English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ Z ] / Zibidi

Zibidi traducir portugués

67 traducción paralela
Sana müsaade etmeyeceğim, seni yeni yetme zibidi.
Eu não vou deixar você ter, seu novato garoto punk.
İki entel zibidi bizi ne yapsınlar ki...
- Por favor. O que dois doidos iam querer com gente como eu e você?
Bay Zibidi'yle görüşseniz daha iyi olur.
Nesse caso, deve falar com Mr. Aldrabão sobre isso.
Bay Zibidi, bu beyefendi karadan Hindistan'la ilgileniyor.
Mr. Aldrabão, este cavalheiro está interessado na viagem à Índia.
O hapishanedeydi zibidi.
Isso é na prisão, murcão.
- Pekala Bay Zibidi'yle görüşmelisiniz.
- Sim, é isso mesmo.
Bay Zibidi, bu beyefendi karadan Hindistan'la ilgileniyor başka şeyle değil.
Bem, é melhor falar sobre isso ali com o Sr. Bounder ( Malcriado ). Sr. Bounder, este senhor está interessado na viagem à Índia e em mais nada.
Eşim nerede, seni zibidi!
Onde é que está a minha mulher, seu lunático?
Hele böyle palyaço kılıklı, ağzı süt kokan bir zibidi hiç diyemez.
Principalmente, nenhum escumalha mal vestido.
Ortadaki zibidi Raymond Blossom.
O hippie no meio é Blossom.
Ne yapuyor bu zibidi burada duduk? Huh, huh?
o que aquele anormal está fazendo aqui Huh?
Chris Moltisanti denen zibidi...
O Christopher Moltisanti é um descontrolado...
Sen neden kendi işinle uğraşmıyorsun, seni sefil küçük zibidi?
- Porque não se mete nos seus negócios... seu pequeno "tralk" miserável.
Kahrolası kafam beni öldürüyor, şu spreyden olmalı, seni küçük zibidi!
A frell da minha cabeça está me matando por causa daquele spray, aquela "tralk"!
Bu küçük... zibidi tüm yol boyunca bize yalan söyledi durdu.
Essa pequena "tralk"... tem mentido o tempo todo.
- Bu zibidi için öyle ama.
Não é pelo dinheiro. - Para este idiota, é.
Onun, Pete ve zibidi arkadaşlarıyla dolaşmasını istemiyorum. Sorun yok.
Eu não quero que ele ande com o Pete e aqueles rufias.
O iki zibidi kirişi kırıyor. Size söylemiştim.
Esses dois delinquentes estão a fugir, tal como te disse.
Bu zibidi nasıl bir araç kullanıyordu acaba?
Que veículo estará esses merdas a conduzir?
Biz, çocuğunu başkasının eline vererek tehlikeye atan zibidi çiftlerden olmayacağız.
Não vamos ser um casal que deixa a nossa filha ao cuidado de outras pessoas.
O zibidi bizimle işbirliği yapmaz.
Esse imbecil não vai cooperar connosco.
O akıllı-zibidi iyice üstüme geldi ve...
O espertalhão estava sempre a provocar.
Çirkinsin ve anne seni zibidi gibi giydiriyor.
És feio e a tua mãe veste-te de maneira esquisita.
"Kirli ve Zibidi, Raunch Kardeşler."
"Dirt and Skank, The Raunch Brothers."
Bak zibidi!
Ouve, rufia :
Çok insan öldü bu zibidi yaşayabilsin diye.
Tanta gente morta. E ele sobrevive.
Bu arada zibidi gibi görünüyorsunuz.
Já agora, são um pouco tenebrosos.
Hiçbir bok kıramazsın seni zibidi!
Você não deita nada abaixo seu sacana, filho da puta!
Çek ellerini üzerimden seni zibidi!
Tire as suas mão de mim, filho da puta!
Büyük ihtimalle yanında getirdiği o zibidi müzisyen arkadaşlarından biriydi.
Talvez tenha sido um dos músicos drogados amigos dele.
Bu korkak zibidi de onları kullanmayacak. Ben neden kullanmayayım? "
Aquele puto fraco não as ia usar, porque não usá-las eu?
- Lan, otur lan yerine, zibidi. Öyle kaçtım ayağı yok.
Ainda não podes voltar, idiota.
Maskeli balodaydık çünkü şımarık, zengin zibidi.
Era uma fantasia do baile. - Menininho rico e mimado.
İlk kitabın yayınlandığından beri o işi ben yapıyordum zaten, seni kendini beğenmiş zibidi.
Tenho olhado pela Mãe desde que começaste o negócio dos livros, seu monte de merda pomposo.
Hapse dönüyorsun, zibidi!
Vais para a prisão, pulha!
Rus iş ortağım Pis Uvar'ı aradığımda, on yaşında telefon sapıklığı yapan bir zibidi gibi bana bağırılmasını beklemiyordum.
Quando ligo a procurar o meu sócio russo, o Yuri Nol, não espero que gritem comigo como se eu fosse um rapaz de dez anos a fazer uma partida por telefone.
Bu zibidi adına söylüyorum. Gerçekten çok özür dilerim.
Em nome deste escroto, gostaria de dizer que sinto muito.
Global Dynamics denen bir yerden gelen bir zibidi. Sonra görüşür müyüz?
Uma pessoa importante de um lugar chamado Global Dynamics.
Bütün günümü zengin zibidi turistlerden emir alarak geçirmek.
- O quê? Ter de passar o dia com um grupo de turistas ricos a dar-me ordens.
Geriye dört tane zibidi kaldı!
Só restam quatro jogadores!
Ne bakıyorsun seni küçük zibidi?
Para onde estás a olhar, seu ranhoso?
O zibidi şehirden kaçmamıştır umarım.
Esperemos que o estuporzinho não se tenha pirado!
Son şansın, zibidi.
Última hipótese, finório.
Söylemeliyim ki, ne seni sevdim ne de zibidi zencini sana da bir bok satmam.
E se eu lhe dissesse que não gosto de si nem do seu preto finório, e que não lhe vendo coisa nenhuma.
Zibidie, dişi.
Zibidi. É uma menina.
Bir çeşit parti yapıyorlar ve orda bir sürü zibidi arkadaşı var.
Ele teve um grupo muito desordeiro aqui para algum tipo de festa.
Zibidi bir üniversiteli çocuktan mesaj bekleyen 16 yaşındaki bir kız gibi bütün gün telefonuna bakıp durdun.
Está a ver o telemóvel todo o dia, como uma adolescente à espera que o namorado responda à sua mensagem.
Tyler olsa buradan kaçabilirdin... ama ya bu zibidi?
Talvez te safes com o Tyler, mas com este gajo?
Zibidie.
Zibidi.
- Zibidie, gel.
Zibidi, vamos lá.
Zibidie.
Zibidi, vem aqui.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]