English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ D ] / Değil mi kaptan

Değil mi kaptan traducir ruso

91 traducción paralela
Öldürmediğin birini neden gömdüğünü açıklamak, kazara öldürüp, gömdüğünü açıklamaktan daha zor olur, değil mi Kaptan?
Вам будет сложнее объяснить, зачем вы похоронили того, кого не убивали, чем сказать, что вы случайно убили и закопали труп, я прав, капитан?
Muhteşem, değil mi Kaptan?
Нравится?
Karşılaması zor bir servisti, değil mi Kaptan?
Сложная подача, капитан?
Yalnız değil onunla olacağım değil mi kaptan?
Нет, что Вы. Неодин. - Я пойду сним.
Doğru değil mi kaptan?
Верно, капитан?
En eski ve en ucuz güvenlik sistemi bu, değil mi Kaptan?
Старее и дешевле системы не найти. Да, капитан?
Ben takım kaptanıyım, öyle değil mi?
На прошлой неделе с ним были проблемы. Я ведь капитан команды?
Bizi cezalandırmak için kaptanı kullanıyorsun, öyle değil mi, Sahip?
Вы убедили капитана не наказывать нас слишком строго за наши грехи, да, Владелец?
Kaptan Ahab, bacağınızı koparan Moby Dick'ti, değil mi?
Капитан Ахав, разве не Моби Дик оторвал вам ногу?
Sizin Kaptan yetersiz bir organizatör, öyle değil mi?
Твой капитан собирается заняться обустройством.
Kaptanın sana birini getirmesini beklersen, bu bir yılını alır, biliyorsun, değil mi?
Если будешь ждать женщину от капитана, тебе придется ждать до следующего года, так?
400'ün üzerinde değil mi, Kaptan?
Экипаж насчитывает свыше 400 человек. Верно, капитан?
Bu iş zorlaşmaya başladı, değil mi, Kaptan?
Теперь это будет довольно затруднительно. Не так ли, капитан?
Kaptan Garrovick senin için çok önemliydi, değil mi?
Капитан Гарровик был тебе очень дорог, да, Джим?
Onları uzaya ışınlamadın, öyle değil mi? Kaptan Kirk.
Скотт, вы же не послали их в открытый космос?
- Kaptan Merik, değil mi?
- Капитан Мерик, верно? - Да, это я.
Kaptan'ı o zaman ele geçirebiliriz, değil mi?
Мистер Спок? В это время мы сможем вернуть капитана?
Kaptan hemen demişti, değil mi?
Капитан сказал "немедленно", не так ли?
Bu tam da Kaptan Kirk'ün gitmeden söylediği şey hakkında değil mi?
Разве не именно это сказал капитан Кирк перед уходом?
- Muhteşem değil mi, Kaptan?
Она изумительна, не так ли, Капитан?
Kaptan sakin değil mi?
Капитан мне кажется спокойным.
Kaptan Billings'le tanıştınız değil mi?
Капитан Биллингс, вы знакомы?
- O, Kaptan Olsen'ın karısı. Baban bunu umursamıyor değil mi?
Твоему отцу на это наплевать, да?
Gerilim, savaşın vahşeti... öyle değil mi bayan Hazeltine, denizaltında geçen bir hikaye yazdığınızda kaptanın elindeki o şeyin asıl adını yazmanız daha doğru olur.
Напряжение,... ужасы войны... Миссис Хейзелтин, когда пишут роман, действие которого происходит на борту подлодки, неплохо бы знать... название прибора, через который говорит капитан.
Tamam, şimdi, Kaptan, ben - Kahvaltı parasını ödemek için..... birazcık yer kazmaya üşenmezsin değil mi, Dish?
Ну, в общем, капитан, я... ты не против немного покопать чтобы отплатить за завтрак, так ведь, Диш?
Kaptan benim hakkımda bayağı bir endişelendi, değil mi Gus?
Капитан беспокоится о мистере Гасе, да?
Kaptan ve Dr. McCoy'la tüm bağlantımızın kesildiğinin farkındasın, değil mi?
Мы потеряли контакт с капитаном и доктором.
Kaptan koltuğundan uzakta duramıyorsun, değil mi?
Да ты не можешь держаться вдали от начальственных кресел, да?
Kaptan McCallister, gerçek bir kaptan olmadığınız doğru değil mi?
[Skipped item nr. 267 ] [ Skipped item nr. 268]
Eğer bu Kaptan Shuma'nın ruhuysa... Öyleyse çok daha düzgün davranmalıydı, öyle değil mi?
Если это - дух капитана Шумара... тогда он должен был бы вести себя куда лучше, Вы не находите?
- Kaptan Smith, görünüşe göre kusursuz bir yer seçmişim, değil mi?
Ну, что, капитан? Похоже, я выбрал идеальное место.
Öyle değil mi, kaptan? Bu şartlar altında, öyle.
При таких условиях, нет.
Anladın değil mi, Kaptan Katsuragi?
капитан Кацураги?
Sence de yeterli değil mi, kaptan?
Разве это не чудесно, капитан?
Kaptan, bu görevde Defiant'ın komutasını Worf'a siz verdiniz değil mi?
Капитан, вы поручили Ворфу командование "Дефаентом" во время этого задания, верно?
Kaptan Sisko, Odo... Onlar bu konuyu bilmiyorlar, değil mi?
Капитан Сиско, Oдo... они ничего об этом не знают, верно?
- Kaptan koltuğu güzel değil mi?
- Классные сидения с подлокотниками?
Maquis'yu hiç anlamıyorsun, değil mi, Kaptan?
Вы совсем не понимаете маки, да, капитан?
Ama Kaptan Proton bu sefer günü kurtaramıyacak, değil mi?
Но капитан Протон не собирается искать силы для спасения положения в этот раз, не так ли?
Kaptan Janeway kullanıyor- - çoklu adaptasyon kalkanları- - Borg'a karşı en mükemmel savunmanız, ama biz bu bilgiyi asimile ettik, değil mi?
Капитан Джейнвей использует мультиадаптивные щиты - прекрасная защита от боргов, но мы ведь ассимилировали это знание, не так ли?
Geçenlerde şu yük gemisi kaptanıyla evlendiniz, değil mi?
Ты только что женился на этом капитане грузового корабля, верно?
"Kaptan Mağara Adamı" olarak değil mi?
Охотником на медведей?
Kaptan, gerçekte kullanmayı planlamıyorsunuz, değil mi?
Капитан, вы же не серьёзно планируете его использовать.
Kaptan ölüyor olsaydı, sen de kendi hayatını onun için tehlikeye atardın, öyle değil mi?
Если бы капитан умирала, вы бы ведь рискнули жизнью, чтобы помочь ей?
Kaptan o, değil mi?
- Он у вас главный, да?
Münazara takımının kaptanı değildin, öyle değil mi?
Ты точно не был капитаном команды по дебатам, да, Гэвин?
Eğer kocaayakla mücadele etmiş olsaydı, Hepimiz pislik içinde olurduk. Kaptanın dişlerinden anlaşıldığına göre- - Öyle değil mi efendim?
Если бы он дрался с тем Сакватчем, мы бы все прямо сейчас копались в грязи собирая капитанские зубы - Так ведь, сэр?
- Monica bu geminin kaptanı olmuş, değil mi?
Я смотрю у Моники тут строго с дисциплиной, а?
Ve Kaptan Wubba Xenon gezegenini kurtaracak. Öyle değil mi?
И капитан Вубба должен спасти планету Ксенон, так?
Değil mi, Kaptan?
Верно, Капитан?
Sorun değil, Kaptan. Daha hepimiz kendimizi bile tanıtmadık. Ayrıca toplantı sadece avcılarla ilgili olacak, değil mi?
Капитан. верно?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]