English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ S ] / Sevgilin

Sevgilin traducir portugués

2,171 traducción paralela
Masters, sevgilin var mı?
Masters, tens namorado?
Bir sevgilin olsa ve ona gerçekten kızmış olsan ekstra iyi davranır mısın?
Serias ainda mais simpática com um suposto namorado se estivesses fula?
Gitmen gereken bir işin yok. Afrika'ya gidelim diyen tutturan bir sevgilin yok. Tamamen özgürsün yani.
Não tens trabalho nem namorada a dizer-te para ires para África.
O değil.Eski fahişe sevgilin ne alaka? Seni, taciz ediyor gibiydi
Ela está, tipo, a segui-te.
Sevgilin çünkü. - Ne olmuş?
- Ele é teu namorado.
Sevgilin mi?
- Teu namorado?
Taşaklı bir dairen, güzel bir sevgilin oldu.
Acabares num apartamento fixe e com uma bela namorada?
Sevgilin için üzüldüm ama yardımcı olamam.
Sinto muito pela tua namorada, mas eu não te posso ajudar.
Sen ve sevgilin için şirketten.
Por conta da casa, tu e o teu encontro.
- Yedi kötü eski sevgilin mi var?
- Tens sete ex-namorados maus?
Eski sevgilin bir grupta olsa ve onların alt grubu olmanızı isteseler ne yapardın?
O que fazias, o teu ex-namorado tem uma banda e quer que faças a abertura?
Sevgilin nalları göğe dikmek üzere!
O teu namorado está prestes a ser sovado.
Neden şu sevgilin Hobart'ı yardım etmesi için getirmiyorsun?
Porque não pedes o teu namorado Hobart para ajudar?
Her limanda bir sevgilin falan var mı?
Então... Tens amantes por todo o lado?
Duyduğuma göre sevgilin sana yalan söyleyip bütün şehre memelerini göstermiş.
Ouvi dizer que tua namorada mentiu e mostrou as mamas a toda Nova Orleans?
- Eski sevgilin gibi bir şey mi? - Hadi gel.
- É teu ex-namorado ou isso?
Sevgilin demek istedim.
Refiro-me à tua namorada.
İşletme masterı yapacağımı nereden biliyorsun? Formları eski sevgilin için doldurduğunu biliyorum.
Sei que preencheu a candidatura pelo seu "ex".
İstediğin iş senin olabilir. Seni anlayan bir sevgilin olabilir.
Pode ter o trabalho que quer, um homem que a perceba...
Sevgilin?
Namorado?
Ne işin, ne de sevgilin var. Eric'in etrafında dolanıp ne derse yapıyorsun. Onun lanet küçük köpeği gibisin.
Estás desempregado, sem namorada, andas sempre atrás do Eric e fazes o que ele te pede.
Sevgilin arıyor.
É o teu namorado.
- Yakışıklı bir sevgilin var mı?
- Tens um namorado simpático?
Ne bileyim, sevgilin vardır, vicdan azabı duymuşsundur...
Não sei... Tens uma namorada e ficaste arrependidíssimo...
Ben senin sevgilin değilim.
Não sou a tua querida. Vês?
- Kalamazlar. - Neden, sevgilin mi var?
Disse-lhes que podiam ficar connosco.
- Sevgilin mi var?
- Não, mas tu tens. - Tens?
Anne, o senin sevgilin miydi?
Mamã, era o teu namorado?
- Giulio bana bir sevgilin olduğunu söyledi.
O Giulio disse que tens namorado.
Ira, sevgilin varmı? Yakışıklı bir cerrahsın.
Ira, tens um aperto especial?
Eminim bir sürü sevgilin vardır.
Bonito e cirurgião. Aposto que estás a mandá-las embora.
- Sevgilin falan var mı?
- Tens, tipo... um namorado?
Şehir dışında falan sevgilin var mı?
Tens namorada fora da cidade ou assim?
- Dört sevgilin falan mı var?
- O quê, tens quatro namorados?
Çünkü eğer sevgilin olsaydı, hemen kıçına tekmeyi bas derdim. Benim tavsiyem bu şekilde, hemen.
Meu conselho seria prá você dar um fora nela... rápido.
Bir sevgilin olmalı, Profesör.
Você tem namorada, Professor?
Nasıl birisi sevgilin?
Qual era o aspecto dela?
Sevgilin var diye mi?
Porque tens namorada?
Sevgilin geberdi.
A tua namorada está morta, porra.
- Sevgilin mi yoksa...
- É uma namorada, ou. ?
Evli değilsin, ya da sevgilin falan yok.
Você é casado, ou tem uma namorada ou algo assim?
Evet biliyoruz, çünkü o senin sevgilin, fakat biz öyle görmüyoruz.
Claro, na intimidade consigo, pois é a sua amante. Mas não a conhecemos assim.
Sevgilin olmasaydı...
Já te disse, se fosses solteiro...
Destekleyici sevgilin sana atıştırmalık bir şeyler getirdi.
O namorado que te apoia sempre veio trazer-te algo para comer.
Senin sevgilin var
O que... Que estás para ai a dizer?
Bir dakika, şuradaki senin müstakbel sevgilin değil mi?
Espera. Aquele não é o teu possível parceiro?
Sevgilin diyet yapıyor, ve ona çikolata mı vereceksin?
Ela está de dieta e vais dar-lhe chocolates?
Çünkü başka sevgilin var!
Por que você tem uma namorada!
Eski sevgilin senin yerini çok uygun bir eş ile doldurmuş görünüyor.
O teu ex-namorado substituiu-te com o que parece ser uma companheira bastante adequada.
Eski sevgilin kusursuz, karamel renkli, heyecan verici yeni bir sevgili bulduğu için harap olduğunu biliyorum.
Sei que estás devastada por o teu ex-namorado ter encontrado um novo amor com pele cor de caramelo perfeita.
Sevgilin de yok hem şimdi.
Tu estás solteiro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]