English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ W ] / Whistler

Whistler traducir portugués

379 traducción paralela
Bu, ilk Jervis Pendleton'ın portresi, bunu James Abbott McNeill Whistler yaptı.
Aqui temos um retrato do primeiro Jervis Pendleton, de James Abbott McNeill Whistler.
Whistler'ın Babası.
O Pai do Whistler.
Bu, ilk Jervis Pendleton'ın portresi, bunu James Abbott McNeill Whistler yaptı.
Este é um retrato do 1º Jervis Pendleton, do James Abbott McNeill Whistler.
İsteyin ve getirelim Bayan Whistler.
Pede, e receberás, Sra. Whistler.
Bayan Whistler çocuklar için kanalların fotoğraflarını istedi.
A Sra. Whistler queria algumas fotos dos canais para as crianças.
Majesteleri, James McNeill Whistler ile tanıştınız mı?
Sua Majestade, já conhece James McNeill Whistler?
Whistler söylemişti.
Foi Whistler que disse.
Teşekkür ederim, Bay Whistler.
- Obrigada, M. Whistler.
- Bay Whistler, içeri buyrun.
- Sr. Whistler, entre.
- Hoşçakalın, Bayan Saunders. - Güle güle, Bay Whistler.
Adeus, Sr. Whistler.
Nihayet geçen Ocak ayında, Martin Whistler'ı sınır gezegenlerden birinde kızartmıştım.
Em Janeiro, finalmente incinerei o Martin Whistler num dos planetas exteriores.
Whistler'ın psişik gücünün köleleri.
Escravos do poder psíquico do Whistler.
Whistler ölmüş olabilir ama birisinin onun arkasını temizlemesi gerekiyor.
O Whistler pode estar morto, mas alguém tem de limpar os restos.
Whistler yaşıyor!
O Whistler está vivo!
Van Zant dört gün önce Martin Whistler tarafından öldürüldü.
O Van Zant foi assassinado há 4 dias... pelo Martin Whistler.
Whistler yaşıyor.
O Whistler está vivo.
Whistler nerede şu an?
Onde está o Whistler?
Whistler batık kalıntılarda değil.
O Whistler não está nas ruínas submersas.
Whistler'ın geçmişe gittiğini nereden biliyorsun?
Como podem ter a certeza de que o Whistler recuou no passado?
Whistler'ın yerini nereden biliyorsunuz?
Como sabem a localização do Whistler?
Whistler ve seninkiler de tabii.
Assim como o Whistler e tu, é claro.
- Whistler'ı peşine düşmene izin veriyoruz.
O que te permitirá caçar o Whistler.
Whistler'ın atalarının izini sürdük.
Identificamos a linhagem do Whistler.
- Whistler...
- Whistler...
Whistler'ın kızartılmasını istemiyor musunuz?
Não querem o Whistler morto?
Hayır, hayır. Whistler'ı yakalayıp anti-serumu enjekte edeceksin.
Não, deve capturar o Whistler e injetá-lo com o antídoto.
Sen Whistler'ı durdurmadıkça Konsey'in 40 yıldan beri başardığı şeylerin bir anlamı kalmayacak.
Se não detiver o Whistler... tudo o que o Concelho conseguiu nos últimos 40 anos cairá por terra.
Biri senin biri Whistler için.
Um para ti, outro para o Whistler.
Whistler.
Whistler.
Whistler burada olduğumuzu biliyor.
O Whistler sabe que estamos aqui.
- Whistler.
Whistler.
Zaman dondurucuyu kullandığında neden Whistler'ı yakalamadın?
Quando usaste aquela coisa porque não apanhaste o Whistler?
Whistler bulmadan, bu adamı bulmamız gerekiyor.
Temos de o encontrar antes do Whistler.
Aman Tanrım Whistler'dan gelmiş.
Meu Deus, é do Whistler.
Polis frekansını dinleyip Whistler'ı takip etmem gerekiyor.
Tenho de ouvir a frequência da polícia, para apanhar o Whistler, está bem?
Whistler'ın yandaşları Melek Şehri'nin yakınlarında toplanıyor.
Os assassinos do Whistler estão a reunir-se nas imediações de Angel City.
Blue Boy, Mona Lisa Son Akşam Yemeği ve herkesin gözdesi olan Whistler'ın Annesi.
Blue Boy, a Mona Lisa, A Última Ceia e o favorito de todos, a Mãe de Whistler.
Whistler, Ashley'in Skidrow'da olduğunu biliyor.
O Whistler sabe que o Ashley está em Skidrow.
Whistler'ın kağıt fabrikasından haberi var. Fabrikaya gidiyorlar.
O Whistler sabe sobre a fábrica de papel, eles vão vasculhar a fábrica.
Whistler, sen ve arkadaşlarını yokedici etmiş.
Tu e os teus homens foram manipulados pelo Whistler.
Whistler'ın kölesi olmuşsunuz.
São escravos do Whistler.
Kendisini Whistler'a kaptırdığı an ölmüş sayılırdı zaten.
Ele morreu no momento em que se entregou ao Whistler.
Whistler mı?
Whistler?
6 atış yaptın Whistler, silahın boş.
Foram seis tiros, Whistler, a arma está vazia.
Kız çok güçlü, yokedici olmaz Whistler.
A rapariga é demasiado forte, não a consegues manipular, Whistler.
İki tane anti-serum vardı. Biri Whistler biri de benim içindi.
Eu tinha dois vasos de antídoto, um para o Whistler e outro para mim.
Kıçının sağında Whistler'ın Anne tablosu gibi bir ben var.
Tem uma mancha na nádega direita que parece a Mona Lisa.
Whistler'in senin tablonu da yapması konusunda ısrar etmeliyim.
Vou insistir para que Whistler a pinte.
Whistler, okuyor.
WhistIer está a ler.
Daktilocuya Ocak'tan beri ödeme yapmadık, ben ya da Whistler yazacak.
Desde Janeiro que não há dinheiro para uma secretária, pelo que calha a mim ou ao WhistIer :
Hoşçakalın, Bay Whistler.
- Adeus, Sr. Whistler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]