Zupko traducir portugués
15 traducción paralela
Elbette bu tek başına bir şey ifade etmez. Ama sahibi Stuart Zupko bir zamanlar kartografi öğrencisiymiş.
A loja em si não tem nada de mais, mas o dono, Stuart Zupko, era estudante de cartografia.
- Polis gerçekten de Bay Zupko'yu bulmuş.
A polícia encontrou o Sr. Zupko.
Güzel haber adamımız Zupko gibi duruyor.
A boa notícia é que parece que o Zupko era o nosso homem.
Zupko burada duruyor olmalı.
O Zupko devia estar parado aqui.
Ama eğer Sherlock haklıysa kütüphanedeki soygun Bray haritasıyla ilgiliyse neden Zupko'nun katili onu burada bıraksın ki?
Mas se o Sherlock estava certo, se o roubo na biblioteca foi para roubar o mapa dos Bray, se esse é o motivo de tudo isto, porque é que o assassino do Zupko ia deixar o mapa para trás?
Kanıtlara göre Stuart Zupko'nun çalmak için tutulduğuna dair bir teori var.
Há uma teoria que sugere que o Stuart Zupko foi contratado para roubá-lo.
Şu anda makul bir kesinlikle 39. Sokak Kütüphanesindeki korumayı Stuart Zupko'nun öldürdüğünü söyleyebiliyoruz.
Agora podemos dizer com uma certeza razoável que o Stuart Zupko matou o guarda na Biblioteca da Rua 39.
Bay Hull, Stuart Zupko adındaki birini tanıyor musunuz?
Sr. Hull, Já ouviu falar um homem chamado Stuart Zupko?
Kendi söyledi. Zupko'yu tutanı biliyor olabilir.
Ele pode saber quem contratou o Zupko.
Stuart Zupko'nun haritanın hiç koleksiyon değeri olmadığı için öldürüldüğünü düşündük.
Pensávamos que o Stuart Zupko foi assassinado porque adquiriu um mapa sem valor coleccionável.
Galiba Stuart Zupko'yu kimin öldürdüğünü biliyorum.
Acho que sei quem matou o Stuart Zupko.
Bu Stuart Zupko'nun cinayet mahalinde bulduğumuz harita.
Foi este o mapa que encontramos na cena do assassinato do Stuart Zupko.
Zupko'nun çaldığı, yıllardır kütüphanede olan harita, aslında gerçek olandı.
O mapa que o Zupko roubou, o que ficou durante anos na biblioteca, era mesmo o verdadeiro.
Sonra Stuart Zupko'yu öldürdün.
Depois matou o Stuart Zupko.
Ona Zupko'ya yaptıklarının fotoğraflarını gösterdik. Sıradaki olabileceğini söyledik.
Mostramos-lhe fotos do que fez ao Zupko e dissemos-lhe que podia ser o próximo.