Southland traducir portugués
73 traducción paralela
Güney Pasifik Filarmoninin şefi için uygunsuz bir davranış... Ne olursa olsun. Tıpkı annene benziyorsun.
É comportamento impróprio para o maestro da Filarmónica de Southland, ou lá como se chama.
Powell'la birlikte, onun güneydeki en büyük çalıntı oto işinin kralı olduğunu bulduk.
Eu e o Powell, achamos que é o rei da maior operação de tráfico de peças de carros roubados, de Southland.
Southland çevre yolunda ilerleyenler... sağanak yağış nedeniyle sabırlı olmak zorundalar.
Vai precisar de paciência nas estradas do Sul, estão a encher.
Trajedi ve terör güneyi vurdu.
Tragédia e terror atingem Southland.
Southland'deki adamımdan.
- Meu amigo do sul.
Tüm Southland otoyollarında yaklaşık yedi araç var, yani canınız 405'de kaykay yapmak isterse, buyurun yapın.
Há cerca de 7 veículos em todas as auto-estradas de Southland, por isso, se quiser andar de skate na 405, a via está aberta.
Bugün erken saatlerde Wonderland Bulvarı'nda hunharca işlenen cinayetler Güney yakası sakinlerini dehşete düşürdü.
Southland está em choque com uma série de assassínios brutais que ocorreram aqui na Av. Wonderland, durante a manhã de hoje.
Depremler ve... otoritelerin deyimiyle meteor yağmurları... sonucu çıkan yangınlar ve patlamalar Southland'dan... L.A. havzasına kadar boydan boya hasar verdi.
Uma série de terramotos... e o que as autoridades estão a chamar chuva de meteoros... assolaram o sul esta noite provocando incêndios e explosões na baixa de L.A.
Southland'da birkaç haftadır fırlayan ölüm oranları en sonunda bu hafta büyük bir düşüş gösterdi.
Depois de várias semanas de um grande surto de homicidios... esta semana, por fim, houve um decréscimo nos homicidios.
"Southland'da bu hafta ölüm oranlarında büyük düşüş oldu."
"Diminuição dramática esta semana nos homicidios Southland."
Bel Air katliamı kurbanlarının tespit edilmesiyle bütün Güney bölgesi şoka girdi.
Ondas de choque pela Southland, à medida que as vitimas da matança em Bel Air vão sendo identificadas
Bay Birch, ben Southland Mercedes'den Tony Forrest.
Sr. Birch, fala Tony Forrest da Southland Mercedes.
Bir canavar Southland'i korkuya mı boğuyor?
Será que um animal selvagem está a aterrorizar a Terra do Sul?
Umarım bu akşam hepiniz piyango bileti aldınız çünkü Burt'ün Southland Motosiklet Kulübü'nün adını haritaya yazacağına inanıyoruz.
Espero que todos tenham comprado uma rifa pois acreditamos que Burt porá o Southland Motorcycle Club no mapa.
Güney bölgesini sarsan seri tecavüz vakalarında henüz bir gelişme kaydedilemedi.
Ainda não há pistas na brutal série de violaçãos que chocaram Southland...
Güney bölgesinde dehşete yol açan tecavüzcü...
Série brutal de violações que chocaram Southland...
Güney bölgesi bu gece L.A. tecavüzcüsünün dönüşüyle yeniden sarsıldı. Karen Silber daha önce kendisine tecavüz eden kişi tarafından saldırıya uğradı ve öldürüldü...
Esta noite Southland está chocada com o retorno do violador de L.A. Karen Silber foi morta por um homem que já a havia violado...
Ancak onun Southland'e dönme çabalarının detayları bir gizem olarak kaldı.
Mas as circunstâncias do seu regresso a Southland continuavam a ser um mistério.
L.A. Havaalanı süresiz kapalı kaldıkça Southland sakinleri evde oturmak durumundalar.
Os residentes de Southland trabalham arduamente e aguardam a reabertura do Aeroporto de Los Angeles.
KIYAMET ÖYKÜLERİ
" "Histórias de Southland" "
Bugün burada, Southland'de ilk USIDent kompleksinin kurdelasını kestiğimiz için Bobby'yle tarifsiz bir mutluluğu paylaşıyoruz.
O Bobby e eu estamos tão orgulhosos por inaugurarmos as primeiras instalações da USIDent aqui em Southland.
Ta ki ununu elemiş bir bilim adamı, Southland'e derdimize derman olacak haberle gelene dek.
Até um dia, quando um cientista renegado chegou a Southland com a solução para o nosso problema.
Senatör Bobby Frost'un Beyaz Saray için yürüttüğü seçim kampanyası California'yı koruma yarışına dönerken, kendisi de Southland'e vardı.
O Senador Bobby Frost chegou a Southland enquanto a campanha à Casa Branca será decidida na Califórnia.
Southland şehrimiz, vadilerde ve çöllerde rekor kıran derecelerle cızırdamaya devam ediyor.
Aqui em Southland continuamos a assar com as altas temperaturas que atingem os três dígitos, nos vales e nos desertos.
Dört gözle ve heyecanla bekleyen Southland sakinleri planlandığı gibi hangar kapılarını açar açmaz Treer MegaZeplin'in ilk uçuşuna şahitlik etmenin mutluluğuna ulaşacaklar.
A cidade está cheia de entusiasmo e antecipação, pois está programado que as portas do hangar se abram a qualquer momento, dando aos residentes de Southland a oportunidade de ver pela primeira vez o Treer MegaZeppelin.
Sismologlar, Southland sakinlerini bir başka büyük deprem için ve Pasifik sahilindeki Ütopya Üç yüzünden doğabilecek gelgitlere karşı uyardı.
Os sismólogos estão a alertar os residentes de Southland para outro terramoto forte, referindo distúrbios nas marés, com origem nas instalações da Utopia 3, na costa do Pacífico.
Binlerce insan Amerika'nın teknolojik mucizesi Southland'in en yeni harikası Treer MegaZeplin'in ilk seferine tanık olmak için toplandı.
Milhares juntam-se para testemunhar a viagem inaugural da maravilha tecnológica Americana, a mais recente maravilha de Southland, o Treer MegaZeppelin.
Bu gece Southland'te üç hikâyeyle canlı yayında olacağım.
Vou para o ar com três histórias de Southland, esta noite.
SOUTHLAND ELEKTRİK ENERJİ
COMPANHIA DA ELECTRICIDADE SOUTHLAND
"Güney Öğrenci Katliamı"
Estudante de Southland morto.
Satış yapmak için Belize'den gelmişler ve Southland çok hoşlarına gitmiş, hiç terk etmemişler orayı. Evet.
Vieram de Belize para fazer uma venda e gostaram tanto de Southland que nunca mais foram embora.
Nerede şu kahrolası şey? Birkaç yerde yangın kontrolden çıktı ve 1000 hektarlık alan kül oldu.
Vários incêndios estão fora de controlo e já queimaram 2500 acres e destruíram 185 casas e negócios em Southland.
Los Angeles Polisi'nin yaptığı açıklamaya göre 10 aylık olduğu sanılan bir bebek,
Hoje em Southland, um bebé menino com quase 10 meses de idade, foi encontrado a gatinhar nesta ruas de Hollywood.
- Southland Üniversite Hastanesi.
O hospital universitário de Southland.
Southland Üniversite Hastanesi.
E agora... - Hospital de Southland.
Southland'de daha önce...
Anteriormente Southland...
Southland'de daha önce :
Anteriormente em Southland :
Southland'da daha önce :
Anteriormente em Southland :
Southland'da daha önce : Nefesin alkol kokuyor.
Anteriormente em Southland Tu ainda cheiras a bebida.
Los Angeles polisleri bilir ki Santa Ana rüzgarları estiğinde, kendini kaybetmeye ne kadar yakın olduğunu anlarsın.
Polícias de Southland sabem quando o vento de Santa Ana sopra, eles sabem o quanto estão perto do seu limite.
Southland Kings'in piyadesiydi.
Era um soldado dos Reis de Southland.
Ray Southland Kings ile hiç anlaşmadı.
O Ray nunca teve nada com os Reis de Southland.
Southland Kings hakkında bir şey var mı?
Mais alguma coisa sobre os Reis de Southland?
Southland Kings içeride "clandestino" denilen bir iş yürütüyorlar.
Os Reis de Southland estão a operar como "clandestino".
Southland Kings neden Ray Martindale'ın peşinde?
Porquê os Reis de Southland estão a seguir o Ray Martindale?
Bu sabah Southland Kings'i arayıp Ray'in yaşadığını söylemiş.
Ela ligou para os Reis de Southland esta manhã e disse que o Ray estava vivo.
Southland Kings, Ray'in ölmesini istiyor. Ve onu bulamazsak, koruyamayız.
Os Reis de Southland querem o Ray morto, e não podemos protegê-lo se não o encontrarmos.
Ray'in dosyasını ve 5 yıllık telefon görüşmelerini taradım. Southland Kings'in üyeleriyle hiçbir bağlantısı yok.
Vasculhei cada centímetro do arquivo do Ray, e registos telefónicos de até há cinco anos atrás, nada o liga com membros dos Reis de Southland.
Sanders yakalanmadan önce onları Southland Kings'e satmış olmalı.
O Sanders deve ter vendido para os Reis de Southland antes da prisão.
Sanders, Southland Kings ve Ray hakkındaki bütün dosyalara ihtiyacımız var Eric.
Eric, vou precisar de todos os arquivos que temos sobre o Sanders, os Reis de Southland e o Ray.
# Southland'de #
O lado sul tem