Dealing traducir ruso

Başta torbacılıkla başlar sonra baş edemezsiniz.

It starts with low-level pot dealing, and then it builds, fast.

# But I'm dealing with a memory that never forgets #

♪ But I'm dealing with a memory that never forgets ♪

Yok, Lance beni kulüpte uyuşturucu satmakla suçladığında düşündüğün şeyleri kastettim.

No, I meant the thing that you were thinking when Lance accused me of dealing out of the club.

Hani önceden beni uğraştıran sorun, artık halloldu.

I was dealing with that time before, it's no longer an issue.

Tek kişilik orkestra Ronnie'yle ilgileniyor.

Oh, he's dealing with Ronnie the one-man band.

Millet, bugün bunca şeyle uğraştığınız için çok teşekkür ediyoruz.

Hey, everybody, um, thank you so much for, uh, for dealing with all this today.

Satıcılık yaparken bu kadar parayla asla iş yapmadım.

Hell, even when I was dealing, I never moved that much money.

Ölüm, yaşam, hayal, geçmiş ve gelecek her türlü konu işleniyor.

We're dealing with life and death and dreams, imagination, and the future and the past.

Şu hallerine bak.

♪ Dealers keep dealing, thieves keep... ♪ Посмотри на них.