Southern traducir portugués
142 traducción paralela
Southern Oteli mi?
Hotel Southern?
11'e çeyrek kala, Southern Oteli'nin müdürü beni buradan arayacak.
Às 22h45, o gerente do Hotel Southern... - ligará para mim aqui.
Onu Southern Oteli'ne götür.
- Leve-o ao Hotel Southern.
"Güneyin neşesi"
"Southern Cheer."
Güney Bulvarı'nda yapılan yeni dairelerden birini almalıyız.
Comprar um daqueles apartamentinhos bonitos que estão a construir no Southern Boulevard.
Arkalarından Southern Star, Baynard Brit, Stanley Eight...
A seguir veem "Southern Star", "Baynard Brit", "Stanley Eight"...
Southern Star dördüncü bitirdi.
Landsdowne Park - 5 Dólares - 6ª Corrida e "Southern Star" acabou em quarto.
- Biraz Southern Comfort alır mısın?
- Querem Southern Comfort?
Southern Pacific, CB O, C E...
Southern Pacific, CB O, C E...
Southern Pacific adına buradayım.
Sou da Southern Pacific.
Yarın güney klasikte yarışacak bir adamım var.
Tenho um filho que vai correr amanhã na Southern Classic.
Pekala millet şu ana kadar Seattle, Portland, Sacramento ya da Güney California ile temas kuramadım.
Bem, amigos tão depressa não consigo contactar Seattle, Portland, Sacramento ou Southern California.
Buradaki en iyi tekne, benim yeni Southern Belle'im
O meu novo Southern Belle é um dos barcos mais velozes daqui.
Elimde Southern Comfort var, Michelob var, sonra Kirin, Becks, Dos Equis...
Tenho Southern Comfort. Ou Michelob, Kirin, Becks, Dos Equis, Perrier, Anchor Steam, Doctor Brown...
- Buzlu Southern Comfort.
- Uísque com gelo.
Val, bir Efes Pilsen daha versene.
Val, Dá-me outra "Southern Comfort", dás?
Southern Cross Line gemicilik şirketinin ofisine.
- Para a agência marítima de "Southern Cross Line".
The Southern Cross Line, Adelaide ile Londra arasında sefer yapan, en büyük gemicilik şirketi.
É a principal transportadora de passageiros entre Adelaide e Londres.
- Bir şişe Southern Comfort olacak.
- Uma garrafa de Southern Comfort?
Öyle şeyler yapmayayım diye, Güney Demiryolu Şirketi her Cuma bana büyük paralar ödüyor.
A "Southern Railway" paga-me fortunas para eu não fazer isso.
Southern Hair'in birkaç sayısını alayım mı?
Que tal alguns destes números antigos da "Cabelo do Sul"?
Sevgili bay Norvo, Son çeyrekteki gelişimimiz esnasında özelliklerimize gelişim kazandırırken Southern Comm Cable
Norvo, quanto ao acesso aos seus prédios no Bairro Inferior para a expansão do cabo da Southern Comm...
Büyük Southern Comm'da altımda çalışması için kimi işe aldıklarını asla tahmin edemezsin.
Nunca adivinharás quem trabalha para mim agora na Southern Comm.
Kalemim artık Southern Comm'a ait.
a minha pluma pertence agora à Southern Comm.
Senin de portreni yapmak isterim, Thier. Tabii. Beni Southern Comm'daki babamın masasının arkasında çiz.
Gostava de pintar o teu retrato, Thier... claro, sentado á secretária do meu Pai na Southern Comm, qual um grande patrão da indústria?
Sorun Southern Comm ise orada kalmak zorunda değilsin.
Se é a Southern Comm, não precisas de Iá ficar.
Southern Comm'dan ayrıImayı denedim.
Tentei deixar a Southern Comm.
Janis'in Southern Comfort şişesinin dibinde boğuluşunu gördüm ben.
Vi a Janis Afogar-se numa garrafa de "Southern Comfort".
Ken ve Pam, Güney Yıldızı Yeni Moda unvan sahibi,
O Ken e a Pam são... Os detentores do título Southern Star Interregional New Vogue...
Buraya geldiğinizde çalışmayacağınızı söylediniz, Southern Chicken'da iş buldunuz.
Você está sem autorização de trabalho e tem um emprego em Southern Chicken.
Güney Hilal'den Kızıl Hilal'e.
Southern Crescent para Red Crescent.
Şu anda, gökte bir şey yok.
Negativo Southern Crescent. Não temos nada a voar neste momento.
Cadde'ye. 1 25'ten Mantok ayrımına.
da 125 à Ponte Tribrough, a via rápida do Central Parque ou a Southern States.
Benim DNA'ma karşılık gösterdiğin kültürü araştırmak için southern blot testi yapmam lazım.
- Preciso de fazer um Southern blot, para comparar a cultura que me mostrou com o meu próprio ADN.
Sadık, harika insanlarsınız ve bir Southern Cross hak ediyorsunuz. Annem varken olduğu gibi.
São amigos leais e maravilhosos e merecem que o restaurante seja igual a quando a minha mãe estava viva.
Annie, olabildiğince hızlı bir şekilde şehir merkezine gitmeni Southern Cross restoranını bulup bana alabildiğin kadar karamelli ekler almanı rica ediyorum.
Annie, preciso que vás o mais depressa possível à baixa, a um restaurante chamado "Southern Cross" e tragas tantos éclairs de caramelo quanto possível.
Büyükbabam bunu Güney Pacific'te çalışırken kullanmıştı.
O meu avô usou-o na Southern Pacific.
Orada Southern Alabama State'den gelen bir mektup olacak. ( Teksas'ta bir Kolej )
Deve ter uma carta da Estatal de Alabama.
Terry Southern ve Peter Sellers.
Terry Southern e Peter Sellers.
Güneyde, MLK'da büyüdüm.
Cresci no MLK no Southern.
"Güney Kaliforniya Çocuk Hastanesi."
Hospital Pediátrico Southern California.
" "Sevgili Şarkı Söyleyen Bulutun Kontesi..." ... Atalanta'ya sonsuz ay ışığının altında vardık.
" Querida condessa Nube Cantante chegamos a Atlanta depois de uma eternidade em Southern Crescent.
Bu aynı Southern trajediye benzedi.
Isto é como uma tragédia do Sul.
Ama Güney Victoria'da yoğun bulutlanma görülüyor. Bu bulutlar, kıyı bölgelerde kısa sağanaklara sebep olacak.
Mas há algumas nuvens a baixa altura sobre Southern Victoria... que irão trazer aguaceiros isolados sobretudo às áreas costeiras.
Sonra listeme yeni ürünler ve kentler ekledim ve bölgem batı Teksas'a kadar genişledi. SOUTHERN CITY MEVDU AT KREDİ
Em poucos anos, fui acrescentando outros produtos e cidades... até meu território estender-se da costa até o oeste do Texas.
Sana Southern Connecticut State'te başvurduğumu söylemek istiyordum.
Sabes, queria contar-te que me candidatei à Southern Connecticut State.
Bir dakika, Southern Connecticut State'in dört yıllık bir üniversite olduğunu biliyor musun?
Sabes que é um curso de quatro anos?
Southern Connecticut State...
Southern Connecticut State.
Güney Hilal, bölgelerine bir uçağın düştüğünü bildirdi.
Southern Crescent reportou um avião caído na área deles.
Texas Special, Wabash, Illinois Central Baltimore ve Ohio...
Western Pacific, Southern... Texas Special... Wabash...
Polis, bölgede geniş çaplı bir operasyon başlattı.
A polícia está agora a preseguir vários membros das tríades activas na área de Southern Kowloon.