Sirius traducir portugués

Bu imkansız, Sirius'un bu tarafta olması gerekiyordu ama bu tarafta.

É impossível, mas... ali está Sirius, ali mesmo, quando devia estar aqui.

Alpha Centauri, Barnard Yıldızı, Sirius ve Tau Ceti takımyıldızlarından çığır açan verilerle dönen uzay gemilerimizi karşılıyor olabilirdik.

As nossas primeiras naves de rastreio nesta altura, já teriam regressado com espantosos resultados de Alpha Centauri da estrela de Barnard, de Sírio e de Tau Ceti.

Huygens metal bir plakaya delikler açarak Güneş'e doğru tuttu. Ve deliklerden bakarken Sirius takımyıldızının önceki günkü yerini düşündü.

Huygens praticou pequenos orifícios num prato de latão, ergueu o prato contra o Sol, e perguntou a si mesmo qual dos orifícios parecia brilhar, tanto como a estrela Sírio lhe parecera brilhar na noite anterior.

Bu görüntü tam olarak, Sirius'un güneşten 28.000 kat küçük göründüğünü gösteriyordu.

O orifício tinha de facto, 1 / 28.000 do tamanho aparente do Sol.

Böylece Sirius takımyıldızının bize Güneş'ten, 28.000 kat daha uzakta olduğuna kanaat getirdi.

Logo, pensou ele, Sírio deve estar 28.000 vezes, mais longe do que o Sol, ou cerca de meio ano-luz de distância.

Aslında Sirius'un Güneş'imizden çok daha parlak olduğunu bilseydi cevabı tam olarak kestirebilirdi.

Se ele soubesse que Sírio era intrinsecamente mais brilhante do que o Sol, teria chegado à resposta praticamente exacta.

Sirius bizden 8.8 ışıkyılı uzaklıkta.

Sírio está a uma distância de 8.8 anos-luz.

Gezegenimiz dünyaya 8,7 ışık yılı uzaklıkta bulunan Sirius dediğiniz yıldızın dördüncü gezegenidir.

O nosso planeta é o quarto a contar de uma estrela a que chamam Sírio, - a cerca de 8,7 anos-luz da Terra.

Sirius'a geri götürülecek kimyasallar üretilecek.

Irá fabricar um químico sintético para levarmos para Sírio.

Sirius'a mı kaçacaksın?

Vais fugir para Sírio?

Sirio?

- Vem de Sirius. - De Sirius?

Bu gece Sirius'u görebilecek miyiz?

Podemos ver Sirius esta noite?

SIRIUS 6B GEZEGENİNDE BİR MADEN KOLONİSİ

Colónia mineira, planeta Sirius 6B.

20 YIL ÖNCE N.E.B, SIRIUS 6B'DE, DÜNYANIN ENERJİ PROBLEMİNİ ÇÖZECEK OLAN MADENİ KEŞFETTİ. BERYNİYUM.

Há 20 anos, no Sirius 6B, a NBE descobriu a solução para a crise energética.

İTTİFAK VE N.E.B. ARASINDAKİ BU ÇATIŞMA, DÜNYA ÜZERİNDE YENİ BİR SOĞUK SAVAŞIN TETİKLEYİCİSİ OLMUŞTU. AMA SIRIUS 6B'DE SAVAŞ BAŞLAR BAŞLAMAZ BİTMİŞTİ.

Este conflito gerou uma nova guerra fria na Terra, mas até agora a luta está confinada a Sirius 6B.

ŞİMDİ, SAVAŞIN 10. YILI DOLARKEN, SIRIUS 6B'DE HAYATTA KALANLAR HAYAL GÜCÜNÜN ÖTESİNDE, YENİ BİR TEHDİT İLE YÜZLEŞİYORLARDI.

Agora, no décimo ano da guerra, os sobreviventes de Sirius 6B defrontam uma nova ameaça que suplanta a imaginação...

Eminim ki, Sirius 6B'deki NEB İleri Kumandanlığı ile herhangi... Bir temasa girmenizin sakıncalarını anlamışsınızdır.

É imperativo contactar o comando da NBE em Sirius 6B.

"Sirius 6B Nakil." Bu gezegende lanet bir taşımacılık servisimiz mi var?

"Transporte de Sirius 6B." Não temos serviço de transporte!

YENİ ALAMO BÖLGESİ, SIRIUS 6B'DE İLK BERYNİYUM İZOTOPUNUN KEŞFEDİLDİĞİ YER, 16 TEMMUZ 2064

O BERINIO FOI AQUI DESCOBERTO A 1 6 DE JULHO DE 2064.

Kartal, Alfa Erboğa, Akyıldız.

Altair, Alfa Centauro, Sirius.

Bu Sirius Black.

É o Sirius Black, é o que é.

Sirius Black adını duymadığını söyleme sakın.

Não me digas que nunca ouviste falar no Sirius Black.

Sirius Black mi?

Refere-se a Sirius Black?

Sirius Black'le ilgisi olabilir mi efendim?

Isto tem algo a ver com Sirius Black, sr.?

Sirius Black hakkında ne biliyorsun?

O que sabes sobre Sirius Black, Harry?

Yani Sirius Black seni yakalamak için mi Azkaban'dan kaçtı?

Deixa ver se entendi. Sirius Black escapou de Azkaban para vir atrás de ti? - Sim.

Trende Sirius Black'i arıyor.

Procurava por Sirius Black no comboio.

Şimdi daha önemli bir konuya gelelim. Sihir Bakanlığı'nın isteği üzerine Hogwarts ikinci bir emre kadar Azkaban Ruh Emicilerini ağırlayacak yani Sirius Black yakalanana kadar.

Finalmente, numa nota mais alarmante a pedido do Ministério da Magia Hogwarts será, até ordem em contrário, anfitriã dos dementors de Azkaban até que Sirius Black seja capturado.

Ecel denen şeyin, Sirius Black'le ilgisi olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Não acha que esta coisa do Grim tem algo a ver com Sirius Black?

- Kimi? Sirius Black'i.

Sirius Black!

Şatonun içinde bir yerde! Sirius Black!

Sirius Black!

Bu şatodan hiçbir Profesör Sirius Black'e yardım etmiş olamaz.

Nenhum professor dentro do castelo ajudaria Sirius Black a entrar.

- Sirius Black Hogsmeade'de!

- Nós temos um assassino à solta. - Sirius Black em Hogsmeade!

Bilenlerden biri Sirius Black'ti.

Um que sabia era o Sirius Black.

Hep Sirius Black'in peşinde dolaşırdı.

- Uma jóia de rapaz. - Sempre atrás do Black.

James ve Sirius'un yanından ayrılmazdı. Ne oldu?

Nunca deixou o James e o Sirius longe da sua vista.

Peter Pettigrew Potter'ları uyarmaya çalıştı ve dostu Sirius Black'e rastlamasa belki de başaracaktı.

- Que aconteceu? - O Peter tentou avisar os Potters e talvez o fizesse, não tivesse deparado com um velho amigo, Sirius Black.

Black Potter'lara elini sürmemiş olabilir ama ölümlerine neden oldu.

Nada mais. Sirius Black talvez não tenha posto as suas mãos nos Potters mas ele é a razão pela qual estão mortos.

Sirius Black Harry Potter'ın vaftiz babasıydı. Hala da öyle!

Sirius Black era e continua a ser padrinho do Harry Potter!

- Hep Sirius Black'in peşinde dolaşırdı.

- Sempre atrás do Sirius Black.

Sirius Black'in eline geçerse bununla seni bulabileceği aklına gelmedi mi?

Nunca te ocorreu que isto, nas mãos de Sirius Black é um mapa para chegar até ti?

Bak sen, Sirius.

Ora, ora, Sirius.

Sen misin Sirius?

Sirius.

Düsünsene Sirius! Sen olsan ne yapardın?

Pergunta a ti próprio, Sirius!

Sirius!

Sirius!

Sirius'u yakaladılar.

Harry, eles capturaram o Sirius.

Sirius masum!

O Sirius está inocente.

Sirius Black Karanlık Kulenin en üst hücresinde.

Sirius Black está na cela mais alta da Torre Negra.

- Sirius'u kurtaracağız.

- Agora salvamos o Sirius.

Daha önce göl kıyısında Sirius'la birlikteyken birini gördüm.

Antes, ao pé do lago, quando estava com o Sirius eu vi mesmo alguém.

Sirius benimle konuşuyor.

Vês o Sirius a falar comigo?