Aıt traducir ruso
2,113 traducción paralela
Ama oğluna kalbini, tüm cömertliğiyle açmazsan 39. yılımıza giremeyeceğiz.
ut if you can't find a generous place in your heart для твоего сына We're not going to make it to thirty-nine!
Küçük Charles neden benim için bir hayal kırıklığı bilemiyorum.
I don't know why Little Charles is such a disappointment to me.
Bence iyi bir fikir değil.
I don't think, it's a good idea.
Jen Cole'un kanının bulaştığı Lacey Stubbs'a ait küpeyi bulduysanız duruşmada kanıt olarak niçin sunulmadı?
Если вы нашли серьгу Лейси Стаббс с кровью Джен Коул на ней, то почему не приобщили её к доказательствам на суде?
Atılgan'a atandığınıza dair hiçbir kayıt yok.
Приказа о вашем назначении сюда не существует.
Traynor, T - r - a - y - n - o - r.
Трейнор. Т-р-е-й-н-о-р?
T - r - a - y - n - o - r mı?
- Т-р-е-й-н-о-р?
Ayın beşinde, Max, New York'a kayıt için gittikten sonra geleceğim.
Я приеду пятого, после того как Макс уедет на сеанс звукозаписи в Нью-Йорк,
Böyle okunuyor, C-İ-N-A-Y-E-T. Bunun anlamı C-İ-D-D-İ demek.
У-Б-И-Й-С-Т-В-О, а это значит С-Е-Р-Ь-Ё-З-Н-О.
Yani K-I-Ç-I-M-I, K-A-L-D-I-R-M-A-Z-S-A-M Çok ciddi S-I-Ç-T-I-M demektir.
И если я не О-Т-О-Р-В-У свой З-А-Д, то угожу в серьезное Д-Е-Р-Ь-М-О, поняла?
Rampadaki ağaca koşmuş ve tırmanıp Şeytan'a sevgisini açıklamış toprağını almaya çalışan herkesi lanetlemiş ve kendini asmış.
ѕотом побежала к тому дереву, за € вила о своей любви к — атане, прокл € ла всех, кто решит завладеть ее землей, и повесилась.
Norrie is a L.A. kid who, uh, has a real attitude about anything that isn't big-city hip.
Норри - девочка из Лос-Анджелеса, которая настроена враждебно ко всему, что не относится к столичной моде.
Yuri Komarov'a karşı kanıt mı arıyorsun?
Вам нужны улики против Юрия Комарова?
Chagarin'a karşı kanıt.
Компромат на Чагарина.
Gün gelir, herkese için A olan bir şey, birden bire B oluverir, sonra noktaları birleştirirsin ve tuhafın T si oluverin.
Почти у каждого наступает день, когда "А" внезапно пропускает "Б" и вальсирует к странной серобуромалиновой "Ю".
Swallow Falls'a gidip... FLDSMDYR'ı yok etmeliyim... çünkü ölümcül yemek canavarları yaratmış ve yüzerlerse Özgürlük Anıtı gitti!
Я поеду на остров "Водопад Ласточки", что бы уничтожить "ДСВДЕФЛ", которая создала смертельно-опасных "Пищевых Монстров", которые пытаются научится плавать, затем, чтобы атаковать "Леди Свободы"!
Hapishane tıpkı Swappigans'a benziyor. Takas yapılacak tek bir şey olması haricinde.
Тюрьма — это как "У Менялова", только меняются здесь только одним!
Hodor bile, sırtında ben varken Duvar'a tırmanacak kadar güçlü değil.
Даже Ходор не настолько силен, чтобы лезть на Стену со мной на спине.
Duvar'a tırman.
Лезь на Стену.
Wi-Fi'a tıklayın.
Кликните на Wi-Fi.
Tıpkı Tonraq'ın Kuzey'de yok ettiği Kutsal Orman'a benziyor.
Этот лес выглядит так же, как и тот, который уничтожил Тонрак.
- Arkamda bir monitör yok.
- I don't have a monitor behind me.
- 11 Eylül'le ilgili tek kelime etmediler.
- They haven't said a word about 9 / 11.
- Bu boş bir kağıt.
- It's a blank piece of paper.
- O boş bir kağıt.
- It's a blank piece of paper.
Deprem 5.8 büyüklüğündeydi ve AP depremin süresiz olarak kapatılacak Washington Anıtı'nda...
The earthquake was a 5.8 and AP is reporting it caused a crack in the Washington Monument,
Sloan, sen o 50 milyonluk F-16'nın birisinin babası olan ve omuza monteli tam otomatik bir Stinger ile vurulabilecek olan birisi tarafından uçurulması gerektiğinden hiç bahsetmedin.
Sloan, you didn't mention that a $ 50 million F-16 has to be flown by a pilot who is somebody's father and that he can be shot down by a shoulder-mounted, point-and-shoot Stinger.
Araya 41 saniye erken giderken bulmakta zorlanmadın.
You didn't have a problem making one when you went to break 41 seconds early.
Ben John, ve biz ona oturma eylemi demiyoruz.
I'm John, and we don't call it a sit-in.
Ve İnsan Hakları Bildirgesi feshedilseydi lise öğrencilerinin üçte biri daha demin kaybettikleri bir hakkı söyleyemezdi.
And if the Bill of Rights were abolished, a third of high school students wouldn't be able to name a right they just lost.
İkinci bir aşama olacağını düşünmüyor.
She doesn't think there's gonna be a second floor.
Hareketlerin bir lidere ihtiyacı yok mudur?
Doesn't a movement need leaders?
Ve medya haber yapmıyorsa bir protesto yapamaszınız.
And you can't have a protest unless the media's covering it.
Sen, ben, tanrı ve herkes biliyor ki bankalar devletten faizsiz kredi almadan ve para kaybettiklerinde devletten aldıkları kurtatma paketleri olmadan öğlene kadar sağ kalamazlar.
You and I and God and everybody knows that the banks couldn't survive until lunch without zero interest loans from the government and bailouts when they bet a hard eight and lose.
Olaylar büyümeye başladığında kameranızı görebileceğimi tahmin ediyorum ama o zamana kadar, açıkçası sizin doğru denebilecek bir haber yapacağınıza inanmıyorum özellikle bu kadar farklı yönlere çekilebilecek bir konuda.
I expect I'll see your cameras the first time girls go wild, but until then, frankly, I just don't trust you to get a fucking story anywhere close to right, especially one with distractions.
- Eski günlerden bahsetmiyorum, bir yıl öncesi falan.
- I don't mean the old days. Like a year ago.
Eğer seni suçlamanın bir yolu olsaydı sence şimdiye kadar çoktan yapmış olmaz mıydım?
If there was a way to blame it on you, don't you think I would have done that by now?
A.F.T. ve N.E.A. hiçbir konuda anlaşamaz.
A.F.T. и N.E.A. не могут ни в чем найти общего языка. * Два крупнейших профсоюза учителей.
Peki ya N.A.T. kulübüyle bir ilgisi varsa?
Что если у нее есть какая-то связь с клубом N.A.T.?
Bak, N.A.T. kulüpten 2 kişi öldü.
Смотри, 2 члена N.A.T. клуба мертвы.
Jason N.A.T. kulübünün yaşayan son üyesi.
Теперь Джейсон - единственный член клуба N.A.T.
You come on with a come-on You don't fight fair
"You come on with a come-on, You don't fight fair"
You don't have to live like a refugee
"You don't have to live like a refugee"
Kevin'a da öğretti ve takıntı haline getirdiler, evin her yerinde küçük kağıt parçaları vardı.
Затем научила Кевина, и они стали одержимы, маленькие клочки бумаги по всей квартире.
Kanıtı nerede?
A где доказательства?
Şeceresini istemedik!
Don't need a pedigree.
Çıkışımızı yapmadan cenazeye gitmemize izin vermezse?
What if he doesn't let us go to a funeral without punching out?
Eve tarihi geçmiş etleri, rulo kekleri ve ufak fıçı biraları beleşe götürmemize izin vermezse?
What if he doesn't let us take home expired meat and sheet cakes and a pony keg once and again for free?
Birkaç tişört ve bantla kapatın isterseniz onu.
You probably should patch that up with some duct tape and a t-shirt.
Tuvalet tıkandığında nasıl pompalarız biliyorsun değil mi?
You know how you plunge a toilet when it's backed up?
A takımı, kalabalığı dağıtın.
Команда А, разогнать толпу.