell'e teşekkür ettim... yörüngeden deneye casusluk yapacak kadar önemsediği için.
Já pedi desculpa à Elizabeth e ao Radek e agradeci ao Coronel Caldwell por, se ter preocupado o suficiente para ir ter connosco.
İki galaksi arasında süzülüyoruz, Radek.
- Estamos entre duas galáxias, Radek.
Radek'i serbest bırakamayız.
Não libertamos Radek.
- Radek.
- Radek.
Elbette Radek'ten nefret ediyor.
Pois odeia.
Radek?
Radek?
Azalttın, Radek.
Reduziu-a, Radek.
Ne oldu, Radek?
Que se passa Radek?
Nasıl gidiyor Radek?
Como está indo Radek?