Bayılacağım traducir ruso
158 traducción paralela
Aynen dediğimi yaptı. Bayılacağım.
Я сейчас упаду в обморок.
Sanırım bayılacağım.
- Я сейчас упаду в обморок.
Rhett, yapma, bayılacağım.
Не надо. Я лишусь чувств.
- Şimdi düşüp bayılacağım.
- В любой момент могу рухнуть.
Bayılacağım!
- Нет! - Умберто! - Отдай!
yoksa bayılacağım.
Я чувств сейчас лишусь.
Hele bir yemek yiyeyim, hemen bayılacağım.
После ужина упаду в обморок.
Bir şey yemezsem yakında bayılacağım.
Нет, Джек, нет. Я вырублюсь, если не поем.
Ofice döndüğümde bayılacağım.
Вернусь в офис и свалюсь в обморок.
Sanırım bayılacağım.
Я чувствую, что отключаюсь.
Öyle uçuverdiğini görünce bayılacağım sandım.
Должна признаться, что очень испугалась, когда увидела, что ты полетела.
- Açlıktan bayılacağım.
- Я есть хочу.
- Sanırım bayılacağım.
- Мне что-то плохо.
Bayılacağım.
У меня будет обморок.
Şimdi bayılacağım.
Ох, я сейчас потеряю сознание.
İlacımı getir, bayılacağım sanki!
Подай мои нюхательные соли! Я чувствую, что опять теряю сознание!
Sanırım yine bayılacağım
Я, кажется, снова теряю сознание.
Acıdan bayılacağımı sandım.
Я думала, что потеряю сознание от боли.
Okusaydım bayılacağıma eminim.
Клянусь, дашь мне почитать - и мне понравится!
Sakıncası yoksa, bayılacağım.
Тогда если вы не против, Я немного вырублюсь.
Bayılacağım.
Я упаду в обморок.
- Sanırım bayılacağım.
- Я теряю сознание от голода.
Bayılacağımı sanmıştım.
Я подумала, что сейчас упаду в обморок.
- Tekrar bayılacağım.
- Я ещё разок отрублюсь.
Galiba bayılacağım.
Я сейчас отключусь.
- Bayılacağım.
- Да я мечтаю об этом.
O kadar yorgunum ki bir yerlere düşüp bayılacağım.
Я ужасно устала... у меня такое ощущение, что скоро грохнусь в обморок
O zaman bayılacağım.
Мне плохо.
- Bayılacağım.
- Я сейчас в обморок упаду.
Hemen bir şeyler yemezsem, bayılacağım diyorum.
- Да. Но если я чем-нибудь в скорости не набью себе брюхо,... я снова могу сорваться.
Dikkatli ol, dostum. Bayılacağım.
Тише ты, я же потеряю сознание.
- Bana bakarsa bayılacağım! - Kim, Taz mı?
Если он на меня посмотрит, я потеряю сознание.
Bayılacağım.
Посмотри на меня. Я просто падаю на ходу.
Demek istediğim, Joey, buraya kasıla kasıla geliyorsun... üstelik seninle geçirdiğimiz kötü sevişme deneyimlerimize rağmen yüzüme para sallayınca bayılacağımı sanıyorsun...
Джоуи, ты припёрся ко мне за кулисы и стал размахивать деньгами у меня под носом, словно я шлюха. Хотя всё, что я про тебя помню - мы с тобой пару раз трахнулись.
Sanırım bayılacağım.
Меня мутит.
Çiçekçiden buraya uzun bir yürüyüş ve bayılacağım sandım, o yüzden...
Долгий путь от цветочного магазина, я почувствовал себя нехорошо...
Eğer yemek yemezsem bayılacağım.
Если я сейчас же не поем, то просто умру.
Jürinin saygıdeğer üyeleri, ben bu davaya saygın dostum Bay Barton'la savcılığı temsilen katılacağım.
Господа присяжные, в этом деле я выступаю со своим ученым коллегой мистером Бартоном со стороны обвинения.
- Bayılacağım.
Я упаду в обморок.
Ortağım Bay Jardine, bana nasıl ulaşılacağını her zaman bilir.
Мне нужно на юг Франции.
Bir gün daha bununla uğraşırsam şak diye düşüp bayılacağım.
Если это продлится ещё один день, я с ума сойду.
Eve geldiğimde bayılacağımı sandım.
Я чуть в обморок не упала.
Yaklaşık 15 saniyelik bilinç durumumuz olacak, sonra yaklaşık 10 saniyelik algılama kaybımız olacak, sonra bayılacağız. Tamam.
У нас будет в распоряжении около 15 секунд полноценного сознания и около 10 секунд - крайней дизориентации, потом мы потеряем сознание.
Konvoyda, az kalsın bayılacağını sandım.
Во время объезда. Думал, ты вот-вот свалишься.
Ben de, Bay Poirot. Charles akşam yemeğine katılacağınızı söylediğinde çok heyecanlandım.
Я была так взволнована, когда Чарльз сказал, что Вы сегодня у нас обедаете.
Evet, Bay Poirot, ayrılacağım.
Да, мистер Пуаро, я выхожу из дела.
Doktor, safta Bay Garibaldi'ye katılacağım.
Доктор, я присоединяюсь к мистеру Гарибальди.
Sanırım bayılacağım.
Я, кажется, в обморок упаду...
Bunlara mı bayılacağız? Hiç sanmam!
Не думаю.
Bay Pitt'e işten ayrılacağımı söyleyeceğim.
Я иду к мистеру Питту и говорю что увольняюсь.
Bay Magruder, Size... size ayrılacağımı söylemek için gelmiştim.
Мистер Магрудер, я - я просто пришел сказать, что я ухожу.
bayıldım 246
bayılıyorum 60
bayılırım 130
bayıldım buna 17
bayıldı 103
bayılıyor 17
bayılacaksın 66
bayıldın 17
bayılmış 29
bayılacaksınız 29
bayılıyorum 60
bayılırım 130
bayıldım buna 17
bayıldı 103
bayılıyor 17
bayılacaksın 66
bayıldın 17
bayılmış 29
bayılacaksınız 29