English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ W ] / Wyndham

Wyndham traducir portugués

54 traducción paralela
- Walter. - Lomax, mühendis. - Frank Wyndham, biyokimyacı.
- Frank Wyndham, bioquímica.
Wyndham nerede?
- Onde está o Wyndham?
Ve Wyndham'da gitti.
E o Wyndham foi-se embora.
Wyndham'ın şu yeni cinayet romanını sahneliyorlar.
Aquela peça de mistério no Wyndham's.
Wyndham Klübü üyesi.
Membro do clube Wyndham.
Wyndham'da her zamanki yerimizdeyim.
Viemos para o lugar habitual no Wyndham.
Adım Wesley Wyndam-Price.
Wesley Wyndham Pryce.
Benimle Wyndham Oteli'nin barında buluş.
Vá ter comigo ao bar do Hotel Wyndham.
Bir kaç saat önce Wyndham Oteli'ne girerken gördüm.
Vi-o no Hotel Wyndham há umas horas.
Micky seni Wyndham'da gördüğünü söyledi.
O Micky disse que te viu no Wyndham.
- Wyndham Oteli.
- No Hotel Wyndham.
Wyndham Otelİ'nde.
No Hotel Wyndham.
İkiniz gelecek sefere nerede yapacaksınız Wyndham'da mı?
Onde iam fazê-lo para a próxima? No Wyndham?
Benim... Bay Wyndham bunu bekliyor.
O meu... o Sr. Wyndham espera por ela.
Kestiğim için özür dilerim, bay Wyndham.
Desculpe interrompê-lo, Sr. Wyndham. É para você.
Wyndham'dan Doing Chekhov, Olivier ödülüne aday gösterildi.
Estou a fazer Chekhov no Wyndham,... fui nomeado para um prémio Olivier...
Sana Lord ve Lady Windham'ı tanıştırayım.
- Sim? Deixa-me apresentar-te ao Lorde e Lady Wyndham.
Leydi Wyndham'la birbirlerini çok sık gördüklerini yazıyor.
Diz que ele e Lady Wyndham têm se visto frequentemente.
Leydi Wyndham'ın Sör David'in vaftiz kızı olduğunu biliyor musun?
Lady Wyndham é afilhada de Sir David, tu sabias?
Bu da Arthur Wyndham.
E este é Arthur Wyndham.
Bu da Casey Beldon'la şeytan çıkarma girişiminin video kaydı için.
Chamo-me Arthur Wyndham. Isto é a gravação da tentativa de exorcismo de Casey Beldon.
Kapanmadan önce Wyndham'a uğramamız gerekiyor.
Ainda temos que passar pela Wyndham antes que feche.
Ve bu süveteri iade etmek istiyorsam saat 6.30'dan önce Wyndham'a gitmemiz gerekiyor.
E se eu quero devolver esta camisola de lã, temos que chegar - à Wyndham por volta das 18 : 00. - Por volta das 18 : 00?
- Wyndham caddesindeki LKF Otel'de.
Hotel LKF na rua Wyndham.
Clarissa Wyndham'ın ne yaptığını çok merak ediyorum.
O que terá acontecido a Clarissa Wyndham.
Nigel Wyndham.
Nigel Wyndham.
Nigel Wyndham hakkında bazı şaşırtıcı bilgiler bulmuş.
Descobriu detalhes intrigantes sobre o Nigel Wyndham.
Benim tanıdığım Naomi, Wyndham gibi birine aşık olmaz. Lakin adamın ölümüyle bir bağlantısı olmasa resmini o dolaba koymazdı.
A Naomi que conheço não se ia apaixonar pelo tipo de Wyndham, mas ela não ia deixar a sua foto se não estivesse ligado ao caso.
Nigel Wyndham'In konsolosluktaki konumu diplomatik dokunulmazlık içeriyor.
A posição do Nigel no consulado inclui imunidade diplomática.
- Peki Nigel Wyndham da gelmezse ne olacak?
Mas e se o Nigel também não aparecer?
İyi akşamlar. Nigel Wyndham.
Boa noite.
Konsolos yardımcısı.
Nigel Wyndham. Director-Geral.
Böldüğüm için kusuruma bakmayın Bay Wyndham.
Lamento interromper, Sr. Wyndham.
Wyndham'ın kartvizit kutusunu aşırdım.
Roubei o seu porta-cartão.
Nigel Wyndham'a ait değil.
Não era do Nigel Wyndham.
Ryan üç kez taradı bile. Katilimiz Wyndham değil.
O Ryan já fez isso três vezes.
Naomi'nin Wyndham'ın yaptıklarından bir şekilde haberi olmuş olmalı.
A Naomi descobriu o que fazia o Wyndham.
Wyndham'ın durumu ne oldu şimdi?
Como é que isso deixa o Wyndham?
Nigel Wyndham sayesinde elde ettiklerini artık biliyoruz.
Que agora sabemos serem cortesia do Nigel Wyndham.
Wyndham'ın diplomatik kargo paketlerine erişimi olduğunu biliyordun. Bunu bir fırsat olarak gördün.
Sabia que o Wyndham tinha acesso a malas diplomáticas e viu uma oportunidade.
Wyndham'ın ofisinde faka bastığı kızla aynı kız olduğunu fark edince motele kadar takip ettin ve öldürdün.
Quando percebeu que ela era a miúda que o Wyndham apanhou a fuçar, seguiu-a até ao motel e matou-a.
Wyndham'ın malzemeleri nereye gönderdiğinden bile haberim yoktu.
Nem sabia onde o Wyndham mandava o produto.
Nigel Wyndham... Uluslararası silah kaçakçılığı ve bir İngiliz vatandaşının cinayetini azmettirme suçlarından tutuklusun.
Está preso por tráfico internacional de armas e como cúmplice na morte de uma cidadã britânica.
Wyndham'da bu kadar kişinin yaşadığını bilmezdim.
Não sabia que em Windham vivia tanta gente...
Wyndham.
Este é o Wyndham.
Ben Wyndham Oteli'ne kaçar.
Bem, vou ao Hotel Wyndham.
Bay Windham-Matson.
- Sr. Wyndham-Matson, senhor.
- Wyndham Best.
Wyndham Best.
Tanıştığıma memnun oldum.
- Muito prazer. Wyndham Best.
Wyndham Best'in Kuzey Atlantik kıyısında, Ve Carl Lundbeck RAF ile geri döndü.
Wyndham Best no Atlântico Norte, e Carl Lundbeck voltou para a RAF.
- Hey, Wyndham!
Wyndham!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]