Slow traducir portugués
169 traducción paralela
Tepeleri üş... üstünde.
Montes de Slow... Solway Firth.
Ya da, istersen daha slow bir şarkıyı bekleyebiliriz.
Ou, se quiseres, podemos esperar por uma música mais calma.
Slow bir şarkı.
É uma música mais parada.
Ağır çekimden nefret ederim ben.
Eu odeio slow-motions.
Not a slow one in the batch.
Não há nenhum lento.
Ve birkaç slow parça çalarsanız dans edebilirim, ha?
Só lhes peço um par de temas lentos para que possa dançar.
Zaten biliyorum Slow Club'de, yedi numaralı yol üstünde
Já sei onde é. No Clube Slow na estrada 7.
"Slow Club"
"Clube Slow"
Artık kimse slow dans etmiyor.
O facto de já ninguém dançar slow?
Hızlı ve sıkı ol ve öyle olma, doğru ol sonra yavaşla ve...
Be quick and be tight And be it not and be right Then be slow and...
Hep slow dans ederdik.
Estávamos acostumados a dançar juntos... e lento.
# Şu Mustang'i yavaşlatsan iyi olur sanırım
# Guess you better slow that Mustang down
Artık hayranlarım için duygusal bir şarkı yapmak istiyorum
O que eu quero fazer para os meus fans, é cantar um slow.
# Çok yavaştan almalısın
# You gotta start real slow
# Yeaa, çok yavaştan
# Yeah, start real slow
Yavaş dans etmeye başladık.
Começàmos a dançar um slow.
Son saatlerimizi birlikte Rainbow Room'da yavaş dans ederek geçirdik.
Passámos as últimas poucas horas juntos no "Rainbow Room" a dançar um "slow".
But if you don't run, if you stand until you can smell the garlic, and fire volley after volley, three rounds a minute, then they slow down, they stop, and then they run away.
Mas se não fugirem... se ficarem... até poderem cheirar o alho, e dispararem tiros atrás de tiros, três vezes por minuto, eles abrandam, eles param, e depois fogem.
- Slow müzik mi?
- Um slow?
- Slow müzikte bu şekilde dans etmem.
- Não danço slows.
- Slow müzikte dans etmezsin demek.
- Não gostas?
Herşey aşağıdadır. "Sakin ol, Ağır ol, Buraya gel." ( "Just calm down", "Slow down", "come down here" )
Tudo é para baixo ( down ). "Acalma-te vá", "Mais devagar, vá", "Chega aqui vá"
Onunla slow dans edeceksin.
Tens de dançar um slow.
Evet, kesinlikle slow dans edeceğim.
Sim. Definitivamente um slow.
Şiirimi ve törenin çoğunu kaçırdın. Affetmemi ve unutmamı sağlamanın en iyi yolu slow danstır.
Perdeste o meu poema e a maior parte da festa, mas basta uma dança para perdoar e esquecer.
Büyük kolu kullanır ve yüksek hızda çekim yapardık çünkü düşüşleri ağır çekim istiyorduk.
Usávamos a manivela grande, e começávamos a aumentar de velocidade, porque quereríamos um slow-motion dos acidentes.
Bu sprey, altı slow dansa, dört orta tempolu dansa, bir de lambadaya yeter. Ama daha fazla dans etmeyi planlıyorsan, bir kere daha sıkalım.
Isso chega-te para quatro danças lentas, quatro médias, uma lambada, mas, se quiseres fazer mosh, sugiro outra laca.
- Slow bir müzikle.
- Algo lento.
- Slow şarkı.
- Uma música calma.
Bu " slow-Pitch.
São lançamentos brandos.
Don't slow down!
Não diminua a velocidade!
Don't slow down!
Não reduza!
Whatever you do, you can't slow down...
Faças o que fizeres, não podes reduzir...
Çok güzel dans ediyorduk, ve yavaş dansın geldiğini anlamıştım ben de banyoya gidip Bonnie Belle Dr. Pepper marka rujumla rujumu tazeledim.
Tivemos duas óptimas danças e eu sabia que a seguir vinha um slow. Por isso, corri até à casa de banho para retocar o meu batom de sabores Dr. Pepper.
"Sweet Child of Mine,"'da defalarca saatlerce dans ettik.
Dançámos um "slow" ao som da "Sweet Child Of Mine" vezes sem conta durante horas.
Slow bir parça seç.
Põe uma lenta.
Miskin akışında pineklemektense, Bir oturuşta silip süpürelim zamanı,
"rather at once our time devour " than languish in his slow-chapt power.
Kürkün güzelmiş.
Já lá vai muito tempo desde que dancei um slow...
İyi derecede dans öğretmeliyim sana, tam birhanım efendi gibi olmalısın.
Tens que conhecer um slow fox, um passo-doble, um tango... e como fumar. Eu não posso fazer nada com uma ventoinha? Não.
Okadar sıcak değil, ayrıca dans etmek istiyorum.
Além disso, a seguir é uma slow dance. Ah, não é não, é uma rumba.
Sana bir numaralı taktiğimi göstermek üzereyim. İşte yumuşak ve hafif açış. Havanı bozmaman icin ihtiyaç duyduğun şey.
Vou te dar a canção Nº1 do Top de Slow jams vai garantir o clima ideal que precisas.
Kayalar yarı canlıdır.
Rocks are slow life
Kayalar yarı...
Rocks are slow life...
- Bir içki ister misin Ash?
- Vai um "Slow Comfortable Screw", Ash?
Jeffy'e slow dans nasıl yapılır öğretmek ister misin?
Podes ensinar o Jeffy a dançar um slow?
- Seni dansa kaldırmak için sonraki şarkıyı bekledim.
Queria esperar até um slow para te convidar para dançar.
herkesin bilmediği küçük bir aşk istiyorsan biraz yavaş olmalısın kız sana bu akşam verecek ona iyi davranırsan onu kibarca sıkıştır kendini daha iyi hisseder cicim.
# Every man oughta know # If you want a little lovin' # You gotta start real slow
Belki slow bir parçada.
- Talvez um slow. - Well...
Demek istediğim, slow dans aslında dans etmek gibi değildir.
São duas pessoas a apoiarem-se ´ uma na outra.
Sevgilim gitti ve hiç dostum yok Slow dansla ilgili bir şey de teslimiyet duygusudur.
A outra coisa de dançares um slow é deixares-te levar.
- Slow bir melodiyle başlamak olmaz.
Começar com uma música leve não resulta.