Vahşiler traducir portugués
254 traducción paralela
Bu bölgedeki vahşiler yamyamdır.
Nestas partes, só há canibais.
Üstelik vahşiler.
E são uns selvagens terríveis.
Kokuşmuş küçük vahşiler.
brutais como selvagens.
Şu vahşiler bile.
Nós somos todos Seus irmãos, Seus filhos. Até estes selvagens entregues aos meus cuidados.
Akbabalar! Vahşiler!
Abutre!
- Bu vahşiler boyandı mı?
- Esses animais estão sujos de tinta.
Tatlım, vahşiler arasında...
Minha querida, estávamos a pensar... Entre os selvagens, é verdade que...
Dünyadaki en iyi ordu vahşiler tarafından yönetiliyor.
O melhor exército do mundo, destroçado por selvagens.
Vahşiler!
Selvagens!
Pis vahşiler.
Malditos selvagens!
Hepsinden önemlisi, bizler vahşiler değiliz, İngiliziz... ve bir İngiliz her şeyden üstündür.
Afinal de contas não somos selvagens. Somos Ingleses. E os Ingleses são os melhores em tudo.
Şerif, göçmenler ve bu vahşiler ile kamp mı kuracaksınız!
Xerife, vai acampar estes selvagens com todos estes colonos?
" Kana susamış vahşiler başıboş dolaşıyor.
"Selvagens Sanguinários à solta"
O vahşiler bunlara pek iyi bakmamιş anlaşιlan.
Aqueles comedores de tripas não estão a alimentá-los muito bem.
Vahşiler hala ormanda.
Aqueles selvagens ainda estão no bosque.
Vahşiler!
Os rufias.
Hayvanlar bu kış çok vahşiler.
As bestas foram ferozes este inverno.
Çok vahşiler.
Não, Capitão.
Fırlatın oklarınızı, vahşiler!
Façam voar as vossas flechas, selvagens!
- Şeytanlar.. vahşiler... ve Miss Lee yolda bize katıldı nişanlısı onu karşılayacaktı.
A minha companhia foi arrasada pelos Cheyenes. São diabos. Escoltávamos um pagador... e a Miss Lee estava a caminho para o seu noivo.
Vahşiler!
Mal educado! Como se chama?
Kahrolası vahşiler.
Malditos selvagens.
Ellerini çırpıp vahşiler gibi dans ediyorlar.
Eles batem palmas e dançam como selvagens.
Ah ne üzücü günler, gelip geçen vahşiler.. .. istedikleri gibi yaşlı bayanlara diyebiliyorlar.
Que tempos tão tristes estes em que os rufiões de passagem... podem dizer "Ni" à vontade às senhoras de idade.
Şu Almanlar, çok vahşiler.
Os germanos são mesmo um povo selvagem.
Şunlara bak - Vahşiler.
Felizes.
Adadaki vahşiler insan eti yer ve ona tanrı gibi taparlarmış.
E que os selvagens da ilha comem carne humana e o idolatram!
Vahşiler orada mı yaşıyor?
É ali que os selvagens moram?
- Kahrolası kadın... - Kahrolası vahşiler.
- Ela explodiu aquela merda...
Sizi vahşiler!
Selvagens!
Bunlar vahşiler, Sayın Başkan.
São selvagens, senhor presidente!
Bu vahşiler sakız çiğnemeye bayılır.
Estes selvagens são doidos por pastilha elástica.
Ayaklanmakla karşı saldırıyla biz vahşiler oluruz onlarsa kanun.
Se nos revoltarmos, se retaliarmos, seremos agitadores, porque a Lei está do lado deles.
Darbelerine katlanırsak, onlar vahşiler olur.
Se aceitarmos as pancadas deles, são eles os agitadores.
İkimiz de vahşiler gibiydik. Zevkten bağırıyordu.
Fizemos sexo violentamente, como dois selvagens.
Borneo'lu vahşiler gibi her yerin ortada dolaşmanı istemeyiz etrafta.
Não podes andar por aí como um selvagem do Bornéu.
Beni rahatsız eden şeyler geldi kulağıma da. Yapayalnız üç kadın ormanda bir papazla birlikte vahşiler tarafından kuşatılmış. Nefis zayıftır.
Há coisas na missão que me preocupam, três mulheres sozinhas em plena selva com um capelão e rodeadas de selvagens, a carne é fraca.
Çok güçlü ve vahşiler.
São fortes, decididos.
Yoksa vahşiler gibi görünürüz.
Caso contrário, seremos uns selvagens.
Dost canlısı vahşiler... buzu bir mücevher olarak görecek ve şaşıracaklardı.
Selvagens amistosos que veriam o seu gelo... Continuem.
Vahşiler gibiyiz!
Somos uns selvagens!
Vahşiler maneviyata daha çok önem veriyor!
Os selvagens são mais espirituais que nós!
Kampa dönerken bazı garip vahşiler beni takip etti - Neye benziyorlardı?
Uns estranhos nativos seguiram-me quando voltava.
Vahşiler
- Larguem-me!
Beni mazur gör, ama vahşiler gibi davranıyorlar.
Perdoa a minha linguagem, mas eles comportam-se como selvagens.
Vahşiler için bir çekmecem var.
É preciso metê-lo nesta gaveta.
Pis vahşiler!
Selvagens podres!
Vahsiler mi?
Bárbaros?
O vahşiler sana böyle mi diyor?
Eles dizem isso esses bárbaros
Onlar vahsiler...
Estes são selvagens...
Vahşiler, Fester.
Brutos, Fester.