Ele traducir ruso
12,080 traducción paralela
Tanrım, bayan demirciyi de ele geçirmiş.
Чёрт, у нее еще и дама Кузнец.
El ele tutuşmamız yeter.
Просто возьмитесь за руки.
İşe tamamen yanlış şekilde ele aldığımı düşündüğünüzü sanıyorum.
Полагаю, я все делал неправильно.
- Bizi ele vermeye kalkmadan önce mi?
Чем ты нас выдал?
İşlerin yine içine sıçmanın bir yolunu bulacak. İdareyi ele almak için kendi yöntemlerini deneyecek.
Он найдёт способ всё испортить, в попытках всё сделать по-своему, всё изменить.
Bu yeri ele geçirmenin ne kadar zor olabileceğini çözmeye çalışıyorlar.
Да просто хотим понять, сложно ли будет захватить это здание.
Onları şaşırtıp avantajı ele geçirmek istiyor.
Они потеряют ориентацию, у меня будет преимущество. Я с тобой.
Radyasyon onları ele geçirene kadar. Axel... Nasıl bir yer burası böyle?
Аксель... что это за бункер?
Evet, az çok burayı ele geçirdiler.
Да, но вампиров тут полнО.
Kadını ele geçirdiğimiz zaman ve kanımız onunkine karıştığı zaman...
Как только схватим ту женщину, смешаем свою кровь с её...
Zihnimi kontrol ederek krallığımızı ele geçirmek ve kötü planının bir parçası yapmak için kullanıyordun.
С помощью этого ты контролировал меня. Хотел захватить власть над нашим королевством.
Ama iki saat sonra yakayı ele verdi.
Но его задержали через два часа.
Şehri ele geçirecek.
Он собирается захватить город.
Hyo Jin'i o ele geçermiş anlaşılan.
И он вселился в Хё Чжин.
Ele geçirilen bir beden gibi bir şey mi?
Это значит, что им самим овладел дух?
O anahtarı ele geçirirsen kalem senin olur.
Заполучи этот ключ и перо твое.
Hayatı boyunca o kitabın peşinden koşup asla ele geçiremeyen sensin ama.
Вот ты всю жизнь искала книгу, но так и не нашла.
Araba ele geçirilmiş.
Машина одержима!
Ele mi geçirilmiş?
- Одержима? !
Sen ele geçirilemezsin!
Ты не можешь быть одержима!
Arabamı ele geçirdi ve babamı öldürdü.
Она завладела моей машиной и убила папу.
Kitabı ele geçirmelerine izin veremem çünkü ellerine geçirirlerse, kitabı daha büyük bir şeytan çağırmak için kullanırlar.
Нельзя им позволить её найти, иначе с помощью книги они вызовут большого демона.
Kumadan, araba ele geçirildi, bir düzine çocuğu öldürdü ve bagajında cehenneme açılan bir geçit vardı.
- Хефе, машина была одержима. Она убила кучу детей. А багажник - врата в ад.
Onlar gelip Abigail'i ele geçirmeye kalktıklarında kaçtı.
Он убежал, когда они взошли на борт, когда пытались захватить "Эбигейл".
Durumu ele almak zorundayız.
Мы должны взять ситуацию под контроль. О чём...
Aynen, hâlâ müsaitim. 30 dakikaya 5230 Newell Road'a dört büyük boy pizza yollarsanız sizinle ve müşterilerinizle müzakereye oturmayı tekrar ele alabilirim.
Да, я еще свободен и соглашусь встретиться с вашими клиентами, если вы отправите четыре большие пиццы на Ньювелл Роуд в течение получаса.
Delta ele geçirilmiş.
Машина одержима!
Seni de ele geçirdiklerine inanamıyorum.
Господи... Они и до тебя добрались!
El ele verip daha çok çalışabiliriz.
Готовим вместе - ты и я,
Ta ki karım Henrietta'yı ele geçirene dek.
Пока он не вселился в мою жену Генриетту.
Ayrıca muhabirler genelde kaynaklarını ele vermez.
А журналисты обычно не раскрывают свои источники.
Terörle mücadelede teknolojinin rolünü ele almak için General Keith Alexander bizimle olacak. Ama önce, yeni sıkıştırma platformu Pied Piper'ın kurucusu ve CEO'su Richard Hendricks ve Baş Vizyoner Erlich Bachman'la kısa bir röportajımız var.
Генерал Кит Александер с технологиями против терроризма - но сначала Ричард Хендрикс, создатель новейшей системы сжатия данных и глава "Крысолова", и Эрлих Бахман, старший идеолог.
Kaplumbağayı ele alalım.
- Посмотрите на черепаху.
Pied Piper kesinlikle hislerini kazanıp dünyayı ele geçirmeye çalışmayacak.
Нет, "Крысолов" ни в коем случае не станет пытаться захватить мир.
Bilgimizi ele geçirme çalışırken bir yarıktan aşağı düşmüş.
Сползали расселину, пытающимися обеспечить нашу информацию.
Güneş doğduğunda, bizi ele geçirecekler.
Как только солнце взойдет, они нас одолеют.
El ele tutuşurlar
Держатся за руки...
# Parlak, mutlu insanlar el ele tutuşurlar #
" Сияющие счастливые люди держатся за руки...
Eğer Sergei ele verseydim politik gücünü beni gömmek için kullanırdı.
Если бы я сдала Сергея, он бы использовал свое влияние, чтобы похоронить меня.
Julian kasabamızı ele geçirdi.
Джулиан завладел нашим городом.
Aslında direk içeri yürüyüp kimse seni durdurmayınca buna ele geçirmek de denmez.
Я полагаю, было весьма незатруднительно войти, ведь никто не остановил вас.
Oradaki çocuklar Hector'u ele vermekten korktular.
Дети, которые все видели, были слишком напуганы, чтобы сдать Гектора.
Vaizi kilisede kıskıvrak ele geçirmiştim.
Проповедник был у меня на мушке в церкви.
O lanet hayvan kızımı ele geçirdi.
Чёртова скотина, он забрал мою дочь.
Dünya'yı ele geçirmek için, onu korumakla yükümlü bir kuruluşun içine sızmaktan daha iyi bir şey var mıdır?
Чем не лучшее место, чтобы разрушить наш мир как сделать это внутри организации, которая защищает от этого?
Tüm galaksiyi ele geçirebilecek bir güç yarattın.
Ты создал силу, которую можно использовать во всей галактике.
Elinde yönetilmek için yalvaran koskoca bir evrene yetecek bir güç dururken sadece bir gezegeni ele geçirip, orada derebeyi hayatı sürmek istiyorsun.
Ты хочешь взять одну планету и превратить ее в вотчину, когда у тебя есть целая вселенная, которая хочет, чтобы ты управлял ею.
Galaksiyi ele geçirebilecek kuvvette bir güç yarattın.
Ты создал силу, которой можно покорить вселенную.
Anneler, babalar, arkadaşlar, komşular, herkes dünyanın şimdiye kadar gördüğü en büyük kötülük tarafından ele geçirildi.
Матери и отцы, друзья и соседи, дети, каждый, были внезапно остановлены силой зла, настолько сильной, какой не ведал мир.
Saldırganın amacı, özgür iradenizi benliğinizi, ruhunuzu ele geçirmek.
Злоумышленник пытается завладеть вашей волей, вашей индивидуальностью, вашим духом.
Niye mi kızın ele geçirildi?
Почему именно ваша дочь?