Sevindim traducir portugués
22,999 traducción paralela
Sevindim. Belli olmuyor mu?
Eu estou feliz.
Burada olmanıza sevindim, Lord Narcisse.
Agrada-me a vossa presença, Lorde Narcisse.
Tekrar konuşmak istediğini duyunca sevindim.
Fiquei satisfeita em ouvir que queríeis voltar a conversar.
Burada olmana sevindim.
- Estou contente por cá estardes.
Gelmenize çok sevindim.
Ainda bem que vieram.
Sevindim. Elbette sevindim de...
- Estou, claro que estou.
Howard ile Bernadette adına çok sevindim.
Estou tão feliz pelo Howard e pela Bernadette.
Julian, seni gördüğüme çok sevindim.
Julian, estou tão contente por te ver.
Doğruyu söyleyip iyi gittiğine sevindim.
Fico contente que lhe tenhas contado a verdade e que tenha corrido bem.
Hoşuna gitmesine sevindim.
Estou contente por gostar.
Dostum, döndüğüne sevindim.
Pá, ainda bem que voltaste.
Seninle tanıştığıma sevindim, Marina.
Muito prazer em conhecer-te, Marina.
Nihayet tanıştığımıza sevindim.
Estou feliz por finalmente a conhecer.
Davet edildiğime sevindim.
Só fiquei contente por ser convidado.
Seni gördüğüme sevindim.
Que bom te ver.
Çok sevindim.
Folgo muito em sabê-lo.
Bunu gördüğüme sevindim.
Gostei de ver isso.
Gelmenize sevindim.
Estou contente por vos ter cá.
Gittiğine sevindim.
Ainda bem que ele se foi.
Aradığınıza sevindim.
Ainda bem que ligou.
Seni gördüğüme sevindim.
Prazer em ver-te.
Suç alemlerinin kralına inanmanıza sevindim ama artık daha büyük bir sorunumuz var.
Muito bem, ouçam, fico contente que toda a gente ache que um criminoso profissional está a dizer a verdade, mas, temos um problema maior agora.
- Böyle düşünmene sevindim.
Ainda bem que pensas assim.
Öyleyse sevindim Norman.
Fico feliz por saber isso, Norman.
Dylan, sevindim.
Dylan, fico contente.
Emma'nın olgunlaşmış olduğuna sevindim.
Sim, claro. Fico contente que a Emma seja eficiente.
- Aklını başına almış olduğuna sevindim.
Fico feliz por ela finalmente ter ganho algum bom senso.
- Görüştüğümüze sevindim, Peder.
Prazer em vê-lo, padre. Um segundo, por favor.
- Tanıştığımıza sevindim.
- É um prazer.
Geri döndüğüne sevindim.
É bom ter-te de volta.
İşlerin yoluna girdiğine sevindim.
Estou contente por ter funcionado.
- Buna sevindim.
Fico feliz por saber.
- Bunu duyduğuma sevindim.
É bom saber.
- Memnun olduğuna sevindim.
Ainda bem que gostaste.
Beğendiğine sevindim çünkü üssümüz burası olacak.
Que bom que gostaste, pois vai ser o nosso quartel-general.
Seni gördüğüme sevindim. San Pedro nasıldı?
Como foi San Pedro?
Güzel, sevindim ama Narkotik'in seni sormak için beni aradığını söylemiştim.
- Fico contente por isso. Mas disse-te que a Agência Antidrogas ligou-me por causa de ti.
Güzel, bunu duyduğuma sevindim.
Óptimo. É bom ouvir isso.
Sevindim Norman.
Fico contente, Norman.
Sizin adınıza çok sevindim Emma.
Estou mesmo muito contente por ti, Emma.
- Yemekte bize katılmana sevindim.
Estou contente por jantar connosco.
İşe yaramalarına sevindim.
Ainda bem que têm ajudado.
Seni yalnız yakalayabildiğime sevindim, Arnold.
Ainda bem que o apanho sozinho, Arnold.
Seni yakaladığıma sevindim.
Ainda bem que o apanhei.
Bunu açıklığa kavuşturduğumuza sevindim.
Ainda bem que isso ficou esclarecido.
Aynı evde kaldığınızı gördüğüme sevindim.
Ainda bem que vão viver juntas.
Gelmene sevindim.
Estou muito feliz por estares aqui.
Sevindim.
Fico contente.
Yeraltı Dünyası'ndan döndüğünü gördüğüme sevindim.
Ainda bem que conseguiste voltar do Submundo.
Hepinizin iyi olmasına çok sevindim.
Fico muito feliz por tudo ter corrido bem.
Aramana sevindim.
Ainda bem que ligaste.