Whitaker traducir portugués
288 traducción paralela
Whitaker, bizden geçtiler.
Whitaker, eles passaram por nós.
1 50 bin dolara.. .. Brad Whitaker'e satılmış.
Vendido por 150.000 dólares a Brad Whitaker.
Whitaker?
Whitaker?
Koskov ve Whitaker.
Koskov e Whitaker.
- Whitaker şimdi nerede?
- Onde é que está o Whitaker?
Tanca'da Whitaker'la birlikte.
Está com o Whitaker em Tânger.
Brad Whitaker?
Brad Whitaker?
Whitaker'ı kullanarak mı?
Com o Whitaker?
- Whitaker ile iki gün önce.. .. buluştuğunda Pushkin'i izledik.
- Vigiamos o Pushkin desde que se encontrou com o Whitaker anteontem.
Whitaker'ın birkaç ileri teknoloji silah örneği var ama büyük siparişi yoktur.
O Whitaker tem amostras de alta-tecnologia, mas não fez encomendas.
Whitaker'a telefon ettim.
Telefonei ao Whitaker.
Whitaker zemin katta.
O Whitaker está no rés-do-chão.
İşin bitti, Whitaker.
Você está acabado, Whitaker.
Whitaker, beni burada haftalarca tuttu.
O Whitaker prendeu-me aqui semanas.
Merhaba, ben Alex Whitaker.
Olá! Eu sou o Alex Whittaker.
Forest Whitaker'ın boynunun arkasından nefret ediyorum.
Detesto a parte de trás do pescoço do Forest Whitaker.
Bay Hovard yine aradı. Jenkins davasında sonuç istiyormuş. Ve hakim Russo golf konusunda pes etmeyecekmiş.
O Sr. WhitaKer telefonou e o Sr. Howard quer uma resposta sobre o caso janson e o juiz Russo não desiste do golfe.
- Lois, bugün Şu Viteker iŞini yapmak ister misin?
Lois, queres tratar hoje do caso WhitaKer?
Viteker iŞini iptal et ve... - Aman tanrım!
Cancela isso do WhitaKer, telefona ao Clyde e conta-lhe o que se passa.
Siz Whitaker Berman mısınız?
Você é Whitaker Berman? Sim.
Her zaman seyahet etmeyi arzulamışımdır.
Obrigada, Sr. Whitaker. Sempre quis viajar.
Evet, biliyorum Bay Whitaker, atları vururlar.
Sim, eu sei que acabam connosco.
Oh, Whitaker, seni salak, Ben televizyonun altın kraliçesiyim!
Ganhei! Whitaker, seu idiota, sou a deusa dourada da televisão!
- Evet o Vanessa Whitaker.
- É a Vanessa Whitaker.
Resmi Whitaker'ın ofisindeydi.
A sua foto estava no escritorio da Whitaker
Komite kongre üyesi Whitaker'ı hatırlıyordur.
O comité reconhece a congressista Whitaker.
Evet o Vanessa Whitaker.
Sim, é a Vanessa Whitaker.
Kongre üyesi Whitaker!
Congressista Whitaker!
Kongre üyesi Whitaker,
Congressista Whitaker,
Kongre üyesi Whitaker'ı ne kadar tanıyorsun?
O que é que sabe da congressista Whitaker?
Whitaker onları adli tabip odasından aldırdı.
A Whitaker levou-os do gabinete do médico legista.
Kongre üyesi Whitaker'ın ofisine telefonlar gelip duruyor.
Continuam a chegar chamadas ao escritório da Whitaker.
Bütün bu kongre üyesi Whitaker olayı.
Bem, aquela coisa da Whitaker...
- Birisi Whitaker'ın ölümünü örtbas etti.
- Alguém a estava a encobrir.
Forest Whitaker mı?
Forest Whitaker?
Dinle Whitaker... kız kardeşin değilim, kız arkadaşın değilim, rahibin de değilim.
Ouve, Whitaker, não sou a tua irmã, nem a tua namorada, nem o teu padre.
Yeni yardımcın, Whitaker adında bir polis tavuğu.
O teu novo parceiro é um frango que luta contra o crime.
Yine karşınızdayız. Bu kez, Marty Wolf'un... komedi-aksiyon filmi Whitaker ve Hindi'nin galasındayız.
Cá estamos nós de novo, desta vez na... estreia mundial da comédia de acção de Marty Wolf, Whitaker e Ave.
Sybil, ben dışarıda iken Bay Whitaker aradı mı?
Sybil, Mr. Whitaker ligou enquanto estive fora?
Neredeyse 20 dakika geçti ve Bay Whitaker hala telefon etmedi mi?
Já passa 20 minutos das 8h00 e o Mr. Whitaker ainda não telefonou?
Whitaker'ların evi mi?
Residência Whitaker.
Ben Hartford Polis Departmanından arıyorum Bayan Frank Whitaker'i arıyordum.
Daqui fala do Departamento da Polícia de Hartford queríamos falar com a Mrs. Frank Whitaker.
Bayan Whitaker ile mi görüşüyorum?
Sim, estou a falar com a Mrs. Frank Whitaker?
Yapabileceğim herhangi bir şey var mı, Bayan Whitaker?
Posso fazer alguma coisa, Mrs. Whitaker?
Bayan Whitaker, bu Bayan Leacock.
Mrs. Whitaker, esta é a Mrs. Leacock.
Özrünüzü kabul ediyorum, Bayan Whitaker, fakat candan ve samimi manzaralar her zaman daha iyidir.
Está desculpada, Mrs. Whitaker, justificações honestas são sempre as melhores.
Fred, Fred Whitaker.
São tiros!
Ben Brad Whitaker.
Sou o Brad Whitaker.
Whitaker Almanağının bir kopyası, Holmes'a Korku Vadisindeki... gizli kodun anahtarını vermişti.
O que é que os sensores indicam? - Nada, senhor. - Nada?
Telefondaki Whitaker'dı.
Era o Whitaker ao telefone.
Memnun oldum, Bay Whitaker.
Whitaker.